ECZACILARIN “BİRLİK”TELİĞİNE YAPILAN MÜDAHALEYİ KINIYORUZ!

Değerli Meslektaşlarımız ve üyelerimiz;

Son yıllarda sağlık alanında yaşanan yapısal değişim ve dönüşüm süreci sonucu en çok mağdur edilen kesim olan eczacıların yaşadıkları hak kayıpları ve mağduriyetlerin giderilmesi için eczacı örgütlerince çeşitli platformlarda bir çok girişim yapılmakta, yasal düzenleme yapılarak telafi edilmeyen kayıplar için de eczacı tabanının talebi ve beklentisi doğrultusunda hukuki çerçevede çeşitli eylemler ve yaptırımlar ortaya konulmaktadır.

Bugün yine ortadan kaldırılmak istenen Ticari İskontolarla ilgili ilk girişim hatırlanacağı üzere 2002 yılında yapılmıştır. 2002 yılında yürürlüğe giren yasal değişiklik sonucu eczacıların % 10'luk ticari iskontoları sıfırlanmış, 15-16 ocak 2002'de yapılan eylem sonucu ilaç firmaları, dağıtım kanalları ve hükümet ile varılan mutabakat ile ticari iskontoların % 7 olarak tekrar yürürlüğe girmesi sağlanmıştır. Yapılan yasal değişiklik ve varılan mutabakat ile eczanelere verilen ticari iskonto sadece ilacın maliyet hesabından çıkarılmış, ilaç firmaları bu iskontoyu kendi ticari karlarından vermeyi kabul ve taahhüt etmişlerdir. SSK'nın serbest eczanelere açılımı öncesi imza altına alınan Kamu Kurum İskontolarını düzenleyen 14 Aralık 2004 tarihli protokol ile de yapılacak Kamu Kurum İskontolarının mevcut satış koşullarında ve Ticari İskontolarda bir değişikliğe neden olmayacağı belirtilerek müktesep hak konumundaki Ticari İskonto Maliye ve Çalışma Bakanlarının da imzası ile resmi bir hüviyet kazanmıştır.

Ancak ilaç firmaları süreç içinde fiyat indirimlerinden ve kamu kurum iskontolarının artışından oluşan eczacı zararlarını karşılamadıkları gibi açık bir hüküm olmamasından aldıkları güçle ticari iskontoları da birer ikişer ortadan kaldırarak kendi hesaplanamaz boyuttaki karlılıklarına kar katmak amacıyla eczacıların ekonomik yapısına ağır darbe vurmaya başlamışlardır. Bu süreçte eczacıların mağduriyetlerinin giderilmesi ve yaşanan sorunların ortadan kaldırılması için yasal düzenleme yapılması amacıyla gerek Eczacı Birliklerince gerekse Sendikamızca yapılan tüm başvurulara karşın özellikle ilaç firmalarınca hiçbir olumlu somut adım atılmamıştır.
Son günlerde de İlaç Sektöründeki hakim konumlarını kullanarak satış koşullarını eczacıların aleyhine değiştiren ve eczanelerin ekonomik kayıp yaşamasına neden olan ilaçlar ve firmalar hakkında Türk Eczacıları Birliği'nce yapılan çalışmalar eczacı kamuoyuyla paylaşılarak eczacılar ekonomik açıdan kendilerini korumaları amacıyla uyarılmış, eczacı kamuoyu da bu çalışmalar ve uyarılar ışığında ilaç alım tercihlerini belirlemeye başlamıştır.

Tarihsel gelişimi içinde sunduğumuz tüm bu yaşananlar eczacıların hak ve menfaatlerinin ancak yasal düzenlemelerle güvence altına alınabileceği gerçeğini bir kez daha gözler önüne sermekle birlikte hukuki çerçevede yapılacak eylemler ve yaptırımlarla da bu sürecin hızlanacağının farkında olmamız gerekmektedir.

Süreç içinde yaşanan hak kayıpları ve mağduriyetler ortada iken, satış koşullarında iyileştirme yapmak yerine bazı ilaç firmalarınca 4054 sayılı Kanuna aykırı davranışla itham ederek 6643 sayılı Kanunun 4. maddesi çerçevesinde üyelerinin hak ve menfaatlerini korumaya çalışan Türk Eczacıları Birliği’ni Rekabet Kurulu'na şikâyet etmelerini eczacıların “Birlik”teliğine yönelik bir müdahale olarak görüyor ve KINIYORUZ!

Saygılarımızla...