Bir meslek örgütü, kendini oluşturan üyelerine bu kadar zarar verir mi?

‘’Bir kasıt yoktur‘’

‘’Bir kasıt yoktur’’

‘’Bir kasıt yoktur‘’

….

Mümkün mü? Bu kadar hata üzerine hata yapılır mı?

Haklarımız bu kadar korunmaz mı?

Bir meslek ve çalışanları bu kadar ‘’paspas’’ edilir mi?

Sırf insan olmaktan kaynaklanan sosyal hakları bile korunmaz mı?

Çalışma hakları…

Meslek hakları…

Ya meslek onuru?…

Bu kadar ayaklar altına aldırılır mı?

 

Mümkün mü?

Son üç yıldır sistemin çarkları hızlandırılarak, bu kadar eczane iflasa, bu kadar eczacı ve eczane çalışanı işsizliğe gönderilirken, bunda hiçbir kasıt olmadığını düşünmek mümkün mü?

Ya örgüt yöneticilerinin bu sisteme hizmet etmediklerini düşünmek mümkün mü?

 

 

Ve bardağı taşıran son damla…Son perde…

Sözleşme ücretleri…

Eczacı düşünmez mi?

Bu örgüt ne işime yarıyor?

Hangi çıkarımı koruyor?

Ne BİRLİĞİ ?

 

Bu yapılanlar, ne için el birliği?

 

Gittikçe kötüleşen eczane ekonomilerini bile bile ve göz göre göre…

Yardımlaşma sandığı kredilerini ‘’ halinizden anlıyoruz ve artırıyoruz’’ derken…

500 YTL…

 

Bu ne cüret?

 

Aidatlarımızı ödeyelim, örgütümüz ekonomik olarak ta güçlü olsun…

Olsun ama…

Önce eczane ekonomileri düzgün olsun. Önce buna katkı sağlayın.

Eczacı ve eczacılık yaşayamadan, meslek birliğinin ne adı, ne anlamı kalır?

Ortada bir aymazlık, varlık sebebini bilmezlik olduğu çok açık.

BU KADAR ZARAR YETER!

 

 

 

Bu nedenle; biraz onurlu ve SON BİR KEZ SORUMLU davranın ve GİDİN!



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat