Bize anlatılan hikayeleri unutup, içimize ve kendimize bakma zamanı geldi de çattı bile.
Ne çölün ortasında bir vaha bulacağız, ne de keşfedilmeyi bekleyen bir gezegene ismimizi vereceğiz. Gelişmeler diyalektiğe uygun ve ortak aklın gerektiği gibi olacak.
Tarih bize, cesaretlerini kişisel hırslarından almış insanların kötü sonlarını defalarca gösterdi. Kıta Avrupa’sını kasıp kavuran, Hitler, Franco veya Mussolini gibi…. Planlarını ve duygularını, gelgitlere bırakan liderler ve yöneticiler, mağlubiyetlerini tarihsel kirliliklerle adlandırarak çekildiler.
Ama cesaretlerini idealleriyle temellendiren ,vicdan ve bilimsellikle yoğuran ,barış diyerek ülkesini var eden Gandhi,ülkesi bugün tarumar edilmiş Ömer Muhtar ve Anadolu’nun yiğit evladı Deniz Gezmiş her zaman var oldular.Bizleri cesur olmaya iten duygular bizi birbirimize benzetse de, cesaretin kazandırdıklarını farklı yorumlamakla yollarımız ayrılır.
Baharın heyecanı, doğanın diriliş dinamiği ve ülkemizdeki genel seçimlerin yaklaşması bize önümüzdeki günlerin hareketli geçeceğinin habercisi olacak. Üstümüze inen kış uyuşukluğundan kurtularak, eldeki haklarımızı korumaktan çok, olması gereken haklarımızı kazanma mücadelesi vermemiz gerek. Güçlü bir örgüt; bilinçli üyeler ve özellikle de kararlı yönetimlerle oluşur.
Bununla beraber;
Mesleki rekabet üzerine Adana Eczacı Odası ( eski) Başkanı Sayın Burhanettin BULUT arkadaşımızın “Rekabetle nereye kadar” başlığında toparladığı yazısı konuyu çok güzel özetliyor. Buna çok fazla bir şey eklemeye de gerek yok. İsmini bu vesile ile andığım Burhanettin arkadaşımıza ve özellikle mesleki çalışkanlığı ile göz dolduran TEB (eski) Genel Sekreteri Özgür ÖZEL’in şahsında tüm meslektaşlarımızın, önümüzdeki seçimlerde başarılı olmalarını temenni ederim. Burada şunu da vurgulamak gerekir ki ,mesele bir eczacının mecliste olmasından çok, eczacı kimliği ile mecliste çalışması esas olmalıdır. Mecliste örneklerini gördük . Bir Kürt’ün, Alevi’nin veya bir dindarın vekil olması çok önem arz etmemekte. Aslolan temsil ettiği ve ait olduğu kimlikleriyle çalışma yapmaları olacaktır. Geçmiş ve bugün bizlere maalesef bunu acı tecrübeleriyle de göstermiştir.
Saygılarımla.
Diyarbakır Eczacı Odası Başkanı
