30.06.2008 13:23

Güven sarsan hareket bunlar

Çocuk yetiştirmek zor iş… Evladınızı yetiştirirken örnek olmanız gerekiyor. Verdiğiniz sözleri tutmuyorsanız o da tutmuyor. En kötüsü size olan güveni zaman içerisinde kırılıp gidiyor. İnanılmayan, güvenilmeyen, sözü dinlenilmeyen bir ana-baba haline geliyorsunuz.

‘Devlet Ana’ da itibarını bu sebeplerden dolayı kaybediyor.Son birkaç gündür gündeme oturan Sosyal Güvenlik Kurumu ile Türkiye Eczacılar Birliği arasındaki gerginliğin temelinde de karşılıklı güvensizlik var.

Eczacılar, kurumlara olan güvenlerini yitirmiş durumda. Nasıl yitirmesinler ki. İlaç firmaları, kendi istekleri ile  fiyatlarını düşürdüğünde iki yol izlemesi gerekiyor. Ya indirimli fiyatın uygulanması için geçiş süresi olan 45 günü bekleyecek ya da eczacının zararını karşılamayı taahhüt ederek hemen uygulanmasını sağlayacak. Firmalar ikinci yolu tercih ediyor ancak zararı karşılamayarak.

Şimdi, eczacının hakkının korunması için koyulan kural,kanun her ne ise uygulanmıyorsa ne yapılır? Bir eczacı dostumuz, abimiz aklınıza geleni yapmış Sağlık Bakanlığı’na sormuş “Kuralı siz koydunuz uymayan firmaya ne yaptırımınız var?”  Gelen cevap tam anlamıyla devlete olan güveni sarsmaya yönelik. Birlikte okuyalım: …Yukarıda bahsedilen Bakanlar Kurulu Kararı ve Tebliğ hükümlerinde, ilaç fiyatlarında yapılacak değişikliklerin 45 gün sonra uygulamaya gireceği, referans değişikliği veya firmaların kendi istekleri ile yapacakları fiyat düşüşlerinde ise "eczane stoklarında oluşacak kayıpların telafi edilmesi koşulu ile" bu süre beklenilmeksizin yeni fiyatların geçerli olacağı hükme bağlanmıştır. Mezkur Tebliğ hükümleri gereğince, söz konusu Firmanın eczane stok zararlarını karşılama taahhüdünde bulunduğu ancak Firmanın taahhüdünü yerine getirmediği ifade edilmekte ise de Bakanlığımızca yürürlüğe konulmuş olan düzenleyici işlemlerde konuyla ilgili usul ve esaslar açıkça belirlenmiştir. Bu hususta firma bazında ayrıca bir yaptırım uygulanması mümkün olamayacağından,  konuyla ilgili olarak adı geçen firma hakkında zararın tazmini yoluna gidilebileceği hususunda bilginizi rica ederim.

Bakanlık kural koyuyor, yaptırımı yok. Uygulamayana da ceza yok. Kısaca eczacıya “Hakkını adliye de ara” diyor.
 
Sağlık Bakanlığı “sağlık ocakları bedava” diyor, devletin diğer bakanlığı değeri ‘0’ olan muayene ücretine ‘katkı payı’ alıyor. Vatandaş isyan ediyor  tabii…

Haber sitelerinin birin de okumuştum. SGK’nın provizyon sistemindeki  hatalardan dolayı kimi zaman devletin kimi zaman da eczacının zarar ettiğini.
Bakan Çelik, SGK-TEB görüşmelerin koptuğu dönemde ‘eksiklikler giderilecek’ açıklaması yapıyor. Bakalım bürokratlar yapacak mı?

Bir de eczacıların SGK’dan alacakları vardı. Emeklilerden kesilen katılım paylarını ödemek için SGK’nın spor kulübüne TEB’in bağış yapması isteniyordu. Haberlere göre ‘bağış!’ yapılmadığı için ödemeler uzun süre yapılmamıştı.

Gel de güven…Bence devletin itibarını sarsıcı uygulamalara da ceza gelsin. Vatandaş ‘askerlikten soğuyor’ da  ‘devletten soğumuyor mu?

Bakın bakalım bürokratik oligarşi şikayeti kalıyor mu?



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat