Cenaze Evine Eğlence Davetiyesi... Tek Yol...

 

Aşağıdaki "Tek Yol..." başlıklı yazımı yayınladıktan hemen sonra bir haber geldi...

Yazımın bu haberden sonra daha bir anlam kazandığını düşünüyorum ve yayınlamaya devam ediyorum.

***

Gelen haberi araştırdım...

Doğrulandı...

Türk Eczacıları Birliği Merkez Heyeti tüm Eczacı Odası Başkanları' na telefonla özel davetiye çıkartıyordu...

Ne için?..

Bir "inceleme- araştırma" gezisi için.

2-7 Mayıs 2009 tarihleri arasında Prag- Budapeşte- Viyana' da ki eczaneler incelenecekti (?).

"- Hazırlanın...Eşlerinizi de alın inceleme yapmaya gideceğiz..." deniyordu.

Harcamalar TEB bütçesinden...

Yaklaşık 100-150 kişilik neredeyse küçük bir ordu ile "inceleme (?)"

Araştırma- inceleme böyle mi olur?..

Kurarsın 3- 5 kişilik bir komisyon, gider, görür, gelir ve anlatır...

Cenaze evine eğlence davetiyesi çıkartıyorsunuz...

Ayıp !..

Eczacı yanıyor...

Aldığımız telefonları bir bilseniz...

Bu gezi gerçekleşirse eğer...

Başkasını bilmem...

Kendi payıma düşen kısmını haram ediyorum...

Kimsenin hakkını yememek için söylemek gerekiyor; daveti baştan reddeden oda başkanları var.

------------

 

Tek Yol...

Kim ne derse desin şurası açık bir gerçek ki; Türk Eczacıları Birliği ve genel olarak örgütlenmemiz ciddi bir zaaf ve çöküntü içinde...

Hal ortada...

Dağılmış, üretemeyen, savunamayan bir yapı...

Bu sonucu yaratan en büyük etkenlerden biri de sürecin sertliği.

Hani "lay lay lom" bir durum olsa, dert değil...

Ancak durum sahiden de çok can yakıcı...

Konjonktürün üzerine bir de mesleğin özel sorunları ve - deyim yerindeyse- geçtiği sırat köprüsü eklenince, bir feryat tablosu ortaya çıkıyor.

Çıkıyor da...

Ne çare, kalelerimiz yıkılmış...

***

Biraz güncelden söz edelim...

Son durum ne?..

TEB' den 5 üye istifa etti ya!..

Şimdi, İstanbul Eczacı Odası TEB Olağanüstü Genel Kurulu' nu toplamak için çaba harcıyor.

Ama yeterli imzalar toplanamıyor.

Üstelik, imza verenler içinde bile isteksiz olanlar var.

Bu çabanın gereksiz ve yersiz bir çaba olduğunu görüyorlar.

Tut ki, imzalar toplandı. Ve 2- 3 ay içinde Genel Kurul toplandı.

Ne olacak?

Ne çıkacak ta derde deva olacak?

Hem seçime ne kaldı ki...

***

Peki, ne yapacağız?

Öyle durup Godot' yu mu bekleyeceğiz...

Yeni bir şey söylemek gerekmiyor mu?

Daha doğrusu, yeni bir şey yapmak...

Bugünden yarına, örgütlerimizi yeniden yapılandırma ihtiyacı çok açık ortada sahipsiz duruyor.

Günümüze bakıp aldanmayalım...

Belleklerimizi diri tutalım...

Örgütümüzün çok zengin bir birikimi olduğunu unutmayalım...

Şimdi bu birikimi süzme, yeni dinamiklerle kol kola girme dönemidir.

Önyargılardan ve kişisel çekişmelerden arınmış, "iyiniyet" temelinde buluşma ve ileri hedef koyma zamanıdır.

Birleşilmiş çok güçlü bir yapıyı ortaya çıkarma zamanıdır. Süreç bunu "acil" koduyla dayatıyor.

Tarihsel bir görev ve vebal olarak...

Çok zor olduğunu biliyoruz...

Ancak, yapılacak...

Çare yok...

Tek yol budur...

***

Gelenek ve mirasla harmanlanmış yeni bir program...

Güncele ve geleceğe ışık saçacak bir program...

Bu yolda çalışıyor ve umudumuzu koruyoruz...

 

 

 

"Eczacının Sesi 3. Yaşını Kutluyor"

Lütfen Aşağıdaki Linki Tıklayınız

http://www.eczacininsesi.com/index.php?yon=haber&id=2328

 



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat