www.eczacininsesi.com
Türk Eczacıları Birliği, kısa bir süre önce eczacı odalarına
“ÇOK ÖNEMLİ! ÇOK GİZLİ!” ibareli bir yazı gönderdi. Yazıdan aynı gün bizim de bilgimiz oldu. Ancak tüm eleştirel tavrımıza rağmen, üst örgütümüzün "bu ibare ile" örgütlerimize gönderdiği yazıyı yayımlamayı etik olarak uygun bulmadık.Bu nedenle de yayımlamadık. Bu tavrımız doğru mu oldu, yanlış mı, bunun dağerlendirmesini meslektaşlarımızın, okurlarımızın takdirine bırakıyoruz.
Söz konusu yazı ile ilgili bilgi İstanbul Eczacı Odası, resmi web sitesinden açıklandı. Bu yazıyı olduğu gibi, İstanbul Eczacı Odası resmi web sitesinden alıntı olarak aşağıda yayımlıyoruz.
ECZACININ SESİ
---------
31.10.2008 -- 20:02
Türk Eczacıları Birliği Merkez Heyeti tarafından 2008 Yılı Sağlık Uygulama Tebliği ile ilgili olarak “ÇOK ÖNEMLİ! ÇOK GİZLİ!” başlığı altında Odamıza ve tüm Eczacı Odalarına gönderilen yazıda, Sosyal Güvenlik Kurumu ile bugüne kadar sürdürülen görüşmelerde taleplerinin Kurum tarafından reddedildiğini belirtilerek, 2008 yılı Sağlık Uygulama Tebliği’nde düzeltilmesini istedikleri hususların tüm Eczacı Odaları aracılığıyla Sosyal Güvenlik Kurumu’na ve ilgili Bakanlıklara iletilmesi istenmiştir. Türk Eczacıları Birliği tarafından Odalara gönderilen bu yazıda, 2008 yılı Tebliği’nin yayımlanmasının ardından meslektaşlarımızın verdiği ilaç hizmetinde yaşanan sorunlar dile getirilerek, gerekli düzenlemelerin bir an önce yapılmasının talebi yer almaktadır.
Anlaşılan o ki TEB ile Eczacı Odaları arasında “yeni” bir iletişim ağı kuruluyor(!)
Bilindiği üzere Yönetim Kurulumuz, 2008 Yılı Sağlık Uygulama Tebliği’nin yayınlanmasının hemen ardından, verilen ilaç hizmetinin 2007 Sağlık Uygulama Tebliği çerçevesinde yürütüleceğine dair 2008 Yılı İlaç Alım Protokolü’nde açık hüküm bulunduğunu hatırlatarak, TEB Merkez Heyetini yazılı olarak uyarmıştır. Ayrıca Yönetim Kurulumuz, 2008 yılı Sağlık Uygulama Tebliği hükümlerine ilişkin uygulamalarda yaşanan sorunların giderilmesi amacıyla Kurumla görüşmenin doğru olmadığını, yapılması gerekenin 2008 yılı Protokolü hükümlerinin yürürlülüğünü kararlılıkla savunmak olduğunu ısrarla belirtmiştir.
Ancak tüm çabalarımıza ve uyarılarımıza rağmen TEB Merkez Heyeti, Kurumla yaptığı görüşmelerini sürdürmüş ve 2008 yılı Protokolü’nün uygulanmayan hükümlerine yönelik yaptığı görüşmelerde olduğu gibi Kurum kapısından yine hiçbir sonuç alamadan geri dönmüştür.
Oysa bizleri temsil eden Birliğimize yakışan davranış, kararlı bir mücadeleyi başlatmak olmalıydı. Geldiğimiz ve haklılığımızdan emin olduğumuz bir noktada öncelikle kendi hazırladığı ve altında 51 Eczacı Odamızın imzasının yer aldığı bir deklarasyonla Kurumu uyarmak ve ardından yaşanabilecek bir eylemlilik sürecinin hazırlıklarını yapmak iken kenara çekilmiş, “gizli” ve “ivedi” ibareli metinlerle sorunları çözmeyi Eczacı Odalarına havale etmiştir.
Sosyal Güvenlik Kurumu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı arasında yapılacağı söylenen değerlendirme toplantısı çok gizli bir toplantı mı ki, Eczacı Odaları “çok önemli”, “çok gizli” başlıklı bir yazıyla bilgilendirilme ihtiyacı duyuluyor?
Gizli olan ne?
TEB bir sivil toplum örgütüdür, tüm ilişkileri açık ve şeffaf olmak zorundadır.
Başkanlar Danışma Kurulu’nda altı çizilen kararlı ve mücadeleci bir TEB anlayışı böyle mi yaşama geçirilecek?
İstanbul Eczacı Odası olarak rahatlıkla söyleyebiliriz ki, tabanımızdan aldığımız güçle bugüne kadar ortaya konulan her mücadelede örgütün lokomotif gücü olduk ve olmaya devam edeceğiz.
Aşağıda yer alan ve Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanı’na gönderdiğimiz yazımız, Odamızın öngördüğü ve kararlılıkla savunulması gerektiğine inandığımız hususlar dikkate alınarak hazırlanmıştır.
Meslektaşlarımızın bilgilerine önemle sunarız.
Saygılarımızla
İstanbul Eczacı Odası
Yönetim Kurulu
Cosmos Kaos’a Karşı 
