Eczacı Eczacı Ortaklığı Meselesi...
Bunca derdin arasında başımıza iş çıkartıyorlar...
Birileri, eczacının hiç gündeminde olmayan şeyleri, alıp gündemimize sokuyor.
***
Bir süre önce, aralarında TEB eski başkanı, AKP milletvekili Ecz. Mehmet Domaç'ında bulunduğu kimi eczacı milletvekillerinin eczacı-eczacı ortaklığının yasallaşması için çalışma yaptıkları gündeme düştü.
Gerekçesi de şuymuş; bu düzenleme ile mevcut eczane yapılarının iyileştirilmesi.
İyi de, bir defa; bizim, yani eczacıların, örgütlerimizin, meslektaşımız olan milletvekillerinden böyle bir talebi oldu mu?..
Bildiğim kadarıyla hayır...
Dün sonlanan 9. Türkiye Eczacılık Kongresi'nde TEB yöneticileriyle ara ara sohbet olanağı bulduk. Onlara da sordum: " Böyle bir talebiniz oldu mu?" diye. Kesinlikle "hayır" dediler.
Mecliste bulunan meslektaşlarımıza düşen görev, mesleki alanda, kendi meslek örgütlerinin talepleri doğrultusunda çalışma yapmak olmalıdır.
***
6197 sayılı Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Kanun' da değişiklik yapmak için hazırlanan taslak on yılı aşkın bir süredir gündemimizde.
O değişiklik taslağı defalarca değişti.
Şu anda geldiği noktada, tasarlananları da yanına koyarsan bu taslak "bizim" değil. Bunu görmek lazım.
Eczacı- eczacı ortaklığı meselesine gelirsek...
Yıllarca tartışılmış konuya ilişkin, 1995-1997 arası bu konuda çalışma yapan komisyon özetle şunu söylemişti:
"Eczacı-eczacı ortaklığı şirketleşmenin önünü açacak bir düzenlemedir. Eczanenin, eczacı sahipliğini, hakkını ortadan kaldıracak bir sürecin başlangıcıdır.Bu nedenle, böyle bir düzenleme kabul edilemez. Bugünkü yapıya ve yasadaki şekline sıkı sıkıya sahip çıkmamız gerekir"
Ve; tartışma tüm eczacı dinamiklerinin görüş birliğiyle kapatılmıştı.
Bu yorum, günümüzde geçerliliğini sürdürmekle birlikte daha da anlam yüklenmiştir.
O zaman yapılması gereken en akıllıca iş, konjonktür de düşünüldüğünde 6197 sayılı yasa değişikliğini rafa kaldırmak, gündemden çıkartmak olmalıdır.
Yani "Yasama Dokunma!.." demek olmalıdır.
Çünkü; "Dimyat'a pirince giderken, evdeki bulgurdan olacağımız" çok bellidir...
Bunu görmemek için kör olmak gerekir...
Ya da başkaları adına düşünüyor, iş yapıyor, olmak gerekir...