Değerli meslektaşlarım,
Ülkemizde Eczacılık fakültelerinde, 5 yıllık lisans eğitimini başarı ile tamamlayan; ilacın üretiminden hastaya ulaştırılmasına kadar her aşamada yetkinlik sahibi olan kişilere ECZACI denir.
Bu eğitim süresince fitoterapi eğitimi alan tek meslek mensubu olan biz Eczacılar BİTKİLERLE TEDAVİ UZMANI ünvanını ne yazık ki zaman içerisinde başka meslek gruplarına adeta terk etmiş bulunmaktayız.
Meslek örgütlerimizle, Akademisyen öğretim üyelerimizle, Fakültelerimizle bu konuyu tekrar gündemimize taşıyarak, Bitkilerle tedavide Eczacının rolünü vurgulamalı ve artırmalıyız. Tıpkı Almanya'da olduğu gibi eczaneye gelen hastalarımıza reçete olmadan basit uyku düzensizliklerinde, adet sancılarında, öksürük şikayetlerinde veya sindirim sistemi rahatsızlıklarında tıbbi bitkisel çaylar hazırlıyabilmeliyiz.
Bu hafta SOĞUK ALGINLIĞI DURUMLARINDA KULLANILABİLECEK TIBBİ ÇAY formülü ile fitoterapi konusuna dikkat çekmek istedim.
Fitoterapi
Amacı ile doğal ürünlerden doğru biçimde yararlanmak demektir.
Tarihte tedavi köklerle (Tıbbi bitkiler) başladı.18. yüzyılın sonlarına gelindiğinde Batı tıbbında sıra dışı bir değişim yaşandı ve kimyasal ilaçlar (örn: salisilik asit)ile tedavi önem kazandı. 20. yüzyılın sonlarına gelindiğinde modern Batı tıbbı yanında “tamamlayıcı tıp” (CAM - complamental alternative medicine) olarak FİTOTERAPİ yerini aldı. İnsanlık yeniden “kök”lerine dönmeye başladı. Günümüzde iki yaklaşımın birlikte kullanılması gerektiği anlaşıldı.
Fitoterapi; Aromaterapi, bitkisel ilaçlar, bitkilerden elde edilen ekstreler, fitokozmetikler, gıda destekleri gibi bir çok alandan oluşmaktadır. Ama bu yazımızda fitoterapinin en eski ve en basit şekli olan tıbbi bitkisel çaylardan bahsedeceğiz.
Tıbbi Çay nedir?
Günlük rahatsızlıklar olarak belirtilen şikayetlerin iyileştirilmesinde tedavi edici değere sahip etken maddeler içeren drog ya da droglar (Remedium Cardinale) ile etkiyi destekleyen (Adjuvans); tat ve/veya koku düzenleyici (Korrigen) droglardan hazırlanan çaylardır.
Tıbbi çaylar parçalanmış droglardan hazırlanabildiği gibi instant çay olarak da hazırlanabilir.
İnstant Çaylar;Drog ekstrelerinden liyoflizasyon e hazırlanmış, sıcak suda eriyen granüle çaylardır. Parçalanmış drog içeren çaylar tek drogdan hazırlanan mono çaylar olabildiği gibi birden fazla drogdan hazırlanan karışım çaylar da olabilir. Karışım çaylar birkaç kısımdan oluşur.
Remedium Cardinale (Temel drog): Çayın istenen etkisinden sorumlu drogdur. Temel drog, genellikle 1 drogtan oluşur, bazı özel durumlarda 2 ya da 3 drogtan oluşabilir. 3 drogu aşmamalıdır.
Adjuvans (Yardımcı drog): Ana etkili drogun etkisini artırmakta veya etkiyi belirli bir bölgeye yöneltmektedir. Bir veya iki tane yardımcı drog olması önerilmektedir.
Korrigens (Düzeltici droglar) : Çayın tat ve kokusunu düzeltici droglardır.Genellikle uçucu yağ taşıyan droglar içinden ve esas etkili drog ile aynı etki doğrultusunda droglardan seçilir
Konstitüents (Dolgu drogları): Görüntüyü iyileştirici, tamamlayıcı droglar.
Kuru öksürük için örnek çay formülü;
Primulae radix (Çuha kökü)....… 20.0
Plantaginis lanceolatae herba (Plantago otu) ........................20.0
Thymi herba(Kekik)........................20.0
Foeniculi fructus (Rezene meyvesi)…10.0
Yukarıdaki formülasyon da Primulae radix (Çuha kökü) temel droğumuz, Plantaginis lanceolatae herba (Plantago otu) yardımcı droğumuz, Thymi herba(Kekik) düzeltici droğumuz ve Foeniculi fructus (Rezene meyvesi) dolgu droğumuzdur.
Tıbbi Çaylar hazırlanırken doğru bitki türü seçilmeli, bitkinin uygun yetiştirme ortamında yetiştirildiğinden emin olunmalı, bitkinin doğru kısımları toplanarak(drog) doğru kurutma koşullarında kurutulmalı, kurutulan drog uygun saklanma koşullarında saklanmalı ve çay hazırlanmadan önce doğru boyutta parçalanmalı, uygun çay formülleri hazırlanmalı ve formüle göre hazırlanan çay uygun koşullarda paketlenerek son kullanma tarihi belirtilmeli, uygun satış koşullarında hasta doğru bilgilendirilerek hastanın tıbbi çayı doğru hazırlanması ve kullanması sağlanmalıdır.
Drogların parçalanması: Yaprak ve herba droglar, mercimek tanesi büyüklüğünde parçalanmalıdır, toz edilmemelidir. Çiçek ve meyve droglar parçalanmamalıdır. Kök ya da yumru droglar ince dilimlere parçalanmalıdır, toz edilmemelidir. Dilimlenemeyenler homojenizasyon sağlamak açısından kaba parçalanmalıdır. Tohum droglar parçalanmamalı ve toz edilmemelidir. Kabukları çatlatılarak karışıma katılmalıdır. Kabuk droglar 1 cm2 büyüklüğünde kırılabilir ya da parçalanabilirler. Toz edilmemelidirler.
TIBBİ ÇAYLARIN HAZIRLANMASI
İnfüzyon (Demleme): Çiçek, yaprak ya da uçucu yağ taşıyan droglardan
infüzyon yöntemi ile çay hazırlanır. Belli miktarda drog veya drog
karışımı porselen ya da cam bir demlik veya çay fincanı içine konulur, üzerine
kaynar su ilave edilir. Demlik ya da fincanın ağzı kapatılır ve 5-10 dk
bekletilir. Daha sonra süzülerek içilir.
Dekoksiyon: Kök, kabuk, meyve ve tohumları içeren tıbbi çaylar drog cam ya da emaye kaynatma kabına (alüminyum olmamasına dikkat edilmelidir, çünkü drogla etkileşime girebilir) konulur. Karışıma belli miktar soğuk su ilave edilir, 30 dk bekletilir ve kaynatılır, kaynama başladıktan sonra 5-10 dk kısık ateşte devam ettirilir. Daha sonra süzülerek içilir.
Maserasyon: Isı uygulamasıyla bozulan maddeler taşıyan ve yapısında müsilaj bulunan droglardan maserasyon yöntemi ile çay hazırlanır. Drog veya drog karışımı uygun bir kaba konduktan sonra üzerine oda sıcaklığında su koyulur. Oda sıcaklığında 6-8 saat bırakılır sonra süzülürek içilir.
SOĞUK ALGINLIĞI DURUMLARINDA KULLANILABİLECEK TIBBİ ÇAY FORMÜLÜ
Tilia flos…………………………10.0 K
Salvia folium…………………….10.0 K
Cinnamomum verum……..5.0 K
Hibisci flos……………………….... 5.0 K
Zingiberis rhizoma….......…..5.0 K
Rosae caninae fructus……..10.0 K
Foeniculi fructus………………...5.0 K
Tilia flos(Ihlamur çiçekleri): Uçucu yağ majör bileşeni (linalool, germakren, geraniol), flavonoitler (tilirozit, kemferol ve kersetin glikozitleri), kafeik asit türevleri (klorojenik asit), müsilajlar ve tanenler taşımaktadır. Gözlemlenen hiçbir yan etkisi yoktur. Viral ve bakteriyel boğaz enfeksiyonlarında,
soğuk algınlığı ve eşlik eden öksürük şikayetlerinin hafifletilmesinde kullanılır.
Terletici, balgam söktürücü, ağrı kesici etkileri yanında yatıştırıcı etkisi
nedeniyle stres ve uyku bozukluklarında kullanılmaktadır.
Salviae folium (Adaçayı yaprağı): Uçucu Yağ majör bileşikleri(tuyon, sineol, kafur, borneol), kafeik asit türevleri(rosmarinik asit, klorojenik asit), Diterpenler (karnosolik asit, pikrosalvin, Flavonoitler(apigenin ve luteolin glikozitleri) ve Triterpen (Ursolik asit türevleri) taşımaktadır. Antiseptik özelliğinden dolayı diş eti, damak, ağız ve boğaz iltihablarında etkilidir. Taşıdığı uçucu bileşiklerden dolayı solunum sistemini rahatlatmada destekleyicidir. Adaçayı yağının antispazmodik etkisinden dolayı adet sancılarının ve mide kramplarının tedavisinde yardımcıdır. Adaçayı terlemeyi bastırır bu nedenle gece terlemesi,
sıcak basması ve menopoz dönemindeki belirtileri hafifletmede yararlıdır. Hamilelik ve emzirme döneminde kullanılması önerilmez.
Cinnamomum verum(Tarçın) Uçucu yağ majör bileşenleri olarak (sinnamaldehit, öjenol, sinnamilasetat, sinnamilalkol, sinnamik asit, linalool), oligomerik proantosiyanidinler, müsilajlar taşımaktadır. Gastrointestinal spazmlar, gaz ve şişkinlik gidericidir ve sindirim yetersizliğinde kullanılır. Soğuk algınlığı preparatlarının bileşimine antimikrobiyal etkilerinden dolayı kullanılır. Kan şekeri ve kolesterol düşürücü etkilerinden dolayı kullanılır. Çay şeklinde önerilen miktarda kullanıldığında herhangi bir risk taşımamaktadır. Hamilelik döneminde kullanılması önerilmez.
Hibisci flos( Bamya çiçeği): Meyve asitleri özellikle de ((+)-allohidroksi sitrik asit laktonu, sitrik asit, malik asit, tartarik asit, antosiyaninler (delfinidin ve siyanidin glikozitleri, flavonoitler ve müsilaj taşımaktadır. Taşıdığı meyve asitlerine bağlı olarak hafif laksatif etkiye sahiptir, kabızlıkta kullanılabilir. Müsilajından dolayı göğüs yumuşatıcı ve balgam söktürücüdür. Serinletici ve susuzluğu giderici olarak kullanılmaktadır. Özellikle spor yapanlarda vücuttaki elektrolit dengesinin korunması amacıyla önerilir.
Zingiberis rhizoma(Zencefil): Uçucu yağ, organik asitler, acı madde ve çeşitli glikozitler içerir. Cinsel isteği arttırmaya yardımcıdır. Boğaz ve bronşlardaki iltihabı çözmeye yardımcı olarak kullanılır.
Rosae caninae fructus(Kuşburnu meyvesi): Karotenoitler, flavonoitler, meyve asitleri (malik, sitrik asit), glusitler (monosakkaritler, oligosakkaritler), pektinler, proantosiyanidinler, C vitamini ve mineraller taşımaktadır. Soğuk algınlığı, grip, nezle gibi enfeksiyonlu hastalıklarda tedaviye yardımcı olarak kullanılmaktadır. Böbrek taşı düşürmeye yardımcıdır. İdrar artırıcı, hafif müshil ve antienflamtuvar etkileri vardır. vücuttaki ödemi boşalttığı için zayıflama diyetlerinde yer alır.
Foeniculi fructus(Rezene Meyvesi): Uçucu yağ majör bileşenleri olarak (trans-anetol, fenkon, estragol, alfa-pinen, kamfen), flavonoitler, sabit yağ, piranokumarinler
taşımaktadır. Yemeklerden sonra rezene çayı içilmesi sindirime yardımcı olur, mide ve bağırsak motilitesini artırır, gaz ve spazmları giderir. Solunum sisteminde balgam söktürücü özelliğe sahiptir, öksürüklerde kullanılır. Her yaştaki bebek ve çocuklarda sindirim yetersizliğinden kaynaklanan gaz ve sancının giderilmesinde, ishallerde kullanılır. Çay şeklinde önerilen miktarda kullanıldığında herhangi bir risk taşımamaktadır. Hamilelik döneminde kullanılması önerilmez.
Bu makalenin yazılımında değerli bilgileriyle katkı sağlayan Fitovision drogları ve Ecz. Mürşit Koçtürk’e teşekkür ederim.
İyi haftalar dileğiyle…
Tel: (332) 3520657
Fax: (332) 3512816
http://www.majistralformul.com/