BASIN AÇIKLAMASI

21.08.2008
BASIN AÇIKLAMASI

Türk Eczacıları Birliği Genel Başkanı Ecz. Erdoğan ÇOLAK, basında son günlerde sahte ilaçlarla ilgili çıkan haberler üzerine bir basın açıklaması yapmıştır. Açıklama şöyledir;

SAHTE İLAÇLARA DİKKAT!

Değerli Basın Mensupları,

İlaç insanlara ya da hayvanlara bir hastalığın tedavisi, önlenmesi ya da teşhisi amacıyla verilen maddeleri belirten genel terimdir. İlaçlar, ağrıları ya da başka rahatsız edici durumları dindirmek, zihin ve bedenin normal dışı durumlarını düzeltmek ve denetim altında tutmak için kullanılırlar. Reçeteyle verilen bir ilacın hekim tarafından özel olarak yazılması gerekir. Bir ilaç üretiminden piyasaya sürülmesine kadar; kalite emniyeti, GMP (İyi İmalat Uygulamaları) ve kalite kontrolü aşamalarından geçer. İlaç üretimi yapan yerlerde, GMP açısından uygunluk belgesi Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan denetim ve kontroller sonucu verilmekte olup, Sağlık Bakanlığı’ndan alınmış onay bulunmayan yerlerde ilaç üretimi gerçekleştirilemez. İlaç, piyasaya çıktığı andan itibaren de, ilacı kullanan hastaların beyanları doğrultusunda, doktor ve eczacıların yönlendirmesi ile Sağlık Bakanlığı tarafından izlenmeye devam edilir. İlacın güvenilir olabilmesi için, doğru maddeleri doğru oranda içermesi, istenilen saflıkta olmasI, belirli işlemlere göre doğru bir şekilde üretilmesi, uygun ambalaj biçimde uygun şartlarda muhafaza edilmesi, etiketinin ve bilgilendirme broşürlerinin uygun olması ve dağıtımına kadar da doğru bir şekilde depoda bekletilmesi gerekir. Üretici-depocu-eczacı zinciri sistematiği içinde hastaya ulaşan ilacın, kim tarafından ve hangi ortamlarda üretildiği bilinmekte, tüketim esnasında da takibi yapılabilmektedir. İlacı üreten firma ilacı depoya, depo da eczanelere ulaştırır. Bu zincirinin kırılması mümkün değildir!

Son günlerde basına da yansıdığı üzere, bazı internet sitelerinden, hangi ortamlarda nasıl üretildiği bile belli olmayan ilaçların satışı yapılarak milyonlarca kişinin hayatı tehlikeye sokulmaktadır. Teknolojiyle birlikte gerek bilgiye ulaşmada gerekse hayatın diğer alanlarında yaşamın kolaylaştığı yadsınamaz bir gerçektir. Ancak ne var ki, sanal ortamın denetlenemezliği kötü niyetli kişileri dünyanın en büyük pazarı olan ilaç konusunda harekete geçirmiş; aynı zamanda ilacı rekabet unsuru haline dönüştürmelerine sebep olmuştur. Avrupa Güvenli İlaca Erişim İttifakı’nın yaptığı son araştırma da göstermiştir ki, özellikle internet yoluyla reçetesiz satılan ilaçların yüzde 62’si sahte ya da gerekli miktarın altında etkili madde içermekte; geriye kalan ilaçların yüzde 16’sı yasa dışı yollardan ithal edilmekte, yüzde 33’ü ise tüketiciye yönelik bilgilendirme broşürü (prospektüs) içermemektedir.

İlaç konusunda en az bilgi sahibi kişi olan hasta çoğu zaman, rekabet amacı taşıyan reklam unsurlarıyla yanlış bilgilendirilmekte ve hastalığını tedavi edeceğini düşündüğü ilaca, hekim tarafından kontrol ve tetkikleri yapılmadan, reçetesi olmadan, gelişigüzel, oturduğu yerden ulaşmakta; böylece kendi sağlığı için büyük bir risk almaktadır. Oysa, ilaç hangi ortamlarda, kim tarafından üretildiği, etken maddesinin ve yan etkisinin ne olduğu klinik deneylerle kanıtlanmış stratejik bir üründür. Ancak, hekim tarafından kişinin tüm tetkikleri yapıldıktan sonra, reçete ile verildiği takdirde başarı sağlanır. Bir kişinin kullanıp fayda gördüğü bir ilaçtan bir başka kişinin de aynı derecede fayda göreceği söylenemez. İlaç uygun dozda uygun koşullarda kullanılmadığında fayda değil, zarar sağlar. İlaç, etkinliği kişiye göre değişkenlik gösteren dinamik bir ürün olduğu gibi hastanın başka bir hastalığı bulunup bulunmaması, yaşı, cinsiyeti, kullandığı diğer ilaçlar gibi etmenler ilacın etkinliğini değiştirir. Bu nedenle hastanın kullanacağı ilaç mutlaka hekim tarafından reçete edilmeli ve eczacı danışmanlığında eczaneden alınmalı ve son derece dikkat edilmelidir.

İLAÇ TAKİP SİSTEMİ, İLAÇ SAHTECİLİĞİNİ ENGELLEYECEK!
Sahte ilaçlara karşı vatandaşlarımızın algılarının açık olması, kupürü önceden kesilmiş ilaçları satın almaması, son kullanma tarihine dikkat etmesi, ilaçlarını bilmedikleri kişi ya da kurumlardan değil, kesinlikle en yakın eczaneden almaları gerekir.

Öte yandan, Birliğimizin de girişimleri sayesinde, Sağlık Bakanlığı’nın 2009 yılında yürürlüğe koyacağı İlaç Takip Sistemi ile 2 milyar kutu ilacın takip ve incelemesi yapılacaktır. “Karekod” ve “Barkod” ile ecza depoları, eczaneler, ithalatçılar ve ilaç üreticileri ile birlikte yürütülecek olan bu yeni sistem, sahte ilaç dolaşımına engel olacaktır. Birliğimizin de teknik açıdan her türlü desteği verdiği bu proje kapsamında, bütün ilaçlar takip edilecek, ülkeye sahte ilacın girişi engellenecektir. Avrupa ülkeleri ve ABD’de henüz böyle bir barkod sisteminin bulunmamasına karşın, Türkiye’de uygulanacak bu sistem sayesinde, 300 ithalatçı ve üretici, 23.000 eczane ile dünyaya örnek olacaktır.

Hepimizin en değerli varlığı, hayatlarımızdır. İnternet üzerinden ilaç adı altında satılan, büyük bir kısmının içeriği, kim tarafından ve hangi ortamlarda üretildiği bile belli olmayan bir ilaca, ucuz olduğu için yönelmek kişinin hayatını tehlikeye sokacak büyük bir risktir! Sağlık alanında hizmet veren ve bunu son derece önemseyen bir mesleğin temsilcileri olarak, ilaç sahteciliğiyle her zaman mücadele vereceğimizin bilinmesini isteriz. Altını önemle çizmek isteriz ki; bu mücadeleyi, vatandaşlarımızla birlikte vermek, bu tür suç şebekelerinin azalmasını sağlayacaktır. Bu sebeple, ilacı hekim yazdıktan sonra güvenilir bir yerden yani eczaneden almak en doğru davranış olacaktır.

Basına ve Kamuoyuna Duyurulur.

TÜRK ECZACILARI BİRLİĞİ
BASIN BÜROSU



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat