12. kez düzenlenen !f İstanbul Uluslararası Bağımsız Filmler Festivali, dün bu yılki programını açıkladı. 14-24 Şubat arasında İstanbul’da, 28 Şubat’ta Ankara ve İzmir’de izleyiciyle buluşacak festivalin etkileyici programından 10 film seçtik
Isabelle Huppert, "“Bambaşka bir Ülkede / In Another Country” filminin başrolünde.
“Bambaşka bir Ülkede / In Another Country”
Güney Kore, son 10 yıldır ortaya çıkardığı filmlerle sinemaseverlerin sürekli takip ettiği bir coğrafyaya dönüştü. Güney Kore’nin yeni nesil sinemacılarından Hong Sang-Soo ise ilk filmleriyle Rotterdam Film Festivali, Cannes Belirli Bir bakış gibi prestijli yerlerden ödüller topladı. Geçen yıl Cannes’da Altın Palmiye için yarışan üçüncü filmi “Bambaşka Bir Ülkede”de ise Isabelle Huppert’e büyük sorumluluk yüklüyor. Fransız sinemasının yıldız isminin Anne adında üç farklı Fransız karakteri canlandırdığı film, Cannes’da beğeni toplamıştı.
Leos Carax'ın filmlerinde görmeyi beklemediğimiz bir isim olan Eva Mendes ve yönetmenin fetiş oyuncusu Denis Lavant, "Kutsal Motorlar / Holy Motors" filminde.
“Kutsal Motorlar / Holy Motors”
1990’larda “Köprüüstü Aşıkları” ve “Kötü Kan” gibi filmlerle hayran kitlesi edinen Fransız yönetmen Leos Carax, sinemaya uzun bir ara verdi. Geçen yıl Cannes Film Festivali’nde yarışan “Kutsal Motorlar”la yeniden karşımıza çıktı; yanında da çok sevdiği aktörü Denis Lavant vardı. Carax’nın formunu kaybetmediği konusunda filmi izleyen herkes hemfikir. Sinema endüstrisini konu alan, Lavant’nın kılıktan kılığa girdiği film, pek çok eleştirmenin yıl sonu listelerinde en tepelerdeydi.
Reha Erdem'in Berlin Film Festivali'nde de gösterilecek filmi "Jîn", Güneydoğu Anadolu'da geçen bir hikaye.
“Jîn”
Türkiye sinemasının en etkileyici kariyerlerinden birine sahip yönetmen Reha Erdem, dünya prömiyerini Berlin Film Festivali’nin Generation bölümünün açılış filmi olarak yapacak "Jîn"le PKK’dan ayrılan genç bir kızın hikayesini anlatıyor. Erdem’in güçlü anlatım dilini Türkiye’nin siyasal gündeminin tepesinde yer alan bir konuda nasıl kullandığı sorusunun yanıtı merakla bekleniyor.
Anna Paquin, Kenneth Lonergan'ın prodüksiyonu yılan hikayesine dönen filmi "Margaret"ta filmi ismini veren sorunlu genci canlandırıyor.
“Margaret”
“New York Çeteleri”nin senaristlerinden, ilk filmi “Bana Güvenebilirsin / You Can Count On Me”yle beğeni toplayan ABD’li sinemacı Kenneth Lonergan’ın başına “Margaret” yüzünden gelemeyen kalmadı. Filmin bitmesi 5 yıl sürdü, 150 dakika olması stüdyo ile yönetmenin arasını açtı. Lonergan, filmini kesmeyi reddedince, “Margaret” doğru düzgün dağıtıma giremedi. Sonuç itibariyle “Margaret”, yönetmenin içine sinen 150 dakikalık kurgusuyla gezdiği festivallerin sevilen filmlerinden biri oldu. Asabi, sorun çıkarma eğilimindeki ergen Lisa’nın etrafında dönen filmin oyuncu kadrosunda Lisa’yı canlandıran Anna Paquin’in yanı sıra Matt Damon ve Mark Ruffalo var.
"Savaş Cadısı / Rebelle", Kongo'nun çocuk askerlerini konu alıyor.
“Savaş Cadısı / Rebelle”
Kongo’da çekilen ve çocuk askerleri konu alan Kanada yapımı “Savaş Cadısı”, geçen yıl Berlin Film Festivali’nin ana yarışmasında dikkat çekti. Kim Nguyen’ın yazıp yönettiği film, sezon içerisinde yükselişini sürdürdü ve en son En İyi Yabancı Dilde Film dalında Oscar adayı oldu.
“Tabu”
!f’in Keşif Yarışması’nda da jüri üyeliği yapacak Portekizli yönetmen Miguel Gomes, eleştirmenlik kökenli bir isim. Siyah beyaz filmi “Tabu”, geçen yıl Berlin Film Festivali’nde yenilikçi filmlere verilen Alfred Bauer Ödülü kazandı. Ödül töreninde Gomes, saygın İngiliz yönetmen Mike Leigh başkanlığındaki jüriye “Filmimin hiç yenilikçi olduğunu düşünmüyorum,” diyerek meydan okudu. Leigh jürisi mi Gomez mi haklı bilinmez ama yılın dikkat çeken filmlerinden “Tabu”yu !f’te görüp kendi kararınızı verebilirsiniz.
“Berberian Ses Stüdyosu / Berberian Sound Studio”
Türkiye’de adı henüz fazla duyulmasa da, dünyada bileğinin hakkıyla yıldızlaşan, sinefillere özel bir film. Tamamına yakını filmlerin ses tasarımlarının yapıldığı bir stüdyoda geçen film, İngiliz bir ses tasarımcısının İtalyan bir korku filminin ses tasarımını yapma sürecini konu alıyor. Tepeden tırnağa mekanik bir süreç olan ses tasarımını, gizemlerle, polisiye benzeri detaylarla ve gerilim dolu bir atmosferle bambaşka bir şeye dönüştüren genç İngiliz yönetmen Peter Strickland’ın başarısı takdire şayan.
“Güneşsiz / Sans Soleil”
“12 Maymun / 12 Monkeys”e çıkış noktası oluşturan benzersiz kısa film “La jetée”nin de aralarında olduğu filmlere imza atan Chris Marker, deneysel sinemanın gelmiş geçmiş en büyük yönetmenlerinden biri. Geçen yaz hayatını kaybeden yönetmenin başyapıtlarından 1983 tarihli “Güneşsiz”, Marker anısına gösteriliyor. Marker’ın sinema tarihine geçen bu önemli filmini, beyazperdede izleme şansı pek sık yakalanmıyor.
“Hayat Avcısı / The Imposter”
ABD’li bir ailenin oğlu 13 yaşında kaybolur. 3 yıl sonra ortaya çıkan ve oğulları olduğunu iddia eden kişinin ne göz rengi ne yaşı tutmaktadır, üstelik bu kişi İngilizceyi aksanla konuşur. Ailenin onu ‘oğlumuz’ diye bağrına basması işleri daha da tuhaflaştırır. Bart Layton’ın yönettiği İngiliz yapımı “The Imposter” adlı belgesel, tuhaf kelimesinin yetersiz kaldığı bu vakayı işliyor; her yönüyle ilgi uyandırıyor.
Marion Cotillard, "Pas ve Kemik / De rouille et d'os"ta başına korkunç bir kaza gelen katil balina eğitmenini canlandırıyor.
“Pas ve Kemik / De rouille et d'os”
Jacques Audiard, 2009 yapımı filmi “Un prophète” ile sinema dünyasının dikkatini fazlasıyla çekmişti. Bunu takip eden filmi “Pas ve Kemik” de kendisine geçen yıl Cannes’ın ana yarışmasında yer buldu. Marion Cotillard’ın katil balina eğitmeni olarak karşımıza çıktığı filmde yönetmen bir aşk öyküsü anlatıyor.