Ecz. M. İbrahim ÖZKOL
TEB Doğal Delegesi
25 Ekim tarihinde yapılan değişiklikle ilaç fiyatlarında yeni düzenlemeler yapıldı. İlaç sanayii ve dağıtım kanalları istediklerini kısmen almış olsalar da eczacı tarafına herhangi bir iyileşme yapılmamış olması eczanelerimizin sürdürülebilirliği konusunda kaygılarımızı arttırdı. Buna bağlı olarak TEB oda başkanlarımızı 31 Ekim’de olağanüstü toplantıya çağırdı. Yapılan toplantının sonuç deklarasyonunda haklı taleplerimizin karşılanmaması durumunda eylemlilik sürecinin değerlendirileceğini duyurdu. Gecikmiş olmakla birlikte eczanelerin sürdürülebilirliği anlamında ses duyurmanın, kazanım elde etmek için mücadelenin gündeme alınmış olması olumlu bir gelişmedir. Taleplerimizin ne olacağı ve ne kadar olacağı konusunu değerlendirilirken mevcut durumumuzu rakamlarla somut hale getirdiğimizde hizmeti sürdüremez noktaya çoktan geldiğimiz açıkça görünmektedir;
Bu veriler ışığında ortalama eczanenin aylık gelir tablosu aşağıdaki şekildedir:
Bu tabloda maliye tarafından da kabul gören %3 fire düşülmemiştir.
Tahsil edilemeyen alacaklar (veresiye, emanet, reçete kesintileri vb.) ve amortisman giderleri tabloda yoktur.
Eczane kullandığı kredi dışında stok bulundurma maliyetini giderlerine yansıtamadığı gibi bulundurduğu stoğun fiyat artışından kaynaklı oluşan gelirin de ayrıca vergisini ödemektedir.
Ekim ayında yapılan kur artışıyla gelirler en fazla %23,5 artacak ve uzun bir dönem yeni bir artış olmayacaktır.
Enflasyonun TUİK rakamlarıyla yıl sonu itibariyle %45 civarında gerçekleşeceği düşünüldüğünde giderlerimizin yeni yılda yaklaşık bu orana yakın olarak artacağı göz önünde bulundurulmalıdır.
Sonuç olarak bugün aylık 66.000 TL olan zarar;
Gelirin %23,5, giderlerin %45 arttığı durumda aylık 120.000 TL’ye ulaşacaktır.
Eczane devirleri nedeniyle son yıllarda görünür olmayan eczane iflasları görünür hale gelecek, eczane sayısı hızla düşmeye başlayacaktır.
Cirosu yüksek eczanelerin büyük bir kısmında da tablo zarar göstermektedir. Çünkü yüksek cirolu eczanelerin satışının büyük kısmı %13 karlılığa sahip ilaçlardan oluşmakta, bu ilaçlar için mf ve iskonto alamamakta, SGK iskontosu, kira, personel gideri, 2. veya yardımcı eczacı gideri ve bulundurma maliyeti gibi unsurlar zararı daha da büyütmektedir.
Yapılacak eylemin şekli ve zamanı ne olursa olsun bu tabloyu sürdürülebilir hale getirmeyen hiçbir kazanımın yaramıza merhem olmayacağı açıktır.
Amaç giderleri azaltmak, gelirleri çoğaltmak olmalıdır. Tek bir hedef belirlemek ve sadece o hedefe yönelik talepte bulunmak yetmez. Örnek olarak aşağıdaki öneriler değerlendirilebilir;
*SGK iskontoları kaldırılmalıdır,
*SGK hizmet bedeli arttırılmalıdır,
*Her geçen gün eczacı aleyhine değişen alış-satış vadesi arasındaki farkın ortadan kaldırılması sağlanabilir. SGK ödemesi ile ilaçların alış vadesi en azından eşitlenmelidir,
*İFK karlılık oranları ve baremleri yeniden düzenlenmelidir,
*Ölçülebilir hizmetler için meslek hakkı talep edilebilir. Rehber eczanem projesiyle başlatılan, koruyucu sağlık, erken teşhis ve farmasötik bakım başlıkları altında çeşitlendirilebilecek hizmetler için meslek hakkı talep edilebilir.
Ancak ölçülebilir hizmet unsuru taşımayan ilaç fiyatına eklenecek kutu başı ücret talebi tehlikeli bir taleptir, uygulandığı ülkelerde oransal karlılığın sürekli geriye çekilmesine yol açmış, eczacı karlılığı sürekli erimiştir. İlacın finansal riskini de taşıyan eczanelerimizde böyle bir uygulama yıkıma yol açabilir,
*Yardımcı ve 2. Eczacı çalıştıran eczanelere destek sağlanabilir,
*Bulundurma maliyetini düşürmek için ilacın depolarda bulunmama sorununu çözmek gerekir. Son birkaç yıldır Avrupa’nın birçok ülkesinde sık yoka giren ilaçlar için firmalara ecza depolarında en az üç aylık stok bulundurma zorunluluğu getirildi. Benzer bir zorunluluk talep edilebilir.
Sonuç
Yukarıdaki tespit ve öneriler kişisel olarak kısıtlı verilerle ulaşabildiğim sonuçlardır. Şüphesiz bu tespitlerin üzerinde çalışmak, doğru talepleri oluşturarak hedef belirlemek, belirlenen hedeflerle ilgili eczacı tabanını motive etmek ve mücadeleye yönlendirmek örgüt yöneticilerimizin asli görevidir. Kişisel önerim ise en kısa zamanda bu konunun ayrıntılı olarak değerlendirileceği ve net hedeflerin belirleneceği bir çalıştay yapmaktır. Belirlenecek hedefler doğrultusunda kimseyi dışarıda bırakmayan, kamuoyu oluşturmak ve mücadele etmek için kararlı bir duruş sergilemek umutları arttıracak ve eczacıyı harekete geçirmek için yeterli olacaktır.
Saygılarımla...
Ecz. M. İbrahim ÖZKOL
TEB Doğal Delegesi
*ücretlerin işverene maliyeti, net ücretleri 20.000, 25.000 ve 30.000 TL olan 3 çalışanın Ekim 2024 maliyetlerinin toplamını yansıtmaktadır.