Ege Eczacı Odaları Danışma Kurulu Toplantısı yapıldı. Bir sonuç bildirgesi ile eczacının gündemini değerlendiren katılımcıların bildirgede örgüt bütünlüğüne vurgu yapmaları dikkat çekti.

Söz konusu sonuç bildirgesini aşağıda yayınlıyoruz:

Ege Eczacı Odaları Danışma Kurulu Toplantısı Sonuç Bildirgesi

30 NİSAN 2011 tarihinde İzmir Eczacı Odası ev sahipliğinde gerçekleşen Ege Eczacı Odaları Danışma Kurulu Toplantısı sonuç bildirgesidir.

1)17 Aralık sürecinde İTS’ye bildirim yapmış veya yapamamış tüm meslektaşlarımızın kamu kurum iskontosu oranlarındaki artıştan kaynaklanan stok zararlarının daha fazla geciktirilmeden eczanelere ödenmesi için; T.E.B. Merkez heyeti tarafından gerek ilaç depoları , gerekse ilaç sanayi ile görüşmelerin hızlandırılarak bir an önce sonuçlandırılması gerekmektedir. Yıl içinde benzer kayıpların sık sık yaşandığı gerçeğinden yola çıkarak stok zararlarının telafisi için pratik ve akılcı bir yöntem olan ‘’ 45 günlük geçiş süresi ‘’için girişimlerin yeniden başlatılması gerekmektedir. Meslektaşlarımızın stok zararlarını ödemekten imtina eden ilaç firmaları için gerekli yaptırımların T.E.B. Merkez Heyetince deklare edilmelidir.

2)Eczane ve eczacı sayısının ülke ihtiyaçlarının üzerinde olduğundan hareketle ; yeni açılmış, açılması planlanan eczacılık fakültelerinin tam donanımlı halde olmayışı, öğretim elemanlarının yetersizliği, verilen eğitimin kalitesinin sorgulanacağı göz önüne alındığında biz sağlık hizmeti sunucularını son derece üzücü ve kaygı verici duruma sokmuştur. Ayrıca 6197 sayılı yasamızın güncellenerek ülkemizdeki eczanelerin doğru dağılımını sağlayacak nüfusa göre eczane sınırlaması ile ilgili gerekli düzenlemelerin ivedilikle yapılması için gerekli çalışmanın yoğunlaştırılması gerekmektedir. Kamuda ,ilaç sanayinde ve hastane eczanelerinde eczacı istihdamının sağlanması ,eğitimde branşlaşmanın getirilmesi ile eczacılara yeni istihdam alanları açılması adına T.E.B. Merkez Heyetince gerekli çalışmaların hızlandırması ve ciddi girişimlerde bulunulması kaçınılmazdır.

3)SGK ile yeni yapılacak ilaç alım protokolünün kurum tarafından önerilen sözleşme ile protokolün ayrı ayrı imzalanması önerisini kabul edilemez ve örgütsel bütünlüğümüzü bozacak bir gelişme olarak görüyor, imzalanacak yeni sözleşmenin de mevcut durumda olduğu gibi tüm eczacılar adına T.E.B. ile yapılmasının gerekliliği bir kez daha vurguluyoruz.

4)Son zamanlarda SGK’ca tek taraflı olarak ve duyurularla bildirilen işlemler ve sıkça değiştirilen uygulamalar, hem meslektaşlarımızı hem de hastalarımızı zor durumda bırakmaktadır. İnsan sağlığını yerine tasarrufu önceleyen bu uygulamaların ilaç alım protokolünün tarafı olan T.E.B. görüşülmeden ve uzlaşılmadan dayatmacı bir tutumla uygulamaya konulmasını şiddetle karşı çıkıyor, bu tür uygulamaların tarafların görüşleri alınarak ortak akılla uygulamaya konulmasının doğruluğunu bir kez daha vurguluyoruz.

5) Dünyada örneği olmayan günübirlik tedavi uygulamaları meslektaşlarımız için kabul edilemez bulunmakta ve mesleğimiz için büyük tehlike arz etmektedir. İnsan sağlığını önceleyen bilimsel yöntemler göz önüne alınarak, sağlık hizmetlerinin dünyadaki uygulamalara göre şekillendirilmesi gerekliliğini savunuyoruz.

6)Tarım Bakanlığı tarafından ruhsatlandırılan bazı ürünlerin de, reklam serbestliği ile tehlikeli boyutta özendirici hale gelmesi ve halk sağlığını tehdit eder konuma girmesi halkın sağlığını korumakla görevli biz eczacıların tedirginliğini artırmaktadır. Bu durumun reklamlarla pompalanarak daha çok ilaç satışı amaçlı bir girişim olduğunu ve halk sağlığı için ciddi tehdit içerdiğini bir kez daha vurguluyoruz. Ayrıca 10. Eczacılık kongresinde Sağlık Bakanlığı’nın ifade ettiği bitikisel ürünlerle ilgili yasa 06.10.2010 de yayınlanarak bitkisel tıbbi ürünler sağlık bakanlığınca ruhsatlandırılıp sadece eczanelerde ve eczacı danışmanlığında sunulur olmasına sahip çıkılarak gerekli düzenleme ve uygulamaların uygulamaya konulması gerekliliğini savunuyoruz. Ayrıca , bitkisel kökenli ürünlerin reklamlarının mercek altına alınmasını ve halkı yanıltanlara gerekli yaptırımların uygulanmasını talep ediyoruz.

7)Ege bölgesi eczacı odaları olarak ; mesleğimizi ve halk sağlığını tehdit etmekte olan olumsuz gelişmelerde , her zamanki duyarlı tavrımızı sürdüreceğimizi ve örgüt bütünlüğü içinde üzerimize düşenleri yapacağımızı eczacı kamuoyuna duyururuz.

İZMİR ECZACI ODASI
BURSA ECZACI ODASI
ESKİŞEHİR ECZACI ODASI
ISPARTA ECZACI ODASI
DENİZLİ ECZACI ODASI
AYDIN ECZACI ODASI
MANİSA ECZACI ODASI
BALIKESİR ECZACI ODASI
MUGLA ECZACI ODASI
AFYONKARHİSAR ECZACI ODASI
ÇANAKKALE ECZACI ODASI
UŞAK ECZACI ODASI



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat