SAYIN BAŞBAKANIMIZ,
BIÇAK KEMİĞE DAYANDI.
ECZACILAR ÇOK YAKINDA HİZMET VEREMEYECEK DURUMA GELECEK. ÇÜNKÜ:
18 ay boyunca tartışılarak, 14 Aralık 2004 tarihinde imzalanan ve ilaç sektörü bileşenlerinin kamuya her birinin ne kadar indirim yapacağını belirleyen, “kamu ilaç alım protokolü” üzerinden bir yıl geçtikten sonra, çöpe atılmak ve sadece eczacıyı mağdur edecek şekilde yeniden düzenlenmek istenmektedir.
Türkiye’de ilaçtan aslan payını alan ilaç firmaları ve dağıtım tekelleri bir yana bırakılıp sadece eczacıların meslek hakkından daha fazla indirim talep edilmektedir. Bu büyük bir haksızlıktır.
70 milyon insana ilaç hizmeti veren eczacılar her türlü sıkıntıyı göğüslemektedirler. Karşılığında, sözleşme hükümlerinde belirlenmiş olan sürede ilaç bedellerini alamamaktadırlar. Sözleşme hükümlerine göre, bizzat söz vermiş olmanıza rağmen, bazı kurumlardan 45 günde bile ödeme alamamaktayız. SSK’da ise kesilen % 10’larımızı 7 aydır alamıyoruz.
Reçete kontrolü sırasında yapılan haksız kesintiler eczacının meslek hakkını ortadan kaldıracak boyuta ulaşmıştır.
Türkiye’de ilacın fiyatı ve bu fiyat içerisindeki; aslında yetersiz olan eczacının meslek hakkı yasalarla belirlenmektedir. İnsan sağlığında vazgeçilmez niteliği ile sosyal bir ürün olan ilaç, asla serbest piyasa kuralları ile ve eczacıların birbirleriyle rekabete girmeye zorlanmaları ile tasarruf sağlanacak bir ürün değildir.
Biz eczacılar, toplum sağlığını ve kamu yararını ön planda tutarak büyük bir özveri ile ilaç hizmetini sürdürmeye çalışıyoruz. İlaçtaki her türlü soygun, sömürü ve istismarın karşısındayız ve bu noktada meslek örgütlerimizle kamu adına birer güvenceyiz. Sorunlarımızın hızla çözülmesini umut ediyor, saygılarımızı sunuyoruz.
İSTANBUL ECZACI ODASI, İZMİR ECZACI ODASI, BURSA ECZACI ODASI, ANTALYA ECZACI ODASI, ERZURUM ECZACI ODASI, ZONGULDAK ECZACI ODASI, TRABZON ECZACI ODASI, MERSİN ECZACI ODASI, KASTAMONU ECZACI ODASI, KOCAELİ ECZACI ODASI, TOKAT ECZACI ODASI