Böyle Olmaz!.. Ön Şartlarımız Var...
Çok kritik bir dönemde yapılan Şanlıurfa Bölgelerarası Toplantısı, hafta sonu tamamlandı.
Toplantının süresi içinde, iki gün boyunca (cuma ve cumartesi günleri) Eczacının Sesi'nin çağrısına uyan meslektaşlarımız, TEB Merkez Heyeti' ni "hareket ettirmeye" yönelik faks ve e- maillerini gönderdiler. Biz, meslek örgütümüz üzerinde - gerektiğine inandığımız için- demokratik baskı görevimizi yerine getirip, hakkımızı kullandık. Şimdilik durdurduk. Gerekli olduğuna inandığımızda bunu her zaman yapacağız.
***
Gelelim Şanlıurfa Toplantısı'na...
Herkes tedirgin ve endişeli...
Bu çok açık...
Bir şeyler yapılmalı... Ama ne?..
Toplantı tamamlandıktan sonra, TEB Merkez Heyeti kendi arasında toplanıyor...
Karar: Önce afişleme, sonra bir büyük Eczacı Mitingi...
"Sonrasına bakarız..." deniliyor.
Öyle olmaz!..
İşin başında bakmalıyız.
Protokol süresince, örgütle üye arasında ciddi bir güven bunalımı oluşmuştur.
Bunu görmezlikten gelemezsiniz.
Bu sorunu baştan aşmalıyız.
***
Kimse gereksiz, "yeniden keşiflere" girişmesin.
Ne gerek var?..
Elbette değişik yöntemler de bulunabilir.
Ancak, geldiğimiz aşamada yapılacak işler bellidir...
Aylar önce, protokol sürecinde, ek- protokol imzalanmadan, önerdiğimiz, gerçekleştirmede geç kalınmış eylem planı önerimizi yineleyelim;
1) Taleplerimiz, hiç "boğuntuya" getirilmeden başlangıçta net ve anlamlı olarak ardı ardına sıralanmalıdır. "Kırmızı çizgilerden" ne olursa olsun taviz verilmeyeceği sözü verilmelidir.
2) Tüm ülkede eczane vitrinleri çarpıcı, "derdimizi anlatan ve sahici" afişlerle donatılmalıdır.
3) Kamuoyu sürekli bilgilendirilmelidir.
4) Okunulurluğu en yüksek, en az üç büyük gazeteye tam sayfa gazete ilanları verilmeli, derdimiz kamuoyuna etkin bir biçimde aktarılmalıdır.
5) Ankara'da bir büyük eczacı mitingi gerçekleştirilmeli, taleplerimiz dillendirilmelidir.
6) Sonuç alınamazsa, ilaç ve eczacılık hizmeti durdurulmalıdır.
Bütün bunlar, yapılabilecek işlerdir.
Ve, ta işin başında açıklanmalıdır.
Daha açık yazalım; söz verilmelidir...
***
Eylem, bıçak sırtı bir iştir.
İyi yönetilirse adamı vezir eder...
Kötü yönetilirse de rezil...
Kötü yönetilecek bir eylem planına eczacının tahammülü yoktur.
Meslek örgütümüzün de...
Çünkü; gerçekten de "son uzatmaları" oynuyoruz...
Kötü yönetilecek bir eylem planı, çürük bir bina gibi hepimizin başına çökecektir.
Farkında mısınız?..
Anlatabildim mi?..
***
Arkanızdayız...