Bu yazıyı yazarken karekodsuz ilaç iade listelerinin bildirim süresinin 14 Temmuz Çarşamba günü saat 17:00’ ye uzatıldığı açıklaması yapıldı.
Çünkü, dağıtımcıların ilaç iade modülleri çalışmıyor.
Herkes bir nefes aldı.
O klasik, eşeği kaybettirip, buldurma hikâyesi yani…
Listeleri bildirip, hemen karekodlu ilaçlarımızı alsak, nereden bakarsan bak; raflardaki karekodsuz ilaçlarımız 15 gün haksız, hukuksuz bir biçimde tutuklu kalacak demektir.
O da anında geri alırsan…
Bakalım ilaçlarımız ne kadar tutuklu kalacak?
14 Temmuz Çarşamba günü, saat 17:00 de kendimizi yeni bir 3-5 gün erteleme bekliyor olarak bulmayacağımızın bir garantisi var mı?
***
Çok güvenmeyin…
Deneyimlerimizden biliyoruz…
Bu yolculuğun sonunda ilaçların çöpe gitme olasılığını da göz ardı etmeyin.
***
Mevzuata göre; karekodsuz ilaçları ilaç firmaları karekodlamak zorunda değil miydi?
Zorundaydı!
Peki, bu memlekette birileri çıkıp da neden, “niye yapmadınız?” demiyor.
Sağlık Bakanlığı nerede?
Sağlık Bakanlığı’ nın “nerede” olduğunu niye kimse sormuyor?
“Suç duyurusunda bulunacağız!” diyenlerin bu suskunluğu ne için?
***
Varsayalım ki, ilaçlarımız 15 gün, 1 ay, her neyse…
Değiştirildi, diyelim.
Bu ilaç firmalarının suçunu, hukuku, ilgili mevzuatı çiğnedikleri gerçeğini örter mi?
Her fırsatta kamuoyu önünde eczacıları suçlayan siyasiler, bürokratlar ilaç tekellerine karşı neden ağızlarını hiç açmıyorlar?
***
Peki…
Biz bunu içimize sindirecek miyiz?
Uğratıldığımız zararın hiçbir biçimde karşılığı olamayacak, nasıl uygulanacağı belirsiz 15 gün ek vadeyi alıp susacak mıyız?
O 15 gün ek vade “açık bir biçimde hukuku, ilgili mevzuatı ihlal etmek” fiilini örtecek mi?
 
***
Halimize bakın:
Bedeli , vergisi ödenmiş, “kusursuz” ilaçlarımızı hastalarımıza verebilmek için, ilaç firmalarının ardında geziyor, ilaç dağıtım kanallarının ağzına bakıyoruz…
Hukuk, ilgili mevzuat ayaklar altında…
Ayaklar altına alan kim?
İlaç firmaları.
Eziyeti çeken, mağdur olan kim?
Eczacılar…
***
“Ne yapalım… Gerçek bu… Burası Türkiye…” diyerek işi geçiştirecek miyiz?
Zaten bunu diye diye bu günlere gelmedik mi?
***
Ben anlamıyorum…
Hukuksal olarak, ilgili firmalar hakkında gereğini yapmak, bu açık “suçu” Sağlık Bakanlığı yetkililerinin yüzüne vurmak için neyi bekliyorsunuz?
TEB Yönetimi, Eczacı Kooperatifleri Yönetimleri ve Eczacı Odası Yönetimleri, beraberce Sağlık Bakanı’ nın kapısına niye dayanmıyorsunuz?
Duruma ivedi müdahale etmelisiniz…
Örgütlü olmak; seni oluşturan dinamiklere yaslanarak, onlardan güç alarak, bağımsız, ilkeli, üyelerinin hakları için kendi ürettiğin politikaları hayata geçirmek demektir…
Kendi dışındaki güçlerin dayattığı kararları, hukuksuz uygulamalarını, üyelerine iletmek, tebliğ etmek demek değildir…
 
 İLETİŞİM
0533 218 16 80
Fax: 0216 574 72 69


Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat