'Barış Girişimcisi'nden TBMM üyelerine çağrı
[Sesonline] İSTANBUL / ÖZEL- Barış Girişimi üyesi, Ayşe Berktay; 5 eylül'de "Lübnan'a asker gönderme" tezkeresini oylayacak milletvekillerine Sesonline.net aracılığıyla bir çağrıda bulundu. Berktay mektubunda, TBMM üyelerini "kuşatmanın kaldırılması için Parlamentoda 'oturma grevinde' olan Lübnan milletvekillerinin eylemine destek vermeye çağırdı..."
Lübnan parlamentosuna kulak verin!
Ayşe Berktay (*)
MİLLETVEKİLLERİNE ÇAĞRI
» Adaletli ve onurlu olun!
» Lübnan Parlamentosu'nun eylemini destekleyin!
» İsrail'in şantajına boyun eğmeyin!
» Aklınıza ve yüreğinize kulak verin!
Lübnan'da yayınlanan Al Nahar gazetesinin bildirdiğine göre, milletvekilleri cumartesi günü ( 2 eylül ), Meclis Başkanı Nabih Berri'nin çağrısı üzerine Lübnan Parlamentosu'nda oturma grevine başlamışlar.
İsrail, Lübnan üzerinde yedi haftadır sürdürmekte olduğu deniz ve hava ablukasını kaldırıncaya kadar 'oturma grevine' devam edeceklerini bildirmişler. Nabih Berri grevin gün 24 saat devam edeceğini, kuşatma ve abluka kaldırılana meclis binasında uyuyacaklarını söylemiş.
Berri, bizzat kuşatmanın kaldırılmamış olmasının bile ateşkes anlaşmasının ihlali olduğunu söylemiş. Bu arada da İtalyan deniz piyadeleri Sur kentine gelmeye başlamış.
'ASKER GÖNDERMEK' YERİNE LÜBNAN PARLAMENTOSUNUN EYLEMİNİ DESTEKLEYİN!
Ne dersiniz, bizim milletvekilleri asker göndermeyi tartışacaklarına, İsrail'in askerlerini geri çekmek ve ablukayı kaldırmak için hiç bir koşul ileri sürmeye hakkı olmadığını, o askerler oradan çıkmadıkça ve abluka kalkmadıkça ateşkes anlaşmasının hükmü olmadığını açıklayan bir bildiri yayınlasalar, ve kuşatmanın kaldırılması için "oturma grevi" yapan Lübnanlı milletvekillerini desteklemek için "oturma grevi"ne gitseler ve Birleşmiş Milletler'e üye tüm ülkelerin meclis üyelerini böyle yapmaya çağırsalar daha yerinde olmaz mı? Daha onurlu bir duruş olmaz mı? aktif, bölgenin dertlerine sırt çevirmeyen, kendisini bölgenin dışında değil içinde gören, edilgen değil etkin bir politika olmaz mı?
En azından tam bir küstahlık ve arsızlık içinde, hiç hakkı olmadığı halde, askerini çekmek için koşul dayatan İsrail'in arsızlığına boyun eğip onun dayattığı koşulları kabul etmekten daha adaletli, daha haysiyetli bir tavır olmaz mı bu?
AKP milletvekilleri bunu anlamaz mı? Eli kanlı, gözü kanlı bir saldırganın şantajına boyun eğmeyi nasıl içlerine sindirirler? Bu katillere boyun eğmektense, çok haklı bir zeminde burunlarını sürtmek, hadlerini ve yerlerini bildirmek, ve dünya meclislerine çağrıda bulunmak daha sağlam bir politika değil midir?
Milletvekilleri, Meclis'i ziyaret edecek olan BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ı Lübnan Parlamentosu'nun eylemini destekleyen ve tüm dünya meclislerini buna destek vermeye çağıran bir bildiriyle karşılayıp, BM'i İsrail'in şantajını reddetmeye çağırsınlar, oylamayı ertelesinler!
Bu şantaj koşullarında, saldırgan İsrail'e prim verircesine, direnen Lübnan güçleri cezalandırılırcasına, abluka altında kıvranan Lübnan halkıyla alay edilircesine tezkere tartışılmaz! Abluka tartışılır!
Türkiye halkı seyirci kalmamak, müdahil olmak diye buna der, başkalarının politikalarını uygulamak ve İsrail'i korumak için bölgeye giden, ipleri başka yerlerde olan birliklere asker katma gösterisine değil...
» AKP Milletvekilleri,
» Hâlâ kişilikli politika yapma şansınız var! Bunu kullanın!
Ayşe Berktay
(*) Barış Girişimi üyesi, İstanbul
e-posta: ayseberktay@superonline.com