Adam sahnede öyle bir dolaşıyor ki; küçük ne, büyük dağları bile o yaratmış...
"Eyy cahil eczacılar, siz ne anlarsınız "para ve müşteri" kazanmaktan... Onu benden öğreneceksiniz..." diyor, kendi üslubunca.
" Aptallar, beni iyi dinleyin de bir şeyler öğrenin..." demeye getiriyor...
Eliyle kendi poposuna vuruyor "pat pat" diye...
Sonra poposunu dönüyor izleyiciye...
"Müşteriye arkanızı dönmeyeceksiniz, olmaz!" diye bağırıyor.
"Ne olacak yani, kaç kuruş ki kardeşim..." diyor.
Ekliyor: " Atıverin müşterinin poşetine bir paket ıslak mendil..."
"Üç kuruşa sadakat alın!"
Bak sen...
Zekaya, öngörüye...
"Konuşurken müşterinin gözüne bakacaksın, eline değil..." diyor.
Konuşma adabı dersine buyurun...
Kime?
Eczacıya...
"Satmak istediğin şeyi kasanın yanına koyacaksın..."
Marketlerin kasa yanlarına şöyle bir göz ucuyla bakmış anlaşılan.
"İşi" öğrenmiş.
"Geçti o sizin eczacılık devirleriniz artık her şey satış, her şey satış için..." derken eczacılığın kuyusunu kazdığından haberli mi bilinmez...
Saldığı çürük kokusunun farkında mı?
Adam, kendi ölçeğinde kötü bir talk show’ cu.
Fıkralar anlatıyor, espiriler yapıyor...
Berbat diyeceğim de...
Hadi geçelim.
Marketçiliğin çok fena bir benzerini anlatırken "vizyoner" olmaktan söz ediyor...
Neyse o artık.
O bir eczane coach ı, o bir eğitimci (!)
Kendisi eğitimli mi?
Soran eden yok nasılsa, boşver.
***
Her meslek grubunun olduğu gibi eczacıların da elbette ki güncel bilgilere, yenilenmeye ihtiyaçları vardır...
Yaptıkları işin her alanı için.
"Farkındalık yaratmaya çalışanların" etkinlikleri yol gösterici, katkı sağlayıcı olabilir.
Biz buna "Meslek İçi Sürekli Eğitim" diyoruz.
Yeni bir olgu değil.
Hep vardı. Hep var olacak.
Yaşam dediğin şey böyle bir şey zaten.
Sürekli gelişim, sürekli yenilenme...
Bilgi her şeydir. Şimdi değil, hep böyleydi.
Bilgi vermek iddiasında olmak çok ciddi bir iştir.
Ciddi işleri sulandırmamak gerekir...
Çünkü; su yayılabilen bir şeydir...
Yalnızca sahip olduğunuz alanı değil her yeri ıslatabilir.
Doğrudur...
Eczane eczacılığı içinde "ticareti" de zorunlu olarak barındıran profesyonel bir iştir.
Ancak eczacı önce sağlık çalışanı ve danışmanıdır.
Üstelik, halka en yakın sağlık danışmanıdır.
Bunu bilmek, içselleştirmek gerekir.
Bunun dışındaki her zemin ıslak ve kaygandır.
Tanrı esirgesin...
Ayağınız kayıp başınızı vurabilirsiniz.
Sonra doğrulmak çok güç hatta olanaksız olabilir.
Aman dikkat!..
***
"Farmazi Akademi" yi meslek içi sürekli eğitim ve eczacılıkta farkındalık yaratmak için kurduk...
Saygılı, saygın bir içeriğe ve duruşa sahip olacak.
Olması gerektiği gibi.
Tümüyle bir ekip çalışması.
Temel ilkemiz: "Eczacı gözüyle, eczacı diliyle, eczacı için".
Ve tabi insanlar için.
Bizi izlemenizi öneririm...
İLETİŞİM İÇİN:
https://www.facebook.com/HakanGencosmanoglu
h.gencosmanoglu@eczacininsesi.com
gencosmanogluhakan@gmail.com