TEB, tepkiler üzerine, protokol sürecine ilişkin suskunluğunu bozdu.
Türk Eczacıları Birliği, açıklama yaptı.
Türk Eczacıları Birliği' ne sesleniyoruz;
eczacı odalarının açıklamalarıyla da doğrulanan SÖZLEŞME TASLAĞI' NI İMZALAMAYACAĞIZ açıklamasını bekliyoruz.
Yapılan açıklamayı meslektaşlarımızın takdirine bırakıyoruz. TEB tarafından yapılan açıklamayı aşağıda yayımlıyoruz:
PROTOKOL SÜRECİNE İLİŞKİN BİLGİLENDİRME
Eczacı Kamuoyuna;
21 Aralık Artık Yeter mitingi ile başlayan süreçte bir ara değerlendirme yapmak üzere, 15 Ocak 2009 tarihinde Ankara’da Başkanlar Danışma Kurulumuz toplanmıştır. 2009 Yılı İlaç Alım Protokolü ve Sağlık Uygulama Tebliği ile ilgili olarak gelinen nokta, tüm boyutları ile Başkanlarımız ve Merkez Heyetimiz tarafından ele alınmış, eylemlilik sürecinin başlangıç noktası olan 6197 sayılı Yasa Taslağı’ndan eczacı-eczacı ortaklığının çıkartılması, eczacıların birinci basamak sağlık çalışanı olması, Sağlık Uygulama Tebliği ve Protokol uyumunun sağlanması, eczacılara ve klinik eczacılara yeni kadrolar açılması, TEB’in sözleşme yapma yetkisinin yeniden tartışmaya açmamak üzere kabulü gibi konularda tam, günübirlik tedavi, muayene ücreti, avans ödemesi, eczacı karlılığının yeniden değerlendirilmesi, eczane ıskontoları ve buna bağlı olarak kamu kurum ıskontoları konusunda kısmi iyileştirmeler sağlandığı, ancak yargı kararına rağmen, reçetelerin eşit ve sıralı dağıtımı konusunda herhangi bir iyileştirme olmadığı değerlendirilmiştir.
Bu bir ara sonuç olup, Türk Eczacıları Birliği ve Sosyal Güvenlik Kurumu arasında görüşmeler devam etmektedir. Birliğimiz ve Kurum arasında anlaşma sağlanmış değildir. Nihai sonucun daha ileri olması için gereken tüm çaba gösterilmektedir. Merkez Heyetimiz, bu noktada Oda Başkanlarımızın ve meslektaşlarımızın görüşlerini ve uyarılarını dikkate alarak karar alacaktır. Bu görüşmelerden alınacak sonuç, tamamen ortak karar ve irademizin bir ürünü olacaktır. Süreç içerisinde meslektaşlarımızı çözmeye ve süreçten koparmaya, meslek örgütümüzün üyeleri arasındaki itibarını zedelemeye yönelik psikolojik girişimler beklediğimiz bir durumdur. Bu süre içinde, üyelerimizin çeşitli medya organlarında yer alan dezenformasyon niteliği taşıyan haberlere itibar etmemeleri, duyuruları Türk Eczacıları Birliği ve eczacı odalarının internet sayfalarından takip etmeleri ve bu haber kirliliği içinde 21 Aralık’ta başlayan sürece ilişkin reflekslerini korumaları büyük önem taşımaktadır.
Bizler, “Artık Yeter! Eczaneler Yangın Yeri”, diyerek 32.000 kişi ile alanları doldururken, mesleki itibarımız, mesleki gelecek kaygısı, eczane içi yaşamı zorlaştıran uygulamalar, yaşamamızı, eczanelerimizin ayakta durmasını imkansız hale getiren ekonomik durum nedenleri ile oradaydık. Bu bakımdan, Protokolle birlikte, Sağlık Uygulama Tebliği ve İlaç Fiyat Kararnamesi de bizim için son derece önemlidir ve meslek örgütümüz bu üçünü bütünleşik bir biçimde ele almaktadır. Bu konularda iyileştirme sağlanmaksızın bizlerin herhangi bir Protokol’ü imzalaması söz konusu değildir.
Meslek örgütümüzün kulağı eczacısındadır.
Eczacının kulağı da meslek örgütünde olmalıdır.
TÜRK ECZACILARI BİRLİĞİ
MERKEZ HEYETİ
Cosmos Kaos’a Karşı 
