Bizler, bu ülkenin insanları; kadını erkeğiyle, işçisi işsiziyle, köylüsü, memuru, esnafı, tüccarı, işvereni, sanatçısı, yazarı, aydınıyla, dünyayı yönetenlerin duyarsızlığına isyan ediyoruz. Vicdanımızın gözüyle görüp vicdanımızın sesiyle haykırıyoruz: Her türlü şiddete ama’sız karşıyız. Çocukların ölü bedenleri üzerinde yükselecek her türlü zaferi lanetliyoruz. Ve biz biliyoruz ki İsrail Devleti’nin hukuksuz, ölçüsüz, ahlak dışı şiddeti, karşı şiddeti körüklüyor.
Biz Türkiye halkı, Büyük Millet Meclisi’ne, Hükümete, partilere sesleniyoruz: Artık sözler ve nutuklar yeter. Artık böyle bir insanlık suçu karşısında iç siyaset hesapları yeter. Ülkemizi yönetenlerin harekete geçmesi için daha ne kadar bebek ölümü, ne kadar sivil kayıp, ne kadar acı, ne kadar kan ve gözyaşı gerekiyor size? Biz, “artık yeter” diyoruz.
- Hükümeti ve bütün siyasal partileri BM Güvenlik Konseyi’nde varlık göstermeye çağırıyoruz.
- Derhal ateşkes sağlanması için, Türkiye’nin bütün taraflarla ilişkiye geçmesini,
- Türkiye’nin içinde yer alacağı bir barış gücünün hemen bölgeye gönderilmesini,
- Gazze’ye ambargonun hemen kaldırılmasını ve insani yardımın en geniş ölçülerde hemen ulaştırılmasını,
- ve somut bir yaptırım olarak İsrail’le bütün askeri işbirliği anlaşmalarının ve askeri ihalelerin iptal edilmesini talep ediyoruz
Bugün hepimiz Filistinliyiz. Ölü bebeğini ağlayarak kucağında taşıyan babayız, çocuğunu yitiren anneyiz, bir gençkızın doyamadan yitirdiği sevgilisiyiz, savaşta doğup savaşta büyüyen Gazzeli çocuğuz. Ve biz bugün, kendi devletinin uyguladığı şiddetin suçunu ve lanetini taşımak zorunda bırakılan, devletinin zulmüne karşı sesini yükselten cesur ve barışçı Yahudiyiz.
HERGÜN SAAT TAM 18:00’DE FİLİSTİN İÇİN SES VER.
BAĞIR, KORNA ÇAL, SİREN ÇAL, DÜDÜK ÇAL, ÇAN ÇAL.
KATLİAM DURUNCAYA KADAR.