Ecz.Levent BUDAK
Biliyorsunuz, 12 Eylül' ün ülkemiz tarihinde önemli bir yeri var. Türkiye' de aydınlanmanın önünü tıkayan karanlık bir gün. ABD patentli ve Graham Fuller 'in "Bizim çocuklar başardı" diyerek simgeleştirdiği bir tarih. Ülkemizi her yönden emperyalist batağa sürükleyen sürecin başlangıcı. Ulusal değerlerin tek tek yok edilmesinin, yurtseverlerin hapislerde çürütülmesinin, ülkenin cumhuriyet devriminden hızla uzaklaştırılarak tarikat, cemaat, mafya güdümlü haçlı irtica'nın önünün açılmasına zemin hazırlayan CIA güdümlü darbenin yıldönümü. Ülke insanının millet kavramından hızla uzaklaştırılması, bireyselleşme, yabancılaşma, kimliksizleşme, örgütsüzleşme ümmetleşme sürecinin açılım tarihi...
Her yıl vatanseverlerce nefretle anılan bu tarihin 28. yıldönümü yakınken mesleğimiz açısından bir başka anlam daha ilave edildi. Duyumlara göre 8 Eylül 2008 akşamı; Sayın AKP eczacı milletvekilimiz ve eski TEB Genel Başkanımız Sayın Domaç ile şu andaki TEB merkez heyetimizin 6 üyesi birlikte yemek yemişler.
Ne var bunda diyenler çıkabilir şüphesiz. Bizce de bu yemeğin özel bir anlamı olmazdı; Şayet,10 Eylül' de TEB yeni bir protokol imzaladığını ilan etmese idi.
30 Haziran 'da 3 bakan imzasıyla eczacı kamuoyuna ilan edilen mesleğimize en azından belirli kazanımlar sağlayan ama bir türlü uygulamaya sokulamayan protokol yok sayılarak, hükümetle görüşmelere devam edilmesi ve 10 Eylül 'de yeni bir protokol imzalanması mesleğimiz ve TEB adına utanç vericidir.
Bu geçen 35 - 40 günde neler olmuştur ki böylesine geriye düşülmüştür. TEB yönetiminde bulunan ve malum yemekte bulunmayan 5 yöneticinin karşı duruşuna rağmen niye bu yeni sözleşme imzalanmıştır. Niye bu gelişmeler 51 eczacı odasıyla paylaşılmamıştır.
Bu geri adımda "E-sözleşme" resti mi etkili olmuştur? Bu restleşmenin finali 8 Eylül akşam yemeğinde Sayın Mehmet Domaç tarafından mı yapılmıştır."Aba altından sopaya" boyun eğen yaklaşım niye 25000 eczacıya doğru dürüst anlatılamamaktadır.
Bu son sözleşme ile 12 Eylül 1980'in Türk halkına getirdiklerinin bir benzeri 8 Eylül 2008 akşam yemeği ile Türk eczacısına sunulmuştur. Bugün eczacı dünden daha fazla yalnızlaştırılmıştır. Eczacının odalarına ve hele hele Türk Eczacıları Birliğine olan güveni yara almıştır. Eczacının örgütlü olma bilinci köreltilmiştir.
TEB; bugün 25.000 eczacının birliği değildir artık. İktidara karşıda küçük düşürülmüştür. Bundan sonra hangi gücüyle yeni pazarlık masalarında yer bulabilecektir. Nedenli ciddiye alınacaktır. Bu 6 kişi, kurumu ve meslektaşlarını küçük düşürmüşlerdir. Eczacılık tarihi bu 6 kişiyi her 8 Eylül de hatırlayacak ve unutmayacaktır.
Saygılarımla.
Kaynak--www.cedizmir.org.tr