İncir sütü ve zeytin yaprağı ekstresi çağımızın bıktıran bir hastalığı olan kanserin metastazına karşı çıkartılmış bir bitkisel ürün. Kimyasal yollarla engellemeye çalıştığımız metastaz bitkisel olarak da engellenmesi artık yapılabiliyor.
2016 yılında teknolojinin geliştiği şu zamanlarda artık bitkilere daha fazla şans vermeliyiz diyorum. Kimyasallardan yan etkilerinden dolayı uzaklaşan insanlar artık bitkilere yöneldiler. Farmakognozi diye bir Ana Bilim Dalı var. Eczacılığın temelini oluşturan bir derstir ve olmazsa olmazıdır. Eğer bu ders okutuluyorsa neden bilgiler kullanılmıyor, bilgiler kullanılmayacaksa neden okutuldu? Neden Ana Bilim Dalı oluşturuldu ?
Bilim adamları buna cevap arayadursun Balıkesir Edremit’te ilkokul mezunu bir dahi bulunmakta… Bunun cevabını bulmuş bile … İsmi Faruk Durukan. Kendisi NASA ödülü, TÜBİTAK ödülü, ODTÜ ödülleri almış bir mucit. İncir sütü ve zeytin yaprağı ekstrelerini birleştirip, şurup haline getirmiş. Klinik araştırmalarını üniversitelerin gözetiminde yapmış ve olumlu sonuçlar almış.
Metastaz üzerinde işte size bitkilerin bir efsanevi tedavi desteği.Yani metastaz riski ortadan kaldırılmış bir kanserde, tümöre yönelik tedavi daha da kolaylaşır. Hastanın direnci düşmemiş olur. Başka organlara yayılan kanser organları patlatacaktır .
Artık bu bitkisel destek ürünüyle hastanın iyileşmesinden konuşmaya başlamanın zamanıdır artık … Bitkilerle tedaviye yönelen insanlığa bunu duyurmamız lazım. Sayın Eczacı Belma Atakan ile yaptığımız Faruk Durukan ziyaretinizden çıkan bu sonucu sizinle paylaşmak istedim.
Japonya’da yapılan bır laboratuar deneyinde cilt altında oluşturulan bir incir distilatının tümörleri 11 günde %39 küçülttüğü görülmüştür. Bu da anti parantez aklınızın bir ucunda dursun…
Birer eczacı olarak çevreye bir bilim adamı gözüyle bakın. Çünkü her eczacı birer bilim adamıdır…