Gün Bugündür... Yarın ise Oldukça Şüphelidir...
Bir önceki yazımı şöyle bitirmiştim:
"Zaman yürekleri ele alma zamanıdır...
Yüreğini sakınan gitsin evinde otursun!.."
Bu sözlerime gücenenler oldu... Hiç gücenmeyin.
Sözümün arkasındayım. Kimseyi kırmak, incitmek için yazmadım. Zaman geçekten de "o" zaman...
Bakın ne haldeyiz...
Ben söylemiyorum, örgütlerimiz söylüyor; on bin eczane zorda, batmak üzere, kalanları da sıkıntı da...
Bu olağanüstü bir alarm durumu değilde ne?..
Can pazarı değilde ne?..
Üstelik, Her gelen gün gideni aratıyor da...
Eczacı "faiz" ve borç sarmalına saplanmış...
Hiç bir kurum karşısında saygınlığı kalmamış.
Kötü durumda...
Anlıyor musunuz?..
Çok kötü!..
***
Ve; karşımızda güçlü, baskıcı, söz dinlemeyen, halden anlamayan bir siyasi otorite var...
Derli toplu, bir programla, iddialarla ortaya çıkıp, yüreklice, gözünü budaktan sakınmayan bir liderliğe ihtiyaç var.
Hem de çok acil...
Lider bir ekip...
Hem yürekli, hem donanımlı... Yüreğini de donanımını da kanıtlamış...
***
İTS ne oldu?
Yine gündemden düştü...
Kaynadı, gitti...
Bir sabah eczanelerimizi açtığımızda karşımızda olacak.
***
Sanayi ile üçün beşin pazarlığını yapıyoruz. Üstelik hiç bir güvencesi olmayan, geçici bir üçün beşin. Üç firmadan geçici bir üç-beş aldık diye, kimileri zafer naraları atıyor. Elbette kazanımdır... Destekliyoruz da...Ama önemi nedir?..
Seçim yatırımı yapacağız diye, eczacının gözünü boyamaya çalışıyorlar.
Ne ayıp!..
Öte yandan, ilaç indirimleri ile eczanelerimiz tükendi...
% 20 - 25 lik bir indirimin ise eli kulağında...
Ses yok!..
***
Bunca dert içinde bir gün olsun yılmadık...
Karamsarlığa düşmedik...
İnancımızı yitirmedik...
Biz inandık, siz de inanın...
Eczacının Sesi Hareketi' ne güç verin, destek verin...
Gün bugündür... Yarın ise oldukça şüphelidir...
BİR BİLGİ NOTU- Çok sorulan bir sorunun yanıtı olduğu için buraya yazmak durumundayım. Geçtiğimiz iki yıl boyunca İstanbul Eczacı Odası Yönetimi hiçbir konuda bilgimize başvurmadı. Yardım ve dayanışma talebi olmadı. Bir defa bile davet almadık. Hiç bir konuda görüşümüz alınmadı. İstanbul' da yapılan tüm etkinliklere kendi kararımızla, mesleğimiz için gerekliliğine inandığımız için etkin bir biçimde katıldık ve destek verdik.
