Değerli Meslektaşlarım, bu hafta ekstremitelerde görülen çeşitli siğillerin (verruka) tedavisinde kullanılan ve İspanya'da dermatoloji uzmanlarınca reçete edilen içerisinde yüzeyel pre-malign ve malign cilt lezyonlarının topikal tedavisinde kullanılan 5- florourosil etken maddesini ihtiva eden bir preparatı beraberce inceleyeceğiz. Siğillerin deri yüzeyinde epidermis hücrelerinin insan papilloma virüsü etkisiyle çoğalmasına bağlı olarak oluşan et renginde, çoğu zaman yuvarlak ve kabartılı şekilli, kuru ve pürtüklü bir yüzeyi olan sınırları belirgin bulaşıcı epitelyal tümörler olduğunu hatırlamalıyız. En az 60 farklı tipte insan papilloma virüs siğil etkenidir.

Formül

Rp.

5- Flourouracilo                     5%

Acido para aminobenzoico     5%

Triamcinolona acetonido       1%

Unguento hidrofilo     csp      20 g

Formülde yer alan maddeler:

5- Flourouracilo- Florourasil- Fluorouracilum- WR-69596;                     

Florourasil beyaz ya da beyaza yakın renkte, pratik olarak kokusuz kristalize bir tozdur. Suda az çözünür; alkolde hafifçe çözünür; kloroform, benzen ve eterde pratik olarak çözünmez. %1'lik çözeltisinin pH'sı 4.5-5.0 civarındadır. Enjeksiyonluk çözeltisinin pH'sı USP'ye göre 8.6-9.4 ve BP'ye göre ise 8.5-9.1 arasında değişir.

Florourasil (5-FU) antimetabolit olarak etkinlik gösteren, florlu pirimidin türevi döneme özgü bir antineoplastiktir. Florourasil genelde intravenöz yoldan uygulanmakla birlikte, ciltteki malignan keratoz olgularında topikal olarak da uygulanmaktadır. Florourasil FDA tarafından 1962'de onaylanmıştır. FDA, Ekim 2000'de 5-FU'nun mikrosünger tip ilaç taşıyıcı sistem (microsponge delivery system) halinde hazırlanan yeni bir krem formunu onaylamıştır. Bu yeni topikal uygulama sistemi florourasil'in sürekli salıverilmesini sağlayarak günde bir kez uygulamaya olanak vermektedir. Topikal olarak % 1-5 lik oranda formüllerde yer almaktadır.

Senil, aktinik ve arenik formlar dahil keratozlar,  keratoakantoma, Bowen hastalığı, yüzeyel bazal hücreli karsinom vakalarında kullanılmaktadır. Krem Pre-malign durumlarda günde bir veya iki defa etkilenen alana ince bir tabaka halinde uygulanmalıdır; oklusif sargı gerekli değildir. Krem sağlıklı cilde zarar vermez. Uygulanan alanda belirgin inflamatuvar cevap alınıncaya ve tercihen pre-malign durumlarda bazı erozyonlar görülünceye kadar tedaviye devam edilmelidir. Topikal steroid krem kullanılarak şiddetli rahatsızlık yatıştırılabilir. Başlangıç tedavi küründe uygulamanın normal süresi üç ila dört haftadır, ancak bu süre uzatılabilir. Gebelik sırasında ve emziren annelerde kullanımı kontrendikedir. Uygulama  sonrası eller dikkatli bir şekilde yıkanmalıdır. Ayrıca krem uygularken mukoz membranlarla ve gözlerle temastan kaçınılmasına dikkat edilmelidir. Günde 2-3 kez uygulanır.  Ortalama tedavi süresi 6 haftadır. Uygun görüldüğünde tedavi 1 hafta kadar daha sürdürülebilir. Yalnızca siğil üzerine uygulanmalı, çevresindeki sağlıklı deriyle temas ettirilmemelidir. Çok küçük siğiller için bir kürdan yardımıyla uygulama yapılabilir. Tedavi edilecek bölge 25 cm2'den büyük olmamalıdır (25 cm2 = 5 cm x 5 cm'lik bir alan). Bebeklerde kullanılmamalıdır. Çocuklarda kullanımının etkinliği ve güvenliliğine ilişkin veri bulunmamaktadır. Dihidropirimidin dehidrojenaz enzim eksikliğinde kullanılmamalıdır. Dihidropirimidin dehidrojenaz (DPD) enzimi, 5-Florourasil yıkımında önemli rol oynamaktadır. Bu enzimin eksikliği, inhibisyonu veya etkisinin azalması sonucunda 5-Florourasil birikimi görülebilir. Sadece haricen kullanım içindir.

İçerisinde salisilik asitin bulunduğu formülasyonlarda epidermisin ince olduğu bölgeler tedavi ediliyorsa, kremin kullanım sıklığı azaltılmalı ve tedavi takibi daha yakından yapılmalıdır. Aksi takdirde, formüldeki  salisilik asit'in güçlü keratolitik etkisi nedeniyle istenmeyen yara izleri oluşabilir. Kumaşlara ve akrilik malzemelere temas ettirilmemelidir, kalıcı lekelenmelere neden olabilir. Eğer sağlıklı deriye temas ederse, bir kağıt mendil ile silinmeli, gerekirse ilgili bölge yıkanmalıdır.

Yan etkiler:

Çok yaygın: Eritem, enflamasyon, yanma hissi, iritasyon, ağrı, kaşıntı,

Yaygın: Kanama, erozyon, kabuk oluşumu,

Yaygın olmayan: Dermatit, ödem, ülser olarak sıralanabilir.

Ayrıca; boynuzsu tabakayı yumuşatıcı etkisi nedeniyle siğil çevresinde beyazlaşma şeklinde bir renk değişikliği, deride pullanma ve de içeriğindeki Salisilik asit'e bağlı olarak, bazı hastalarda kontakt alerjik reaksiyonlar ve dermatit gibi iritasyon belirtileri oluşabilir. Bu tip kontakt alerjik reaksiyonlar kaşıntı, kızarıklık ve uygulama bölgesinin dışında da görülebilen küçük kabarcıkların oluşması ile kendini gösterebilir. 5-Florourasil antimetabolit etkisi olan bir sitostatik ajandır. Nükleik asitlerde bulunan Timin (5-metilurasil) molekülüne olan yapısal benzerliği nedeniyle, timin'in oluşumunu ve kullanımını engeller. Böylece hem DNA hem de RNA sentezini inhibe eder.

Salisilik asit keratolitik etkisi sayesinde, korneositlerin gevşemesini sağlayıp özellikle siğillerde zor gerçekleşen geçişi kolaylaştırarak 5-Florourasil'in siğil dokusuna penetrasyonunu artırır. Ayrıca, formülasyonda yardımcı madde olarak bulunan dimetil sülfoksitde 5-Florourasil'in çözünürlüğünü artırır. 5-Florourasil topikal uygulama sonrası deriden emilmektedir. İnsanlarda yapılan çalışmalar, deri üzerine uygulama sonrası 5-Florourasil molekülünün emiliminin %0,1'in altında olduğunu göstermektedir.

Formül örnekleri:

Rp.

5-Fluorouracilo     5%

D.M.S.O               15 G

Rp.

5- Fluorouracilo              5%

Ac. Salicilio                    10%

Colodion elastico csp     20 g

 

PABA- Aminobenzoik Asit- P-Aminobenzoik asit- Paraaminobenzoat- Acidum para-aminobenzoicum;

Para-aminobenzoik asit beyaz veya açık sarı renkte, kokusuz ya da çok hafif kokulu kristaller veya kristalize toz halinde bulunur. Rengi hava ve ışık etkisiyle yavaş yavaş kararır. Su,eter ve kloroformda az çözünür; alkolde serbestçe çözünür; alkali hidroksit ve karbonatlarının çözeltilerinde çözünür. Vitamin B gurubuna dahil olduğu kabul edilir. Farelerin büyümesi, laktasyonu ve kıllarının rengi ile alakalıdır.Para-amino benzoikasit (PABA) güneş ışınlarına karşı koruyucu etki (fotoproteksiyon) gösteren bir kimyasal maddedir. Güneşten koruyucu ajanlar güneş yanıklarını önlemelerinin yanında, aktinik veya solar keratozlara ve cilt kanserlerine, cildin erken yaşlanmasına ve ultraviyole (UV) ışınlarına karşı fotosensitivite reaksiyonlarına karşı korunmada da önemli rol oynarlar. PABA sadece padimat O veya oksibenzon gibi diğer güneşten koruyucu ajanlarla kombine halde kullanılır. Para-aminobenzoik asid (PABA) oral ve topikal olarak uygulanır. Topikal olarak uygulandığında deriden absorbsiyonu formülasyonda kullanılan çözgene bağlı olarak değişir. Alkol özelliği taşıyan çözgenler güneşe karşı koruyucu kimyasal ajanların epidermisten en fazla ve en derine penetre olmasını sağlarlar. PABA deriye uygulamasını takiben stratum corneum tabakasına geçer. Bu tabakada doruk konsantrasyona ulaşması yaklaşık 2 saat sürer. Derinin daha derin tabakalarına anlamlı düzeyde penetre olmaz. Sistemik olarak absorbe olmaz.

PABA oral yoldan alındığında gastrointestinal kanaldan absorbe olur. Karaciğerde metabolize edilerek idrarla değişmemiş olarak ve metabolitleri halinde atılır. Atopik egzama, vitiligo ve sklerodermada kullanılmaktadır. Alkali çözeltileri içinde çözünür bu nedenle oral sodyum bikarbonat ile birlikte alınması tavsiye edilir. Mide bulantısı, kusma, döküntüler, vb yan etkilere sebep olabilirler. Yüksek dozlarda çok zehirlidir. Sülfonamid ile birlikte kullanılmaması önerilir. Aralarında antagonizma vardır. Üriner retansiyona neden olmaktadır.

Triamsinolon asetonid- Acétonide de triamcinolone- Triamcinolonum acetonidum;

Triamsinolon asetonid beyaz veya krem-beyaz renkte, hemen hemen kokusuz, kristalize bir tozdur. Triamsinolon asetonid'in 11 mg'ı yaklaşık 10 mg triamsinolon'a eşdeğerdir. Pratik olarak suda çözünmez; alkol, kloroform veya metil alkolde az çözünür; eterde çok hafif çözünür. İngiliz Farmakopesi (BP) ve Amerikan Farmakopesi (USP)'ye göre steril süspansiyonun pH'sı 5.0-7.5 arasındadır.

Triamsinolon asetonid, tiramsinolon'un daha güçlü bir türevidir. Triamnisolon ve türevleri antienflamatuvar ve immünosüpresif olarak kullanılan sentetik glukokortikoidlerdir. Kortikosteroidlerin antialerjik etki mekanizması tam olarak bilinmemekle birlikte, alerjiye karşı çok etkili oldukları bilinmektedir. Triamsinolon'un kendisinin, hayvan enflamasyon modellerinde prednison'dan yaklaşık 2-3 kat daha güçlü olduğu belirlenmesine karşın, triamsinolon asetonid prednizon'dan 8 kat daha güçlüdür.Triamnisolon çok az mineralokortikoid aktivite gösterir ve bu nedenle daha güçlü bir mineralokortikoidile birlikte verilmedikçe adrenal yetmezliğin tedavisinde kullanılmaz. Triamnisolon'un oral, nazal, parenteral, topikal ve aeresol formları bulunmaktadır. Topikal olarak uygulandığında da biyoyararlanım uygulandığı bölgedeki cilt dokusunun özelliğine bağlıdır. Topikal preparatlarından absorbsiyon zedelenmiş, enflamasyonlu, oklüzyon uygulanmış veya stratum corneum'un inceldiği göz kapakları, genital organlar ve yüz gibi bölgelerde daha yüksektir. Topikal çözeltilerinden sistemik dolaşıma absorbsiyon düşük düzeydedir ve özellikle oral mukozaya uygulandığında önem kazanır.

Topikal kortikosteroid ciltte güneşin yaratabileceği olumsuz etkiler ve olası irritasyon düşüncesi ile formülde yer almıştır.

Unguento hidrofilo;

Etkin madde içermez. Etkin madde içeren formülasyonlarının hazırlanmasında taşıyıcı olarak kullanılır.

Nipagin                   0,025 g

Nipasol                   0,015 g

Lauril sulfato sodico      1 kısım

Propilenglicol               12 kısım

Cera lanette                   25 kısım

Vaselina blanda             25 kısım

Aqua destilada              37 kısım

Formülün hazırlanması

Lanette balmumu ve beyaz vazelin bir cam baget ile sıcak su banyosunda 75 0 C de karıştırılır. Bir cam beher içerisinde su içinde çözülmüş sodyum lauril sülfat, nipagin ve nipasol, propilen glikol ilavesi ile 75 0 C ye ısıtılarak daha önce erimiş bulunan  katı yağ bileşenlerine karıştırılarak ilave edilir. Toz halindeki  5-Fluorourasil  bir miktar gliserin veya sorbitol ile yumuşatılarak paba ve triamcinolon acetonid ilavesiyle hidrofilik merhem ile homojen bir karışım olana kadar karıştırılarak formül sonlandırılır.

Preparat  günde bir veya iki kez sorunlu bölgeye sürülür. Tedavi 10-12 gün sürer.

İyi bir hafta dileğiyle…

Kaynak

La Formulacion Magistral en la Oficina de Farmacia valencia, 1981

 

Tel: (332) 3520657

Fax: (332) 3512816

a.pekcan@eczacininsesi.com

http://www.majistralformul.com/



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat