Bir grup eczacı odasının yayınladığı deklarasyonu aşağıda yayınlıyoruz:
ECZACI KAMUOYUNA
DENKLİK OYUNU?
Yurtdışındaki pek çok eczacılık fakültesi ile Türkiye’deki eğitimin denk olmadığı bilinen bir gerçekliktir. Ülkemizdeki eczacılık fakültelerinden mezun olan gençler, genel olarak Avrupa ülkelerinde diploma denkliği kabul edilmediği için eczane açamazlar. Bir süre daha okumaları, gerekli kredileri tamamlamaları ve bazı sınavlardan geçmeleri gerekir. Bu durum ülkemiz içinde aynen geçerlidir. Yüksek öğretim kurumumuz ülkemizde verilen eczacılık eğitimine akademik olarak eş olmayan ülke eğitim programlarını denk saymaz.
Fakat bu sıralarda Türki Cumhuriyetlerdeki fakülteden eczacılık diploması almış bazı kişiler denklik kazanma çabası içindeler. Aslında denklik hakkını daha önce bir şekilde aldılar, ancak TEB açtığı davalar ile bu denklikleri iptal ettirdi.
İNTERNET HABER sitesinin haberine göre; “bu kişileri temsilen bir grubun, AKP İstanbul milletvekili Ecz.Mehmet Domaç’ı ziyaret edip, yardım talep ettikleri, vekil tarafından YÖK başkanı aranarak soruna çözüm istenmiş olduğu ve YÖK başkanın da yönetmelik değişikliği müjdesi verdiği” ifade edilmektedir. Bu insanların bir kısmı 1999-2001 yılları arasında mezun olmuş fakat bu güne kadar denklik hakkı alamamış kişilerdir. Çok ilginç bir biçimde bugüne kadar yılda sadece birkaç kişinin denklik aldığı sınavlarda, bu dönem 50-100 kişi denklik verilmeye başlamışlardır. Yapılan sınavın ne kadar akademik olduğu konusunda ciddi endişelerimiz bulunmaktadır.
Yurtdışındaki özel bir üniversiteden devam zorunluluğuna takılmadan, bizce denk olmayan akademik bir eğitim ile alınan bu diplomalarla halk sağlığı hiçe sayılarak, Türkiye’de eczacılık yapılabilecek olması bu ülkenin bilimsel anlamda geldiği noktayı görmezden gelerek, bilimi değil siyaseti ön plana çıkarmaktır.
Ortada bir mağduriyet var ise asıl kimin mağdur olduğuna doğru açıdan bakılmalıdır. Gerçek mağdur Türkiye’deki eğitim ile denk olduğu konusunda ciddi şüpheler bulunan yurtdışındaki bazı özel okullardan diploma almış kişiler midir, yoksa Türkiye’de akademik seviyesi sorgulanamayacak fakültelerden mezun olan eczacılar mıdır? Bu durum köklü eczacılık fakültelerimize, hocalarımıza, çocuklarını bu zorlu eğitime gönderen ana babalara yani bu ülkenin insanına saygısızlık değil midir?
Bu kişilerin denklerinin bir oldu-bitti ile gerçekleştirilmesi tehlikeli bir örnek oluşturacaktır. Denklik kavramı akademik kriterlerden çıkarılıp siyasi amaçlara alet edilirse ülkemiz çok kısa bir gelecekte yurtdışından özel okullardan diploma almış eczacı cennetine dönecektir. Böylece parası olan kişilerin tartışmalı bir eğitim ile diploma edineceği yeni bir muvazaa şekli inşa edilmektedir.
Haber yayınlanalı iki hafta geçmesine rağmen TEB’in bu denli sessiz kalması endişe vericidir. Derhal basın yolu ile bir açıklama yapılmalı ve bu konunun takipçisi olunduğu bütün kamuoyuna duyurulmalıdır.
TEB ve Eczacı Odalarımız aracılığı ile konu hakkında meslektaşlarımız bilgilendirilmeli ve YÖK başkanlığı ile konunun takipçisi olan ve maalesef uzun yıllar TEB başkanlığı yapmış AKP İstanbul milletvekili Ecz. Mehmet Domaç’a eczacının konuya hassasiyeti mutlak suretle iletmelidir.
Yapılmaya çalışılan mesleki bir yağmadır. Biz aşağıda ismi bulunan eczacı odaları olarak başta TEB olmak üzere herkesi konuya duyarlı olmaya ve görevini yerine getirmeye davet ediyoruz.
28 NİSAN 2009
İSTANBUL ECZACI ODASI,
İZMİR ECZACI ODASI,
BURSA ECZACI ODASI,
GAZİANTEP ECZACI ODASI,
ANTALYA ECZACI ODASI,
ERZURUM ECZACI ODASI,
ISPARTA ECZACI ODASI,
DENİZLİ ECZACI ODASI,
ZONGULDAK ECZACI ODASI,
TRABZON ECZACI ODASI,
TEKİRDAĞ ECZACI ODASI,
MERSİN ECZACI ODASI,
KASTAMONU ECZACI ODASI,
ŞANLIURFA ECZACI ODASI,
BALIKESİR ECZACI ODASI,
KOCAELİ ECZACI ODASI,
AFYON ECZACI ODASI,
UŞAK ECZACI ODASI,
AMASYA ECZACI ODASI,
KARAMAN ECZACI ODASI
Cosmos Kaos’a Karşı 
