Krizden Çıkışın Yolu Demokrasidir…

Ecz. Hakan Gençosmanoğlu

 

Siyasal ve sosyal yaşamımızda, deyim yerindeyse, "at izinin it izine karıştığı" bir zaman aralığından geçiyoruz.

Solcunun sağcı, yurtseverin hain, ilericinin gerici, satın alınamaz denilenlerin aslında çok ucuz olduğunu, olabildiğini görüyoruz...

İnsanların kendini nasıl adlandırdığı önemlidir, ancak daha önemlisi ve geçerlisi, ne yaptığınızdır, nasıl yaptığınızdır...

Neyi nasıl yaptığınız, tanımlanmanızı önemsizleştirir...

***

Genellikle iktidarlar, kendi karşıtlarına, iktidarını rahatsız edenlere "bozguncu" yaftasını yapıştırmaya çalışırlar.

Siyasi erke göre, onlar, düzen bozucu, "yürüyen tekere çomak sokan" hainlerdir ve mutlaka da arkalarında birileri vardır.

Saltanat sahipleri için "asileri" ezmenin başka da bir yolu yoktur.

Bu ülkemiz siyasal yaşamında hep böyle olmadı mı?...

Ülkesini, demokrasiyi, emeği, hakkı, hukuku savunanlara karşı siyasi iktidarların yanıtları hep sert ve acımasız oldu ;

"-Vatan hainleri!..."

"-Komünist köpekler !..."

"-Kökü dışarıdalar!..."

"-Bölücüler !..."

***

İşin tuhaf tarafı, bir zamanlar "asi" olup, bunu bir onur sayanlar, saltanat sahibi olduklarında, düzenin sahibi olup, bin beterini kendi asilerine yapmaya çalışırlar...

Her türlü siyasi ilkeden yoksun, ahlak ve kural dışı davranmaktan çekinmezler....

Çünkü; artık tek bir şey vardır ; saltanat...

Ancak, günümüzde asilerde eski asiler değil artık...

Eskisi gibi, hiç kimseden habersiz zindanlarda çürütülemiyorlar....

Onlarında söyleyecek sözleri var...

Ve efendiliklerinin de bir sınırı...

Ve haklı olmanın gücü…

***

İktidar sahiplerinin en sinirlendikleri şey; birilerinin çıkıp yüzlerinde ki makyajı silip atmasıdır...

O zaman o tumturaklı adlandırmalar, yakıştırmalar yerle bir olur.

İçi boş tanımlamaların, adlandırmaların insanı götüreceği adım sayısı ikidir…

***

Şimdi, ülke de, meslek de önemli bir sınavdan geçiyor…

Herkesin durduğu yeri net olarak ortaya koymasının zamanıdır.

Ülkende ve mesleğinde olup bitene adam gibi tavır koyamıyorsan, kendine koyduğun ad şu olsa ne olur, bu olsa ne olur…

“İşte bunun adı yürektir, gelin alın alabiliyorsanız” diyemiyorsan, saklanacak yer arıyorsan, senin kendini nasıl tanımladığının ne önemi var?...

***

Kimden neyi saklayacağız ?...

Yaşadığımız şeyin adı çöküştür…

Krizdir…

Bu krizden çıkışın biricik yolu da demokrasidir.

Yaşamımız boyunca hep demokrasiyi savunduk…

Demokrasiyi, emeği, hakkı, hukuku, devrimci duruşu savunacağız…

Eczacının emeğinin kavgasının en önündeyiz…

Bir adım geri adım atmayız…

 

ECZACININ SESİ

www.eczacininsesi.com

iletişim :

e-posta : ecz.hakan@superonline.com

faks : 0216 574 72 69



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat