11/06/2007
TÜM ECZACI KAMUOYUNA DUYURULUR
Hastane eczanelerinin ilaç alımını kolaylaştırmak amacıyla yapıldığı iddia edilen, 01.06.2007 tarihinde TBMM’de kabul edilen Kamu İhale Kanunu ve Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, 07.06.2007 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.
Sağlık Bakanlığı'nın Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ise 08.06.2007 Cuma günü Cumhurbaşkanlığı tarafından onaylanarak, 09.06.2007 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
Bu Kanunun, Strateji Daire Başkanlığı’na Kanunla verilmiş görevlerin daha etkin ifa edilebilmesi amacıyla, görevlerin bu Daire Başkanlığından alınarak başka bir birim tarafından yürütülmesinin daha uygun bulunması sonucunda, “İnşaat ve Onarım Daire Başkanlığı” ve “Kamu Özel Ortaklığı Daire Başkanlığı” olmak üzere müstakil Daire Başkanlıklarının kurulmasının gerekli görülmüş olması neticesinde yayımlandığı iddia edilmektedir.
22.07.2006 tarih, 26236 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmış olan “Sağlık Tesislerinin, Kiralama Karşılığı Yaptırılması İle Tesislerdeki Tıbbî Hizmet Alanları Dışındaki Hizmet Ve Alanların İşletilmesi Karşılığında Yenilenmesine Dair Yönetmelik”in “Tıbbî hizmetler dışındaki alanlar: İhale dokümanında belirtilen şartlara uygun olarak, otopark, otel, banka şubesi, restoran, kafeterya, konferans ve kültür merkezi, internet ve iletişim merkezi, eczane, yaşlı bakım evi, kreş, personel servisi, taksi hizmetleri ve benzeri ulaştırma hizmetleri, zayıflama ve diyet merkezi gibi ön proje ile tanımlanacak olan, sağlık tesisi konsepti ile uyumlu alanları” şeklindeki “l” bendi, Türk Eczacıları Birliği ve İstanbul Eczacı Odasının yasal girişimleri neticesinde, 08.05.2007 tarih, 26516 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Sağlık Tesislerinin, Kiralama Karşılığı Yaptırılması İle Tesislerdeki Tıbbî Hizmet Alanları Dışındaki Hizmet Ve Alanların İşletilmesi Karşılığında Yenilenmesine Dair Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik” ile, değiştirilerek, “l” bendinden “eczane” ifadesi çıkarılmıştır. Böylelikle eczanelerin tıbbi alan olarak kabul edilmesi sağlanmıştır.
Eczanelerin tıbbi alan içerisinde tanınması itibariyle, 5683 sayılı Kanunda bahsi geçen kiralama içerisinde eczaneler yer almamaktadır. Hastane eczanelerinin özel kişilere kiralanması gibi bir durum da söz konusu değildir.
Hastane eczanelerinin idaresinin üçüncü kişilere kira karşılığı yaptırılması gibi bir uygulama, 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanununun Ek 7 inci Maddesinin dördüncü paragrafında yer alan “…Sağlık Bakanlığının kullanımında bulunan sağlık tesislerinin, öngörülecek proje ve belirlenecek esaslar doğrultusunda yenilenmesi; tesislerdeki tıbbî hizmet alanları dışındaki hizmet ve alanların işletilmesi karşılığında, sözleşmeyle gerçek veya özel hukuk tüzel kişilerine yaptırılabilir…” ifadesine ve yürürlükte bulunan “6197 Sayılı Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Kanun”umuza da aykırıdır.
Söz konusu yasal düzenlemeler sonucunda meydana gelebilecek olumsuzluklara dikkat çekmek ve önlem almak amacıyla, Türk Eczacıları Birliği II.Başkanı Ecz.Ekrem Eşkinat ve Türk Eczacıları Birliği Genel Sekreteri Ecz.Erdoğan Çolak, Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Dr.Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu ile görüşme yapmıştır. Yapılan görüşmede, söz konusu Kanun Değişikliklerinin asıl amacı her ne kadar hastane eczanelerinden alınan hizmet kalitesinin arttırılmasına ve hastane eczanelerinin ilaç alımını kolaylaştırmaya yönelik olsa da bu durumun Odalarımız tarafından kurulan yatan hasta bürolarının işleyişine zarar vereceği belirtilmiştir. Konuyla ilgili Birliğimiz tarafından yapılacak olan yazılı başvuruda, hastane eczanelerinin %3.5 sabit iskonto ve 15 günlük geri ödeme süresi ile ilaç karşılaması ve benzeri hususların rekabete aykırı olduğu belirtilecek ve Talimatlarda yer alan çelişkili ifadeler ile uygulamalara aykırı olan durumlara itirazlarımız sunulacaktır.
Ayrıca görüşmede, 25.05.2007 tarih 26532 sayılı Resmi gazetede yayımlanan Tedavi Yardımına İlişkin Uygulama Tebliği ile Sağlık Uygulama Tebliğlerinde “Günübirlik Tedavi İfadesi”ne itirazlarımız sunulmuştur. Tedavi ifadesinin yatarak veya ayaktan dışında bir tabir ile ifadesinin mümkün olmayacağı, Tebliğde yer alan günübirlik tedavi ifadesinin kullanımının uygun olmadığı yönündeki düşüncemiz, sayın Müsteşar tarafından da kabul edilmiştir. Birliğimiz tarafından Sağlık Bakanlığı, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı ve Maliye Bakanlığına yapılacak olan yazılı başvurularımız ile de Tebliğlerde yalnızca “yatan hasta” ve “ayaktan tedavi” ifadelerinin kabul edilebileceği, bunun dışında herhangi bir ifadenin kabul edilemeyeceği belirtilecektir.
Yazılı başvurumuza cevap alınamaması durumunda ise, Yasal itiraz hakkımız olan 60 günlük süre içerisinde, Birliğimiz Hukuk Danışmaları aracılığıyla gerekli yasal işlemler başlatılacaktır.
Tüm üyelerimize duyurulur.