Ecz. Murat AKER
Siyaset denilince aklımıza ilgili işleri düzenleme ve yürütme sanatı geliyor. Aynı zamanda geleceği kurgulamak, hak ve işlevsel özgürlüklerimizi korumak, meslek çıkarlarımızı savunmak ve biz eczacıları ve eczanelerimizi yarınlara taşımak meslek siyasetimizin yapı taşlarını oluşturmaktadır. Bu anlamda hepimiz aynı mesleğin mensupları olarak üzerimize düşen görevleri yerine getirmekte elimizden gelen çabayı gösterirsek yarınlarımıza daha umutla bakabilir, ettiğimiz eczacılık yemininin hakkını daha iyi verebiliriz.
Meslek örgütleri üyelerinden aldığı destek ve katılımcılıkla varlıklarını sürdürebilirler. Demokrasinin ve katılımcılığın çokluğu meslekleri olumsuz ekonomik koşullarından ve siyasetten korurlar.
Günlük işlerimizin yoğunluğu, mesai saatlerimizin fazlalığı, eczacı teknikerlerimizin azlığı biz eczacıları eczanelerine bağlamakta ve meslek örgütümüze gerekli desteği vermemize engel olmaktadır.
Meslek örgütlerinde görev alan birçok arkadaşlarımız, başta ailelerinden sonra eczane ve özel hobilerinden fedakarlık etmekte ve bu görevlerini özveriyle yürütmektedirler.
Gönüllülük esasıyla çalışan yönetimler bu mevkileri bir bayrak yarışı mantığıyla yoruldukları ve yıprandıkları aşamalarda kendilerinden sonra bu bayrağı en iyi taşıyacak dinamik ve aktif yönetimlere devretmelidirler.
Amatör ruh ve heyecan meslek örgütlerini her zaman dinamik tutarlar. Profesyonelleşme beraberinde bazı olumsuzlukları getirir. Üç dönemden fazla yöneticilik yapanlar bulundukları mevkilerin etkisi altında kalabilir ve yönetici koltuklarından ayrılmak istemeyebilirler. Bu da meslekte hantallaşmayı, yenilenememeyi ve dolayısıyla örgütsel gücün kaybına neden olabilir.
Eczacı odalarının birçoğunda aynı yöneticiler uzunca yıllardır bu görevi yapmaktadırlar. Bunun bir sebebi de demokratik seçim sistemlerini içimize sindiremeyişimizdir. Blok listelerle girilen seçimler genç ve istekli meslektaşlarımızın meslek örgütlerinde görev almalarının önünü kapatmaktadır.
Meslek örgütlerimizin olumsuz olarak yaşadığı önemli bir handikap da; mesleğimizi oluşturan çoğunluğun bayan eczacılar olmasına rağmen, yönetimde çalışanların çoğunluğunu erkeklerin oluşturmasıdır. Bayan meslektaşlarımızın iş-ev-çocuk üçgeninin içinde gerçekten olağanüstü bir yoğunluğun üstesinden kalkmaya çalışmaktadırlar ancak onların önsezilerine, disiplinine, mantıklarına ve sonuç odaklı çalışkanlıklarına mesleğimizin de acilen ihtiyacı var.
Geçmişte meslek örgütlerimiz siyasi hırsları olan meslektaşlarımız için gelecekleri için belki siyasi bir basamak, birer kariyer olarak görüldü. Mesleğimiz bugün bu kadar sorunların içinde boğulmadan yüzmeye çalışırken, gerçekten meslek sorunlarına odaklanmış idealist insanlara ihtiyacımız var.
Sonuç olarak şunu söyleyebiliriz ki, bugün ekonomik güçleri de olan meslek örgütlerimizin üyelerinin sorunlarına daha yapıcı projeler sunan, kendi içinde demokrasiyi sindirmiş, sorunlarımızın çözümünde siyasi otoriteyle masaya oturabilen, mesleğimizin geleceğinin belirlenmesinde tek güç olabilen ve tabi ki kadınlarımızın içinde daha çok görev aldığı yapılara kavuşması en büyük temennimiz ve hepimizin üzerine düşen mesleki sorumluluğumuzdur.
akereczane@hotmail.com