ECZACININ SESİ / ÖZEL HABER

 

TEB 37.Olağan Genel Kurulu ve seçimleri tamamlandı.

 

Meslektaşlarımızın bizden Kongreye ilişkin haber beklediklerini aldığımız telefonlardan biliyoruz.

 

İşte sözün özü;

 

Açılışta yaşanan Domaç protestosu dışında oldukça sakin ve durgun bir havada geçen kongrenin ardından yapılan seçimlerden mevcut başkan Ecz. Erdoğan Çolak’ ın listesi kesin bir galibiyetle çıktı. Çolak ve listesi seçimleri farkla bitirdi.

 

4 Aralık’ tan sonra dile getirilen “mesleki haklarımıza karşı yapılan saldırılara karşı daha etkin kararları genel kurulda alacağız” söylemi ise tümüyle havada kalarak gerçekleşmedi.

 

İştanbul Eczacı Odası Başkanı Ecz. Semih GÜNGÖR son gün yaptığı konuşmada neredeyse dünyada bilinen, akla gelebilecek bütün demokratik eylem çeşitlerini alt alta koyarak öneri olarak sıraladı.

 

Öneriler Neler?

 

Güngör’ ün önerileri şöyle; SGK ile sözleşme feshi gerçekleştirilmesinden sonra; oda başkanlarının açlık grevi yapması, Ankara’ ya yürüyüş, insan zinciri kurmak, her gün 1 dakika eczanelerin ışığını söndürerek karartma yapmak, 45 gün vitrinleri karartmak, siyah renkle donatmak, 45 gün beyaz yerine siyah önlük giymek vb.

 

Ancak, dikkat çeken nokta bu önerilerin hiçbirinin “KONGRE KARAR ÖNERİSİ DİLEKÇESİ” haline getirilip divana verilmeyişi oldu.

 

Kongrelerde yalnızca sözle söylenen şeyler karar haline gelemiyor. Karar olabilmesi için dilekçe ile divan heyetine ulaştırılması ve “KABUL” kararının çıkması gerekiyor. Böylece dile getirilen öneriler yalnızca “söylenmiş” oldu. Zaten bu önerilerin dile getirilmesinden 6 saat sonra kongre bitti.

 

Çolak Ne Dedi?

 

TEB Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak ise yapılan eleştirileri yanıtlamak amacıyla yine son gün aldığı söz sırasında bundan sonraki eylemlilik önerileri için şunları söyledi:

 

“ Bizden buraya bir eylemlilik takvimi ile gelmemizi istiyorlar. Biz bunu demokrasi anlayışımız açısından doğru bulmayız. Bizim yarın seçilip seçilmeyeceğimiz belli değil. Böyle bir tavır kongre iradesini ipotek altına almak olur. Bu doğru olmazdı. Kongre kendisi karar alabilir.”

 

Böylece TEB Başkanı topu ortaya bıraktı.

 

Oysa Merkez Heyeti daha önce yaptığı açıklamalarda 4 Aralık sonrasının kongrede karar altına alınacağını açıklamıştı.

 

TEB Başkanı fesih ile ilgili ise; “SGK ile sözleşmeleri fesih edemeyiz. Onlar zaten bunu istiyorlar. Tam tersi biz sözleşmeyi savunmalıyız. Eğer SGK sözleşme fesihlerine başlarsa süresiz olarak kepenkleri indirmeliyiz”dedi.

 

Çolak, yeni Merkez Heyeti’ nin görevlendirilmesinin ardından hemen acil olarak 51 Eczacı Odası Başkanları ile birlikte Sağlık Bakanı’ nı ziyaret etmesi gerektiğini söyledi. Diğer yapılacaklara ise yeni Merkez Heyeti’ nin karar vermesi gerektiğini söyledi.

 

Sonuç Olarak…

 

Sonuç olarak; 4 Aralık sonrası eczacı eylemliliği ile ilgili kongrede hiçbir karar alınmadı. Dahası “zararlarımız ne olacak?” sorusu ile de pek ilgilenen olmadı.

 

Birkaç konuşmacının da kürsüden söylediği gibi, sanki kısa bir süre önce büyük bir başarıyla 4 Aralık eylemini gerçekleştiren bu örgüt değildi. Katılımcılar son derece durgun ve rahattılar.

 

Böylesine kritik yaşamsal bir süreçte (işin garibi bu tespitte herkes hemfikir) böyle bir genel kurul yaşanması çok büyük bir talihsizlikti.

 

Bunu yalnızca biz söylemedik. Salon dışında konuşan hemen herkes bu tespitte de hemfikirdi.

 

Kongreden çıkardığımız net sonuçlar:

 

1)  Eczacı açısından alınmış kayda değer bir karar yok.

2)  Ecz. Erdoğan Çolak ve ekibi güçlenerek iktidar koltuğuna oturdu.

3)  "Eczacının Sesi e- Gazete" iyice alışkanlık yapmış. Sürekli okunuyor.

 

Seçilen tüm meslektaşlarımızı kutluyor, başarılar diliyoruz.

 

Meslektaşlarımıza da sorunlar karşısında dayanma gücü…



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat