Seçimlere Doğru Düşündüklerimiz

 

Günümüz gerçeği ve bu güne kadar yaşadıklarımız artık bize şunu dayatmaktadır; “Biz sizin için en iyisini yaparız” yaklaşımı ve düşüncesi yerine, “Artık hepimiz için, ortak akıl yolu kullanarak bizden yana olacak, ortak çıkarlarımızı savunabilecek kararları hep birlikte alabiliriz” düşünce biçimini zorunlu kılmaktadır. Alınacak kararlara, taraf olan, yaşamının her dakikasında, her saatinde belirleyici olan, onlar için doğru olduğu varsayımıyla alınan kararların ortak bir karar olabilmesi için taraf olanlarında, uygulamalar ile yaşayanların görüşleri alınmalı veya en azından görüşlerinin ne yönde olduğu bilinmelidir. Yaşamı, işi, geleceği, kurallar ile sınırlandırılan kitlelerin, bu kurallara karar verilme aşamasında, kurallara ve kararlara ortak olabilmesi, bir biçimde karar aşamasında katılımı sağlanmalıdır.

 

Farklı düşüncelerin bütünlüğünü savunmak adına, hiçkimse, hiçbir amaçla, hiçbir konuda bir başkasının adına, topluluğu oluşturan bireylerin eğilimini bilmeden, yaşam ve iş koşullarını yaratamaz, bir başkaları tarafından dayatılan koşulları topluluk adına gündeme getirerek kabullenemez.

Demokratik  yönetim biçimlerinde; bir topluluk  adına, topluluğu oluşturan bireylerin olurunu almadan, onların yaşam koşullarını değerlendirmeden, onlara danışmadan karar alamaz. Birlik ve beraberlik ortamı oluşturmadan alınmış kararları savunamaz.

Çağdaş yönetim biçimlerinde; yönetme istemi içinde bulunanlar, yeteneklerini, deneyimlerini, geleceğe ilişkin düşüncelerini, programlarını, sosyal projelerini, gizli kalmayacak şekilde tüm üyelerine açıklamak zorundadırlar.

Düşüncelerinden yola çıkarak.

 

Her şart altında mesleği, işi, yaşamı adına kararlı, üretken, hertürden dayatmaya direnebilecek, önünü görebilen ilerici, etik değerlere öncelik tanıyan, mesleği ve işi adına saydamlık ilkesinden ödün vermeyecek, sıradışı, demokratik çağdaş bir yönetim biçimini oluşturabilecek, bu yönetimde yer alabilecek kişileri saptayabilecek bir ön seçimi tüm çağdaş eczacılar olarak gerçekleştirebiliriz. Bunun için, bir an önce böyle bir ön seçimin maddi temelleri yaratılmalı, var olan tüm yayın organlarında yapılacak ön seçim kurallarının tartışılması sağlanmalıdır.

 

Geniş katılımlı, demokratik, çağdaş bir seçimle eczacılık mesleğinin onuruna yeniden sahip çıkılabilir, genç meslektaşlarımızın önü açılarak mesleki kazanımlar için yeni yapılanmalar kurulabilir, inancını taşımaktayız.

Saygılarımızla...

 

“eczacının sesi”

e-gazete yazı kurulu



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat