Değerli Meslektaşlarım,
Sendikamız; 2004 yılından itibaren başlayan ilaç fiyat kararnamesinin eczacılara sözde nasıl kazanım getireceğinin anlatıldığı, halen çözümlenememiş sorunların başladığı bir kaos döneminde ülke genelinden eczacıların katılımı ve özgür iradeleriyle kurulmuştur.
Bu dönem ; ilaç firmalarının altında imzasının bulunmadığı protokole eczacıları temsilen atılan imzalar yüzünden, bu iskontoların her şartta bizler tarafından itirazsız yapılacağının kabul edilerek eczacıların iflasa sürüklenmeye başladığı; eczacıların hakkını korumayan, “kurumun yayınlamış ve yayınlayacak olduğu tüm düzenlemelerin eczacılarca peşinen kabul edildiği” sözleşmelerin imzalatıldığı; eczacıların adeta ekonomik, sosyal ve hukuki anlamda kuşatma altına alındığı bir dönemdir.
Eczane eczacıları olarak 4 yıldır çektiklerimiz nedeniyle bir çok meslektaşımız telafi edilemeyecek kayıplar yaşadı. Sendika olarak bu sıkıntıları görmezden ve duymazdan gelenlere bu sesleri duyurmak için tüm gücümüzle her platformda mücadele ettik.
Yaşananlar, mesleğin düzenini ve yapısını bozmuştu. Eczacı kamuoyu, hakkını aramayı bile unutmuştu.
Sendikamızın sonuç alan girişimleri, eczacı kamuoyunda kaybolan özgüvenin yeniden kazanılmasını sağladı.
TEB; tabanın sesine kulak vererek bir eylemlilik süreci başlattı. Ankara mitingi ile TEB, eczacı odalarımız, eczacılar, can yoldaşlarımız olan çalışanlarımız, geleceğimiz olan eczacılık öğrencileri, herkes ama herkes görevlerini tam anlamıyla yerine getirdi. Meslek örgütlerimiz de özgüvenlerini tazelediler.
Değerli meslektaşlarım,
Bizler eczacıyız; eczanelerimiz, eczacı odalarımız, TEB, dernekler, sendika bizimdir. Bunu hiç unutmayalım.
Şimdi soğukkanlı ve birlikte olmanın zamanıdır, birbirimize ve örgütlerimize güvenmemizin zamanıdır.
Miting için ülkemizin dört bir yanından gelen ve alanda omuz omuza ,yan yana duran bizler , birbirimize güveneceğiz ve tek vücut kenetleneceğiz.
E sözleşme diyebilirler, haklarınızı daha da kısıtlayabiliriz diyebilirler, aramıza nifak sokmak isteyebilirler; ASLA ALDIRMAYIN.
Mitinge katılmakla, bizler artık dayanma gücümüzün kalmadığını gösterdik ve eczacı camiası olarak dimdik durduk.
Şimdi görevimiz, Bu saygın duruşu devam ettirmek ve bu yolda devam etmektir. Bu süreçte bizlerden, örgütlerimize gidecek en küçük olumsuz elektrik onların motivasyonunu bozacaktır.
Gün eleştiri veya muhalefet günü değil, Gün birlik olma günüdür.
Zira ; Eğer haklı taleplerimizi elde edemezsek MESLEĞİMİZİN ÖMRÜ ÇOK UZUN DEĞİLDİR. ECZANELERİMİZİ KAYBEDERSEK HAYATIMIZDA HİÇ OLMADIĞI KADAR BİRBİRİMİZLE UĞRAŞACAK BOŞ VAKTİMİZ OLACAKTIR, BUNU HİÇ KİMSENİN AKLINDAN ÇIKARMAMASI GEREKMEKTEDİR.
Biz TEİS yönetimi olarak, TEB'in kırmızı çizgilerimizi savunan mücadelesine mesleğimiz, meslektaşlarımız ve geleceğin eczacıları için hiçbir önyargı olmaksızın elimizden gelen her türlü desteği sağlamaya devam edeceğiz.
Değerli üyelerimiz,
Meslek olarak; feraha kavuşmak, kaybettiklerimizi geri alabilmek için bir dönem başlamıştır. Bu dönemde hepimize çok büyük görevler düşmektedir.
En önemli görevimiz de bir ve beraber olduğumuzu her halimizle, her davranışımızla tüm kamuoyuna göstermektir.
Gün dayanışma günüdür….Gün hep birlikte meslek için tek vücut mücadele ederek, ülkemiz eczacılarına yakışan hakları kazanma günüdür…..
Saygılarımla...
Ecz. Nurten SAYDAN
Tüm Eczacı İşverenler Sendikası Başkanı
Kaynak--- teis.org.tr