DB ücretleri hedef gösterdi | |
Dünya Bankası'nın (DB) yakın zamanda kamuoyuna açıklamayı planladığı Türkiye'yle ilgili Ülke Ekonomik Memorandu-mu'nda (Country Economic Memorandum) emek düşmanı saptama ve önerilere yer verildi. Daha önce öğretmen maaşlarının yüksek olduğu saptamasını yapan DB, bu raporunda ise Türkiye'de imalat sanayinde ücretie-rin de yüksek olduğunu iddia etti. ÜCRETLER REKABETİ ENGELLİYOR TL'nin değer kazanmasına bağlı olarak, Türkiye işgücünün daha az rekabetçi olduğu saptaması yapılan raporda, sosyal güvenlik primleri ve işgücü yüklerinin indirilmesiyle ilgili çalışmalar hakkında da görüş belirtildi. Banka rekabeti artırmak için işgücü üzerindeki yükleri azaltarak, yani patronları daha az vergilendirip, sosyal güvenliğe katkılarını düşürerek "yeterli sonuç alınamayacağını" vurguladı. "İstihdam vergilerindeki yüzde 1 puanlık düşüş, işgücü maliyetlerini yüzde 0,3 düzeyinde düşürüyor. Buna karşın, işgücü maliyetlerinin yüzde 0,70 düzeyi ücretten etkileniyor" denilen raporda yüksek olduğu iddia edilen ücretlerin istihdam yük-lerindeki indirimin yaratacağı etkiyi de sınırlayacağı belirtildi. Dünya Bankası böylece "doğrudan emeğin boğazını sıkın" önerisinde bulundu. Raporda, döviz kurunda yaşanacak aşırı bir artışın Türkiye'nin bazı doğrudan yabancı yatırımlarını ters etkileyeceği de belirtilerek, büyük sermaye akımlarının ise bazı dengesizlikleri artırdığı ifade edildi. SERMAYEYİ DEĞİL, HALKI SIK Türkiye'nin, OECD içinde, ele geçen kazançla, brüt ücret arasında en yüksek farka sahip ülke konumunda bulunduğunu belirten DB, bu durumun da kayıt dişiliği teşvik ettiğini söyledi. Kayıt dişiliğin önemli nedenlerinden birinin de katı istihdam yasaları olduğunu kaydeden DB, Türkiye'de istihdam önündeki büyük engellerden birinin ise "yüksek ücret dışı emek maliyeti" olduğunu savundu. Banka, "emeklilik, işsizlik sigortası, hastalık ve doğum, iş yaralanması" kalemlerini içeren bordro vergilerinin brüt kazancın yüzde 36,5-42'si düzeyinde bulunduğunu iddia ederek, bu rakamın uluslararası standartların çok üzerinde olduğuna işaret etti ve bunun için esnek, sözleşmeli, geçici çalışmaya geçilmesi gerektiğini ve böylece patronların yükümlülüklerinden kurtarılması gerektiğini savundu. Birgün |