I-GİRİŞ
Geriye dönük hizmet borçlanması Torba Yasa nedeniyle gündemde olan ve tartışılmaya devam eden bir konu olmuştur.Bu nedenle 04.10.2000 tarihinden önceki tescil ile, erken emeklilik hakkından mahrum olmak istemeyen Bağ-Kur sigortalıları için , örnek Yargıtay Kararları aşağıda belirtilmiş olup önem arz etmektedir.
II-BAĞ-KUR’DA GERİYE DÖNÜK BORÇLANMANIN KAPSAMI
1479 Sayılı Bağ-Kur Kanununun Geçici 18.maddesi “ Bu Kanuna göre sigortalılık niteliği taşıdıkları halde 04/10/2000 tarihine kadar kayıt ve tescilini yaptırmamış olan sigortalıların sigortalık hak ve mükellefiyetleri 04/10/2000 tarihinden başlar.Ancak, bu Kanuna göre zorunlu sigortalı olarak tescil edilmiş olanların sigortalılıkları, bu kanunun yürürlük tarihinden itibaren altı ay içinde Kuruma yazılı olarak başvurmaları ve 20/04/1982-04/10/2000 tarihleri arasındaki vergi kayıtlarını belgelemek ve belgelenen bu sürelere ilişkin olarak 49’uncu ve ek 15’inci maddelere göre hesaplanacak prim borçlarının tamamını, tebliğ tarihinden itibaren bir yıl içinde, ödeme tarihinde bulundukları gelir basamağının yürürlükte olan prim tutarı üzerinden ödemek kaydıyla bu süreler sigortalılık süresi olarak değerlendirilir.” ile açıklanmıştır.
04 Ekim 2000 tarihinden önce Bağ-Kur’a tescilli kişiler, bu durumu mahkeme kararıyla vergi mükellefiyeti veya başka belgelerle açıklayabildiklerinde arada atladıkları prim borçlarını ödeyerek emekli olabilecekler.
III- BAĞ-KUR SİGORTALISININ YAPACAĞI BAŞVURUNUN AVANTAJI
Örnek olarak , 01.01.1993 tarihli SSK girişi olan sigortalının Vergi dairesinde işletme hesabı esasına göre 1990-1993 yılları arasında mükellefiyet kaydı olması nedeniyle; sigortalılığını 1990 yılına kadar geriye götürmek isteyecektir. İlgili döneme ait alınmış vergi mükellefiyeti, esnaf oda kaydı, ticaret sicil kaydına ilişkin belgelerle ( Vergi dairesinden işe başlama ve işi terk, Esnaf ve Sanatkarlar Sicil memurluğundan alınmış sicil tasdiknamesi, Esnaf Sanatkarlar Derneğinden üyelik onayı içeren form ile ) Bağ-Kur İl Müdürlüğü’ne başvurarak tescilini isteyecektir. Kurumun vereceği red cevabı sonrası İş Mahkemesi’ne sigortalılığının geriye dönük başlamasına mani olan kanun hükümlerinin Anayasa’ya aykırı olduğu iddiası ile dava açılıp, lehine çıkan kararlar ve Yargıtay tarafından da Onanması sonrası ; sigortalının diğer emeklilik koşulları tamamlanırsa emeklilik yaşı 54 yaş yerine 52 yaş olacağından iki yıllık avantajı olacaktır.
IV- ÖRNEK YARGITAY KARARLARI
1)YARGITAY 10.Hukuk Dairesi
Esas 2003/9945 Karar 2004/156
YARGITAY İLAMI
Mahkemesi : İzmir 4. İş Mahkemesi
Tarihi: 08.10.2003
No:161-788
Davacı : Murat
Davalı: Bağ-Kur Genel Müdürlüğü
Davacı, 22.04.1985-20.06.1985 ile 26.05.1986-28.02.1989 tarihleri arasında zorunlu Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde davacının sigortalılığının 22.04.1985-20.06.1985 ile 26.05.1986-21.08.1988 tarihleri arsındaki sürelerin zorunlu Bağ-Kur sigortalısı sayılmasının tespitine karar vermiştir.
Hükmün, davalı Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle 24.08.200 Tarih, 619 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin geçici 1.maddesinde yer alan “ 1479 Sayılı Kanuna göre sigortalılık niteliğini taşıdıkları halde, Bu Kanun Hükmünde Kararname’nin yürürlüğe girdiği tarihe kadar kayıt ve tescilini yaptırmamış olan sigortalıların sigortalılık hak ve mükellefiyetleri bu Kanun Hükmünde Kararname’nin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren başlar.”düzenlemesinin, Anayasa Mahkemesi kararı üzerine 08.08.2001 tarihinde yürürlükten kalktığı, 1479 sayılı Yasanın geçici 18.maddesinde yer alan “ Bu Kanuna göre sigortalılık niteliği taşıdıkları halde 04.10.2000 tarihine kadar kayıt ve tescilini yaptırmamış olan sigortalıların sigortalılık hak ve mükellefiyetleri 04.10.2000 tarihinden itibaren başlar.” düzenlemesinin ise 24.07.2003 Tarih, 4956 sayılı Yasa ile getirildiği, davacının 22.04.1985-20.06.1985 ve 26.05.1986-28.02.1989 tarihleri arasındaki vergi kaydına dayalı kendi nam ve hesabına çalışarak geçirmiş olduğu sürelerin Bağ-Kur sigortalılık süresi olarak tespitine yönelik davasının yukarıda sıralanan yasal düzenlemelerin bulunmadığı 06.02.2003 tarihinde açılmış olmasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 20.01.2004 gününde oybirliği ile karar verildi. (1)
Başkan Üye Üye Üye Üye
2) YARGITAY 10.Hukuk Dairesi
Esas 2004/009817, Karar 2005/111
“Dava; Kurum kayıtlarına intikal ettirilmeyen giriş bildirgesinde yer alan 287 250 948 Bağ-Kur numarasına 18.01.1985-07.09.1986 tarihleri arasında primleri ödenen sürenin sigortalılık süresi olarak sayılması talebine ilişkin olup; davanın yasal dayanağı 1479 Sayılı Yasanın 24, 25 ve geçici 18. maddeleridir. Davacı talep konusu dönemde kendi adına bağımsız çalıştığını ve Kuruma sigorta primlerini ödediğini ileri sürmüştür. Geçici 18. Madde de “Bu Kanuna göre sigortalılık niteliği taşıdıkları halde 4.10.2000 tarihine kadar kayıt ve tescilini yaptırmamış olan sigortalıların sigortalılık hak ve mükellefiyetleri 4.10.2000 tarihinden itibaren başlar. Ancak, bu Kanuna göre zorunlu sigortalı olarak tescil edilmiş olanların sigortalılıkları, bu Kanunun yürürlük tarihinden itibaren altı ay içinde Kuruma yazılı olarak başvurmaları ve 20.4.1982-4.10.2000 tarihleri arasındaki vergi kayıtlarını belgelemek ve belgelenen bu sürelere ilişkin olarak 49 uncu ve ek 15 inci maddelere göre hesaplanacak prim borçlarının tamamını, tebliğ tarihinden itibaren bir yıl içinde, ödeme tarihinde bulundukları gelir basamağının yürürlükte olan prim tutarı üzerinden ödemek kaydıyla bu süreler sigortalılık süresi olarak değerlendirilir” hükmü öngörülmüştür. Buna göre, 1479 sayılı kanuna göre sigortalılık niteliği taşıdıkları halde 04.10.2000 tarihine kadar kuruma kayıt ve tescilini yaptırmamış olan sigortalılara vergi kayıtlarını belgelemek kaydıyla sigortalılık süresini değerlendirmek için yeni bir hak tanınmıştır. Davacının 20.04.1982 tarihi itibariyle yasa kapsamında sigortalılık niteliği taşıyıp taşımadığı araştırılmalı, sigortalılık niteliği taşıdığı belirlenir ise, 2654 Sayılı Yasa gereğince sigortalılığının bu tarihten itibaren başladığı kabul edilmeli, ne var ki, istemle de bağlı kalınarak Ocak 1985-Eylül 1986 tarihleri arasındaki dönem zorunlu sigortalı olarak sayılmalıdır. Şayet davacının zorunlu sigortalılık niteliği taşımadığı anlaşılır ise, kayıt ve tescil olmaksızın kendi adına prim yatırma ve Kurumun bu primleri itirazsız olarak kabul etme olgusu tescil olarak nitelendirilmeli ve bu dönem isteğe bağlı sigortalı olarak kabul edilmelidir.
Mahkemece açıklanan maddi ve hukuki olgular üzerinde durulmadan yanılgılı düşüncelerle yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir...” (2)
V- SONUÇ
Her iki Yargıtay Kararında görüleceği üzere Bağ-Kur sigortalılık tescil süresi Vergi kayıtlarına bağlı olarak mahkeme süreci sonrası geriye götürülerek, erken emeklilik hakkı kazanılmış olacaktır.
Ekler:
(1) http://www.hukuki.net/showthread.php?52107-Geriye-D%F6n%FCk-Ba%F0kur-Bor%E7lanma
(2) http://www.mbg.org.tr/index_new.php?page=c_detail&c_id=334
Murat Abanoz
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir
murata@tjk.org