ORGANİZE SUÇ EKİPLERİNDEN SAĞLIK BAKANLIĞI’NA BASKIN

Savcı Nazmi OKUMUŞ’un talimatıyla, Organize Suçlarla Mücadele ekipleri, Sağlık Bakanlığı İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğü’ne baskın yaparak, 2004 yılı belgelerine el koydu.

İNCİ HEKİMOĞLU-BİRGÜN 27 HAZİRAN 2006

İstanbul Cumhuriyet Savcısı Nazmi Okumuş’un talimatıyla herekete geçen Ankara Emniyet Müdürlüğü Kaçakcılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü, Sağlık Bakanlığı İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğü’ne baskın yaparak, 2004 yılı belgelerine el koydu.

Savcının bu kararı, Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu, İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğü İktisadi Ekipler Daire Başkanı İbrahim Teker ve Reçete Onay Şube Müdürü Hüseyin Oflar’ın ifadeleri üzerine aldığı belirtiliyor. Bakanlık görevlilerinin sorumluluklarının her yönüyle ortaya konması ve bakanlığın uğradığı zararın tam olarak tespit edilmesi amacıyla belgelere el koyan Okumuş’un, bilirkişi incelemesi sonrası soruşturmanın yönünü değiştirebileceği öğrenildi.

Yaklaşık 2,5 yıl önce Roche’yle başlayan “ilaç yolsuzluğu” davası yeni bilgiler ve yeni ihbarlarla genişleyerek 29 ilaç firmasına uzandı. Soruşturmanın genişlemesinde Roche eski genel müdürü Faruk Yöneyman’ın payının büyük olduğu ve “bütün ilaç firmaları bunu yapıyor” açıklamasının önemli mesajlar taşıdığı iddia ediliyordu. Nitekim Yöneyman, hemen ardından şunları söyledi: “Devletin ihale sistemlerinde homojenlik yok. Bu olay, evet Roche olarak ortaya çıktı ama şu anda ilaç endüstrisinin bütün firmaları, ulusal kuruluşlar dahil çok büyük fiyat farklılıkları var. 15 milyon liralık fiyatın, masabaşı pazarlığı yaparak SSK’ya 1,5 milyona kadar verildiğini biliyoruz. SSK biliyor bunu, Sağlık Bakanı da biliyor, herkes biliyor. Bu tip şeylerde indirim çok fazla oluyor.”

ESKİ MÜDÜR AİFD’İ TEHDİT ETTİ!

Yabancı ilaç firmalarının üyesi olduğu Araştırmacı İlaç Firmaları Derneği’nin (AİFD) genel kurulunda, “başı beladaki genel müdür” kendisine sahip çıkılmasını istedi. Sitenin isim vermeden Yöneyman’ı işaret ettiği dünkü haberde şunlar yer aldı:

“Yabancı ilaç firmalarının üye olduğu AİFD’nin bir genel kurul öncesi sabah saatlerinde yönetim kurulu üyeleri dışında da hemen hemen tüm üyelerinin bulunduğu ortamda, toplantıda başı belada ki genel müdürün, kendisine sahip çıkılmasını istediğini, buna karşın AİFD genel sekreterinin söz alarak, böylesine bir isteme dernek olarak olumlu yanıt veremeyecekleri, kendisinin de AİFD üyeliğinden istifa etmesini istediği, başı beladaki genel müdürün bunun üzerine elindeki çantayı salladığı ve yerli ilaç sanayinde yaşını başını almış, sağlık sorunları ile boğuşan bir ismin yanı sıra, sanatsal faaliyetleri kadar ilaç dışı üretimleriyle de bilinen birinin oğlunun ismini zikrederek, başına gelenlerin bu iki isim yüzünden olduğunu söyleyip, çantasında topladığı belgelerle bunlardan ve diğerlerinden hesap sorup gerekeni yapacağını sinirli bir biçimde dile getirdikten sonra toplantıyı terk etti.”

MÜFETTİŞLER ROCHE ÇALIŞANI GİBİ

Savcılığın da daha önce “Sağlık Bakanlığı’nın bürokratlarını ve Roche’yi koruduğu” yönündeki açıklamalarını destekleyen bakanlık raporu dikkatle incelendiğinde ortay çıkan bulgular ise yoruma gerek bırakmıyor.

Hem yetkilileri hem de Roche’yi aklayan ifadeler, sektör uzmanlarınca “bakanlık müfettişleri Roche çalışanı gibi” yorumlarına neden oldu.



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat