Ecz. Nihat ÖZTÜRK

53.Bölge Niğde Eczacı Odası

 

 

Sayın Genel Başkanım, Merkez Heyetinin , Denetleme Kurulunun ve Yüksek Haysiyet Divanının Değerli Üyeleri ,

53.Bölge Niğde Eczacı Odası ve şahsım adına saygıyla selamlıyorum.

Sözlerime başlarken bu toplantıyı düzenleyen Malatya Eczacı Odası Başkan ve yöneticilerine gösterdikleri misafirperverlikten dolayı teşekkür ediyorum.

Ülkemizde yaşanan acı olayların olduğu bir dönemde bölgeler arası toplantımızı gerçekleştiriyoruz.

Gezi olayları sırasında ,sonrasında meydana gelen olaylarda hayatını kaybeden insanlarımızı ve Soma’da meydana gelen faciada şehit olan 301 madenci kardeşimizi rahmetle anıyor, yaralananlara acil şifalar yakınlarına başsağlığı ve sabırlar diliyorum.

Somada olayın olduğu andan itibaren fedakarca sorumluluk sahibi insan ve eczacı olarak ellerinden gelen her şeyi yapan Manisa Eczacı Odası Başkanımıza, yönetim kurulu üyelerine, eczacılarımıza olay anında ve sonrasında fedakarca çalışmalardan ve eczacıların sorumluluk anlayışını tüm Türkiye’ye gösterdiklerinden dolayı tebrik ve teşekkürlerimi bildiriyorum.

Değerli Arkadaşlar; önümüzde en önemli olay İlaç Fiyat Kararnamesi olarak gözüküyor. Bizlere yeni problemler çıkacağı aşikar. Burada bizlerin birlik ve beraberlik içerisinde olumsuzlukların karşısına ortak fikir oluşturup çıkmamız gerekiyor. 39.Dönem Merkez Heyetinin 2.Başkanlar Kurulunda tartıştık ama daha sonra bu konuda bir çalışma yapılamadı. Burada mutlaka bir ortak anlayış sağlanmalıdır.

Bizlere her ne kadar mal fazlalarının sunumu ilaç sanayinin keyfiyetine bağlı olup, cirosu az olan eczanelerimizin çok faydalanamadığı bir karlılık olsa da genelde eczanelerimiz açısından etkileyici bir karlılıktır. Onun için bizlerin mal fazlalarının kaldırılmasına şiddetle karşı durmamız gerektiği gibi; peşin iskontolarına ,yıllık satış hasılatına alınan cirolara da sahip çıkmamız ,kaldırılması durumunda ciddi tepki göstereceğimizi,karşı duracağımızı hem ilaç sanayine, hem devlete hem de dağıtım kanallarına belirtmemiz gerekmektedir.

Tabii bu arada dağıtım kanalları ve ilaç sanayi de boş durmamaktadırlar.

Eczacı karlılığının düşmesi yanında fiyat düşüşleri de devam etmektedir.İlaç sanayi kendisini o kadar geliştirmiştir ki artık fiyat düşüşlerinden önce iade almamaktadırlar.İlaç dağıtım kanallarına da da sıkı talimat vermekte ve iadelerin önüne geçmektedir. Örneğin 27 Mayısta ki düşüşte Sanofi ve Novartis Firmaları Kesinlikle iade almamışlardır.

Bunun yanında dağıtım kanallarının zararları anında ödenmektedir.Dağıtım kanalları ilaç sanayi ile birlikte hareket etmekten son derece mutlular.Onlarda boş durmuyor,yeni tedbirler alıyor bundan böyle peşin ödemelerde kredi kartı kabul etmeyeceklerini ifade etmeye başladılar.

Fiyat düşüşlerinin eczanelere yüklediği stok birikmesini de bu arada unutmamalıyız. Eczacılara mahsus bir stok affı mutlaka çıkarılmalı ve kaçınılmaz olarak mutlaka bir meslek hakkı talebimizi artık gerçekleştirmeliyiz..

Uzun uğraşlardan sonra 6308 Sayılı yasa çıkmıştı.Hepimiz merkez heyetimizi ve katkı veren herkesi tebrik etmiştik. Yine merakla ,beklediğimiz yönetmelik epeyce bir beklemeden sonra çıktı. Öncesinde ve sonrasında eleştirdik. Eleştirmeye devam edeceğiz. Bazı eksiklikler boşluklar hatta yanlışlıklar olabilir. Aradıktan sonra mutlaka eksik bulunur bazı eksiklikleri bizde tespit ettik.

Ancak burada zamanı iyi kullanma adına teferruata girmeyeceğim. Daha sonra yazılı olarak merkez heyetimize bildireceğim veya sorun olarak gördüklerimizi soracağım.

Bunların hepsi göç yolda dizilir misali mutlaka halledilir. Katkısı olan herkesi tebrik ediyorum. Teşekkür ediyorum.

Emeklilik konusuna gelince;

Eczacıların emeklilik konusu hala ortada durmakta olup bu konuda çalışmalar yapılması bazı tekliflerin olgunlaştırılması ve yol alınması gerektiği

Kanaatindeyim.Özellikle Hatay Eczacı Odasının teklifinin yeniden değerlendirilmesi beklentilerimiz arasındadır. Eczacılarımız hiç olmazsa gelecek kaygısı yaşamasınlar. Hani bir söz var ya "Allah kimseyi gördüğünden geri koymasın!" diye.Gelecek kaygısı olan hiç kimse emekli olup eczanesini kapatamaz. Zaten kapatabilmek için de ciddi bir birikime ihtiyaç var.

Biz Niğde eczacıları olarak eczanesi bulunmayan yerlerde yaşayan halka yaklaşık (65 000-66000 )kişiye ilaç temin ediyoruz.Sonderece de başarılı ve sorunsuz devam etmektedir.Etik bozulmanın ciddi şekilde önüne geçmektedir. Ancak bizlerin bu hizmet karşılığında ayrıca bir bedel almamız gerekmektedir.Merkez heyetimizden bu konuda da bir gayret bekliyoruz.

Periton diyaliz reçetelerinde ki serumlar hala bayilik sistemi üzerinden ve hastalar bayiler arasında paylaşılmış olup anılan bayilerin, insiyatifinde reçeteler dağıtılmaktadır. Bu ürünlerin normal dağıtım kanalları üzerinden eczanelere satışı gerçekleşmeli ve sıralı dağıtımla hastalara ulaştırılmalıdır.

Diyaliz merkezlerinde yazılan reçetelerde sadece eritropoetinler in reçeteleri sıralı dağıtılabilmekte diğer ilaçlar yönlendirilen sözüm ona anlaşmalı eczanelerden alınmaktadır. Diyaliz merkezlerinde yazılan bütün reçeteler ve muhteviyatları sıralı dağıtım reçetesi olması sağlanmalıdır.

Muayene atlatma konusunu Zonguldak’ta dile getirmiştik,ufak tefek sorunlar olmasına rağmen bu konunun artık çözüldüğüne inanıyorum.

Emeklilere reçetelerinin fiyat farklarını anlatıp ikna etmekte ciddi zorluklar yaşıyoruz. Bu farkların mutlaka maaşlarından kesilmesi sağlanmalıdır.

Devam reçeteleri ciddi etik bozulma ve mağduriyetlere sebep olmaktadır.Bir an önce kaldırılmalıdır.

Bizler SGK sağlık işleri il müdürlüğüne 250 Km uzaktayız.Faturada düzeltme yapılası gerektiğinde ,reçetelerde yapılan hatalarda belli bir rakamın altındaki miktara itiraz hakkımızı kullanamıyoruz ve düzeltme yapamıyoruz. Çünkü itiraz eden eczacının ve oda görevlisinin gidiş geliş maliyeti ve sonuçtan emin olamadığımız için itiraz hakkımızdan feragat etmek zorunda kalıyoruz.Maalesef SGK da görevli eczacı arkadaşlarımız küçük bir düzeltme yapılması için yanlarına çağırıyorlar. Unutulan bir tek imza için bile 250 km mesafeye gidip gelmek zorunda kalan meslektaşlarımız oluyor.

Özel Sağlık hizmeti sunucularına 1 Nisan 2014 tarihinde yazılan yazıda Pazar ve resmi tatil günleri 4400 kodlu acil branş hemodiyaliz ve onkoloji reçeteleri dışında provizyon verilmeyeceği bildirilmesine rağmen manuel reçeteler yazılmış ve eczanelere gönderilmiş olup birçok meslektaşımız bu reçeteleri karşılamışlardır. Konuyu acil olarak sağlık işleri il müdürlüğüne sorduğumuzda hemen cevap vereceklerini bildirmelerine rağmen 22/05/2014 tarihinde TEB müracaatımızla ancak öğrenebildik.Tatil gününün de ne olduğunu ayrıca öğrenmemiz gerekiyor.Örneğin Cumartesi günü tatil midir? Yoksa değil midir?

Bize verilen sözlü cevapta "Saat 13 00’a kadar iş günü" sonrası tatilmiş. Doğruysa tabii.

Bu konunun da bir açıklığa kavuşması gerekiyor.

SGK sözleşmeleri yapılırken dikkat edilmesi gereken en önemli konulardan biride yıllık satış hasılatı konusudur.Yıllık satış hasılatı olarak mademki SGK ile sözleşme yapıyoruz SGK’ya sattığımız ürünlerin satışlarının toplamı baz alınmalıdır.Meslektaşlarımız sattıkları kozmetik dermo kozmetik ve mamaların toplamından dolayı da iskonto yapmamalıdır. İskontolar arasındaki büyük farklılıklar kaldırılmalı 1, 1.2, 1.3 gibi küçük aralıklarla iskonto yapmalıdırlar.

Değerli Arkadaşlar;

Bizim Niğde Eczacı odası olarak küçük bir hizmet binamız mevcut idi.Bu sene önceki binamıza göre daha büyük bir hizmet binası aldık.Ancak daha sonra öğrendik ki bizim odamızı kapatılması için Bursa Eczacı Odası Başkanı bizim gibi üye sayısı az eczacı odalarının kapatılması için TEB’ne dava açmış. Bizimde sevincimiz kursağımızda kaldı.

en bu durumu Niğde’de deki meslektaşlarımla paylaşınca içlerinden birisi bana ‘’Yarabbi bu koltuk sevdası nelere kadirmiş’’diye durumu izah ediverdi.

Bizim demokrat zannettiğimiz meslektaşlarımızın TEB’de ki koltuk için nasılda gözü kapalı işler yaptıkları bizi şaşırtmadı değil.Eczacı odasını kapattırmak bile caiz.Hani şöyle insanların saltanat uğruna yapılanları düşününce... İşin özü o koltukta ne varsa?

Burada şunu ifade etmek isterim ki; kimse bize hadi sizi bir oda yapıverelim de

Sizde bize oylarınızı bize verin bizde seçimi kazanalım diyen olmadığı gibi böyle bir işaret dahi almadım.

Biz yıllarca oda olma mücadelesi verdik. Oda olmadan önce yaptığımız mücadeleleri bilseniz asla bu yanlışı yapmazdınız. Sayın Erdoğan Çolak ve Sayın Özgür Özel ve o günkü merkez heyeti bize çok karşı çıktılar ancak bizde kanunen gereken bütün formaliteleri tamamladık ve oda olduk. Oda olurken hiç eksiğimiz ve yanlışımızda söz konusu olmadı. Kısaca hakkımızı söke söke aldık.

Yalnız size bir şey ifade edeyim biz size bir haksızlık etmedik ama siz bize bir haksızlık ettiniz bizim oy hakkımızı elimizden aldınız biz şimdi size ve sizin gibi düşünenlere "biz sizi kapattıracağız" diye mahkeme kapılarında gezerken nasıl oy vereceğiz. Bizim tercih hakkımızı neden ortadan kaldırdınız. Sizin demokratlığınız nerede kaldı. Kaldı ki bu arkadaşlarımızdan bir kısmı da size oy vermişti.

İstanbul Eczacı Odasına TEB tarafından haciz işlemi uygulatılınca haksızlık var diyerek ortalığı ayağa kaldırmaya çalışan bildiriler yayınlayan bazı oda yöneticisi arkadaşlarıma da seslenmek istiyorum. Sizde mi bizim odalarımızın kapatılmasını istiyorsunuz?

Eğer istemiyor idiyseniz ağzınızı açıp neden tek kelime etmediniz? Sizlerin adaleti göreceli bir adalet mi? Yoksa Bursa Eczacı Odası başkanı sizin vur eliniz mi?

Zonguldak’ta bölgeler arası toplantıda demiştim ki; seçim demokratik bir olaydır. Seçime girersin kazanırsın yada kaybedersin. Kaybedersen hakkına razı olursun seçim sonucunu saygıyla karşılarsın. Siz seçim sonuçlarını asla kabul etmiyorsunuz. Ertesi gün itiraza başlıyorsunuz bir daha ki seçime kadar.

Ya seçime girmeyin yada seçim sonuçlarına razı olun. Bu sözümü tuttunuz mu yoksa liste çıkaracak cesareti mi bulamadınız bilmiyorum.

39.Dönem Kongresinde suçu yine üye sayısı az eczacı odalarına yüklemek istediniz.

Siz seçim kazanmak istemiyorsunuz galiba,çünkü seçim kazanmanın yolu diyalogdan geçer. İletişimden geçer. Gönüllerden geçer. Bizlerle hiç irtibat kurdunuz mu? Hiç oy istediniz mi, hiç ziyaret ettiniz mi? Bırakın onu oda kurulduğunda hayırlı olsun dediniz mi?

Hayır.

Size bir tavsiyem var, büyük oda olmak sayıyla olamaz sevgiyle olur muhabbetle olur çalışmakla olur diyalogla olur.

Kavgayla insanların tercih hakkını kaldırmakla, mahkeme kapılarında gezmekle olmaz!

Biz yine de her şeye rağmen sizlere küsmeyeceğiz, sizleri seviyoruz, sizlerle iletişim kurmaya, sizlerle çalışmaya devam edeceğiz

39.Dönem Bölgeler Arası toplantımızın tüm insanlara mesleğimize ve meslektaşlarımıza hayırlı ve başarılı geçmesi dileğiyle hepinize şahsım ve Niğde Eczacı Odası adına saygılar sunarım.

06/06/2014 Malatya

 



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat