İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mesut Parlak'in hastanenin teknolojik gelişmeler karşısında yetersiz kalması nedeniyle Olimpiyat Stadı'nın yanına yapılacak yeni binaya taşınacağını söylemesi üzerine tartışmalar çığ gibi büyüyor. Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Gençay Gürsoy Çapa Tıp Fakültesi'nin taşınmasının doğru bir şey olmadığını belirterek, "Genel olarak AKP iktidarının şehir merkezlerindeki büyük hastanelerin şehir dışına taşınması gibi bir politikası var. Halkın kolayca ulaşabileceği kent içindeki merkezleri korumak gerekiyor" dedi.
'ULAŞIM KOLAY OLMALI'
AKP'nin Türkiye'de kentçilik anlayışının gökdelen dikmekten ibaret olduğunu ifade eden Gençay, Olimpiyat Stadyumu'nda kırk yılda bir karşılaşma yapıldığı zaman bile trafik açısından ne kadar zorluklar yaşandığının ortada olduğunu söyleyerek, hastane gibi halkın kolay ulaşması gereken yerlerin taşınmasının anlamsız olduğunu sözlerine ekledi.
"Hastanenin bir bölümü şehir dışına taşınabilir. Zaten böyle alanları da vardır üniversitenin. Hastanenin kendisinin yapacağı planlamalar çerçevesinde günlük hasta akımı çok fazla olmayan bölümler taşınabilir, genişleme olanağı sağlanabilir. Ama alanın tamamıyla hastane kullanımının dışına çıkarılması doğru değildir" şeklinde konuşan Gürsoy, AKP hükümetinin kamu alanlarının rant olarak kullanılma eğilimi içerisinde olduğunu, yabancı sermayeye turizm veya iş merkezi amaçlı satışlar gerçekleştirdiğini ve hastanenin bulunduğu yer ile ilgili akıllarında yine böyle bir şey olduğunu söyledi.
İstanbul Tabip Odası (İTO) Genel Sekreteri ve aynı zamanda Çapa Tıp Fakültesi mezunlarından Dr. Hüseyin Demirdizen ise, Marmara Üniversitesi Nörolojik Bilimler Enstitüsü'nün sırf bu nedenle uzun yıllar atıl kaldığını vurgulayarak, gerekçesi ne olursa olsun dışarıya taşınma projesine olumlu bakmanın mümkün olmadığını ifade etti. İnsanların alım güçleri dikkate alındığında kolay ulaşılabilir yerlerin zaman ve ekonomik açıdan hizmetlerden yararlanabilmenin en önemli unsurlarından birini oluşturduğunu belirten Dr. Demirdizen şunları söyledi:
'HASTALARI YOLDA KAYBEDERİZ'
"Bazı yerler sırf bu nedenle yeterince hasta bulamamaktadır. Bir hastaneyi, fakülteyi kentin dışına taşımak yerine buradaki hizmeti bu olanaklarla sürdürürken kentin gelişim alanlarına göre yeni hastaneler ya da yeni üniteler açılabilir. İnsanlar o kadar uzak bir hastaneye ulaşmaya çalışırken tıbbi açıdan gecikmiş olacaklar hatta ciddi durumlarda hayatlarını kaybedecekler. Aynı zamanda çalışanlar açısından da kent dışı projeler önemli bir sorun. Uzayan ulaşım verimli çalışmayı engelleyecektir."
YENİ RANT ALANLARI
Geçtiğimiz hafta İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı ile taşınma konusunu görüşen SES Aksaray Şube Başkanı Songül Beydilli de dekanın kendilerine resmi bir başvuruda bulunmadığını söyledi. Beydilli, AKP hükümetinin kentsel dönüşüm projesi içerisinde şehirleri rant alanlarına dönüştürme yaklaşımında junu belirterek, şehir içinde kamuya hiz-/eren binalar istenmediğini vurguladı. Gelir düzeyi yeterli olmayan halkın bile şehir dışına sürülmeye çalışıldığını ifade eden Beydilli, "Merkezi yerlerde rant alanları olarak ticaret ve turizm merkezleri inşa edilmek üzere gasp edilmeye çalışılıyor. Her ne kadar şu an Çapa için resmi açıklama yapılmasa bile genel görüşlerinin bu yönde olduğunu görüyoruz. Öncelikle merkezi yerlerde oteller yerine acil durumlarda ulaşabileceği hastaneler olması lazım. Halka yabancı, dışlayan, sadece sermaye çıkarları üzerinden yapılan, her şeyi para olarak görme yaklaşımın ürünü" şeklinde konuştu.
'İSTANBUL, KENT DEĞİL ALIŞVERİŞ MERKEZİ OLUR'
İSTANBUL Mimarlar Odası üyesi Mimar Mü-cella Yapıcı, uluslararası standartlara göre hastanenin en fazla yarım saat içinde ulaşılabilecek yerde olması gerektiğini hatırlatarak şöyle konuştu:
"Kent içindeki tam teşekküllü hastaneler son derece önemlidir. Kent hastaneleri kent olmanın olmazsa olmaz koşullarından biridir. Hayati önem taşımaktadır, insanlar en kısa sürede sağlık, eğitim hizmetlerine ulaşmak için
kente gelirler. Kırdan kente geçmenin öncelikli koşullarından biridir. Onun için bu son derece yanlış bir karar. Bu tip kararlarla kent olmaktan uzaklaşır büyük bir alışveriş merkezi haline gelirsiniz. O alışveriş merkezinde revir olmaz ve maalesef ölürsünüz. Sağlık bu, şakası yok." Yapıcı, hastane yapılarının özellikle 1999 depremi sonrasında son derece ihmal edilmiş bir durumda olduğunu, mutlaka güçlendirme çalışmalarının yapılması gerektiğini de belirtti. SİNAN K. BILGENOĞLU