BÖLGE ECZACI ODASI BAŞKANLIĞI
YÖNETİM KURULU BAŞKANLIĞI’NA
Bazı platformlarda 14 Ocak 2007 Pazar günü İstanbul’da yapılacak Eczacı Mitingini İstanbul Eczacı Odası’nın iç hesaplaşması olarak kendi üyelerine dönük bir faaliyeti olduğu ve diğer odalarında onların peşinden gittiği şeklinde hoş olmayan söylentiler yayılmaya çalışılmaktadır.
Bu noktaya nasıl gelindiği herkesin malumu. Ancak hafızaların tazelenmesi adına kısaca özetleyelim de birileri bize neden haber verilmedi söylemine sığınmasın. Mitinge katılmak istemeyeni de saygı ile karşılayalım.
Eczacının yaşadığı güncel sorunlar nedeniyle zaten yoğun olan Kuşadası Bölgelerarası Toplantısı gündemine düşen Diyarbakır Milletvekili Aziz AKGÜL’ün yasa önerisi üzerinde yapılan değerlendirmeler sonrası, bizler 12 Oda Başkanı adına 5 Oda Başkanı kaldığımız otelde toplantı halindeki T.E.B Merkez Heyeti’nden görüşme talep ettik. Talebimiz önce reddedildi. Israrımız üzerine toplantıya alındık.
Yönetime ”Geri ödeme kurumundaki aksaklıklar, ilaç fiyat indirimlerinin eczacı zararı oluşturması, haksız ve mesnetsiz kesintiler, yılan hikâyesine dönen 6197 Sayılı Yasanın bir türlü meclise gelmemesi ile eş zamanlı olarak adı geçen milletvekilince verilen yasa önergesinin hepimizde infial oluşturduğunu ve seçimsiz olağanüstü kongre yapılarak bir tavır sergilemek için müsait ortam oluştuğunu ve bu tavrın T.E.B önderliğinde 47 oda ve 26000 eczacının ortak tepkisi şeklinde hayata geçirilmesini önerdik”
Sayın Başkan ”eczacının gündeminde olağanüstü genel kurulun toplanmasını gerektirecek bir durum yoktur” diyerek önerimizi reddettiler. Bizler bu talebimizi Bölgelerarası Toplantı’da kürsüden de seslendirdik. Talebimizde ısrarcı olmamız sonrası 2 günlük Başkanlar Toplantısı düzenlendi. Aynı sıkıntıları orada da ifade ettik. Oluşan konsensüs ile önce randevu alınarak Bakan ile görüşme kararı alındı. Bu karara bizlerde katıldık. Sayın Bakan ile görüşüldü, söz alındı. Ne oldu? Verilen söz tutulmadı. Üstüne cila çekercesine ne idüğü belirsiz ama amacı belli “İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU” yasa
tasarısı gündeme getirildi. 1262’yi iptal ederek ilaç ile eczacı arasındaki bağın koparılması, ilaç reklamı serbestisi, ilacın eczane dışına satışına izin verilmesi vb. amaçları içeren taslak tuz biber ekti eczacı ve eczacılığın geleceğine.
Hal böyle iken Eczacı Meslek Örgütü daha hangi dayatmaları bekliyor tavır sergilemek için. Defalarca bu tavrın meslek örgütümüz önderliğinde yapılması ihtiyacını kürsülerde ve toplantılarda dile getirmemize rağmen, Merkez Heyetimizin ataleti ve üyelerimizden gelen baskılarla 12 Oda Başkan ve Yöneticileri olarak yaptığımız toplantılar sonucunda miting yapılması kararı alınmıştır.
Miting komitesi olarak bütün Odalarımıza ve Merkez Heyetimize çağrıda bulunduk Eczacı Kamuoyunun olumlu tavrına rağmen bazı Odalarımız ve Merkez Heyetimizden olumlu bir yanıt alamadık. Çağrımızın eczacılara yeteri kadar ulaştırılamadığı kanaati ile yine tertip komitesi kararı ile tüm üyelere SMS ile mesaj gönderdik. Hiçbir kompleksimiz yok. Art niyetli olmayacağımızı da herkes bilir. Sistem tertip komitesince işletilmektedir.
Dolayısı ile miting kararı İstanbul Odası’nca değil ama 12 Oda Başkanı ve Yöneticilerince alınarak uygulamaya geçilmiştir. O kadarki Oda Başkanları olarak konuyu kendi yönetimlerimizle değerlendirme imkânı bile olmadan çağrımızı TEB Merkez Heyeti ve Oda Başkanlıklarına yazılı olarak ilettik. Mitingi gerekli kılan sorunlar sadece 12 Eczacı Odası ve Üyelerinin sorunu da değildir. 6197 Sayılı Yasanın son hali , 1262 Sayılı Yasanın iptali, geciken kamu alacakları, eczanelerde günlük çekilen eziyetler sadece İstanbul ‘a has ya da 12 Oda’ya ait sorunlar mı?. Hayır. Meslektaşlarımızın ve mesleğimizin geleceğini ipotek altına alma çabalarıdır. Vakit geçmiş değildir. T.E.B, 47 Odamız, eczacı meslektaşlarımızın tümünün katılımı ile tepkiyi daha da güçlendirmek ve miting alanını şenlendirmeye bir engel yoktur.
Saygılarımızla.
Nevzat AKMAN
Başkan
