TEB seçimlerine yaklaşık bir ay kaldı.

Meslektaşlarımızın ve eczacı odaları yönetimlerinin, altı kalın çizgilerle çizili, üzerinde hemfikir olduğu düşünce, mevcut TEB Yönetimi’ nin başarısız olduğu, yeni bir TEB yapılanmasının zorunlu olduğu yönünde...

Ancak tabi ki, ortak kabul gören bir yeni yönetim alternatifi oluşturulamazsa tercihler mevcut yönetimden yana kullanılacak. Bu da çok açık görülüyor.

TEB Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak’ ın kendi odası Adana Eczacı Odası’ nda yaşadığı sorun kendi açısından çözülmüş gibi görünüyor.

Çolak ve ekibi yine aday... Son hızla seçim çalışmalarını sürdürüyorlar. Eczacı odalarını ziyaret ederek yaptıklarını anlatıyorlar.

İstanbul Eczacı Odası’ ndan Beklenmeyen Açıklama

Bugüne dek İstanbul Eczacı Odası yaptığı açıklamalarla TEB zemininde muhalefetin lideri ve merkezi “gibi” duruyordu. Görüntü öyleydi.

Diğer Eczacı Odaları’ nın ise genel olarak İstanbul eksenli yeni bir TEB yapılanmasından uzak durduklarını, böyle bir oluşuma onay vermediklerini, bu nedenle Çolak ve ekibine yakın durduklarını daha önce yazmış, gerekçeleriyle anlatmıştım.

O yazımın ardından İstanbul Eczacı Odası Başkanı Ecz. Semih Güngör 6.10.2011 tarihli ’Yeni Bir Dönem Başlıyor’ başlıklı bir yazı yayınladı. Yazı bizim ÖZGÜR KÖŞE’ de de yayında. Dileyen oradan okuyabilir.

Bir bölümünü buraya alıyorum:

"...İstanbul Eczacı Odası olarak mesleğimizin kurtuluşunun temel önceliğinin yukarıdaki kriterlere uygun bir TEB yapılanmasıyla birlikte mümkün olacağını biliyoruz. Bu nedenle bu yapılanmayı oluşturmak için her türlü özveriyi göstererek hiçbir zaman herhangi bir dayatma içinde olmadan bu çalışmaların içerisinde olacağız. İsmimizin bir yerlerde olması için beklentimiz yoktur. Saygınlığı tartışılmayacak, çözüm üretecek ve paylaşımı temel politikası yapacak, mesleğini geleceğe taşımak için büyük özveriyle çalışacak bir TEB yönetimini gerekirse dışarıdan da desteklemeye hazırız..."

Bana göre bu yazı eczacı odalarına hitap eden bir özeleştiri ve teminat yazısıdır.

Sayın Güngör, geçmişte yaptıkları hataların farkında olduklarını üzeri örtülü bir biçimde kabul etmektedir. Ancak bu defa yapıcı davranacaklarını, hatta gerekirse yeni oluşacak TEB yapılanmasında hiçbir "koltuk" talep etmeyeceklerini açık açık söyleyerek, ortak davranması gereken muhalefet güçlerine adeta bir çeşit yazılı teminat vermiştir.

Muhalefetin Durumu

İstanbul Eczacı Odası Başkanı bir "üçüncü yol" seçeneğine yazısıyla kapı açtı.

Muhalefet şimdi bu seçenek üzerinden yürümeye başladı.

Öyle görünüyor ki; çalışmaları kendi açılarından daha somut bir zemine oturarak oldukça güçlü bir ivme kazandı. Muhalefet kanadına yeni eczacı odalarının katıldığını, yeni bir oluşuma destek vereceklerini söylediklerini duyuyoruz.

Bugünlerde kapsamlı bir açıklama yapacakları gelen bilgiler arasında. Oldukça geç kaldıklarının kendileri de farkında sanıyorum.

Programlarını henüz bitirmediler. Onu da bitirince açıklayacaklar.

Muhalefetin en büyük kazanımı; mevcut TEB Yönetimi’ nin yerinde kalacağına dair olan yerleşik kanının son zamanlarda köklerinden sarsılmaya başlamasıdır.

Yapmaları gereken şey, TEB Yönetimi’ nin başarısızlığı üzerinden değil, "ne yapacaklarını anlatmak" üzerinden, doğru isimlerle yürümektir.

Eczacı Ne İstiyor?

Eczacı, ülkenin siyasal, sosyal bütün gündemine ilişkin "yürekli" sözler söyleyecek, toplumu etkileyebilecek bir Türk Eczacıları Birliği istiyor.

Eczacı, meslek haklarının "yürekli" ve "akılcı" bir biçimde savunulmasını istiyor.

Eczacı, meslek geleceğinin teminat altına alınması yönünde bilimsel ve "samimi" çalışmalar yapan bir Türk Eczacıları Birliği istiyor.

Biz de!..


!

TEB seçimlerine yönelik bir analiz çalışması olan 27.09.2011 tarihli, ’TEB Seçimleri Yaklaştı...’ tarihli yazımın LİNKİ aşağıdadır:

http://www.eczacininsesi.com/index.php?yon=gundem&id=427

 

 

 

İLETİŞİM

h.gencosmanoglu@eczacininsesi.com

0533 218 16 80



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat