Olağanüstü Hal Durumu...
Yaşadığımız durum bir "olağanüstü hal" durumudur...
Yüksek dereceden bir alarm vaziyetidir...
Bunu yalnızca biz söylemiyoruz.
Mesleğin en yetkin koltuklarında oturanlar da aynı şeyleri söylüyor...
Üstelik şimdi değil, uzun süredir...
Madem ki tespit bu, o zaman bu tespite uygun davranmak gerekiyor.
Topyekün bir çıkış noktası bulmak ve gereğini yapmak hepimizin görevi...
En başta da yöneticilerimizin...
Ortak aklı bulmalıyız...
İnanılır, güvenilir, planlanmış, hedefleri belli olan bir hareketliliği hayata geçirmek gerekiyor.
***
Her şeyi bir kenara koyun...
Bırakın...
Bizim halimiz zaten berbat.
Bir de dalga dalga ekonomik kriz geliyor...
***
Türk Eczacıları Birliği ve Eczacı Odaları zemininde yoğun bir çalkantı var.
Bunu biliyoruz.
Beşerli, onarlı guruplar halinde eczacı odaları başkanları toplantılar yapıyorlar...
Hep boşa...
Üyeyi katmadıkça, eczacı için hiç bir şey çıkacağı yok..
Bu olağanüstü halin sonunda doğacak manzaranın vebali çok büyük.
Bunu nasıl görmüyorlar, göremiyorlar...
Anlamak mümkün değil.
***
Şu olanlara bakın...
Faturalara şerh düşürdünüz."Dava açacağız" dediniz.
Unutuldu gitti. Adını anan yok.
4 iskontolar 11 oldu." Zararımızı firmalar karşılayacak" dediniz.
O da uçtu...
Şimdi sırada, büyük olasılıkla, almadığımız muayene ücretlerini vermek var...
***
Hadi akıllar tutuldu...
Vicdanlar da yerin yedi kat dibine mi gömüldü?
Bu kadar mı?..
