'Darbeleri tarihe karıştırmak için Türkiye'de köylülüğü tasfiye edelim'
Ethem Sancak (soldan sağa), Hakan Ateş ve Korhan Kurdoğlu, Denizbank'tan sağlanan 30 milyon dolarlık kredinin imza töreninde hedeflerini anlattı. |
RADİKAL - İSTANBUL - Atasancak Acıpayam Tarım İşletmeleri Yönetim Kurulu Başkan vekili Ethem Sancak, Türkiye'deki 'Köylüsün sen köylü kal' modeline dayalı olduğunu öne sürdüğü mevzuat altyapısını eleştirerek, "Mustafa Kemal Atatürk'ün başlattığı demokratikleşme devrimini tamamlamak, darbeleri tarihe karıştırmak için köylülüğün tasfiye edilmesi, dönüştürülmesi gerekiyor. Nüfusun yüzde 35'inin köylü olduğu bir ülkede demokrasi tam oturmaz" dedi.
Sancak Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ethem Sancak, Ata Grubu'yla ortak oldukları Acıpayam Tarım İşletmeleri için Denizbank'tan sağladıkları 30 milyon dolarlık kredinin imza töreninde soruları yanıtlarken, Ziraat Bankası'nın 'tarımı destekleyen tek banka' gibi görüldüğünü ifade ederek, sözlerine şöyle devam etti:
"Son dört-beş yılda önemli atılımlar yapılmış olsa da hâlâ Türkiye'deki mevcut mevzuat 'Köylüsün sen köylü kal' mantığına dayanıyor, böyle işliyor. Örneğin Ziraat Bankası'nın tarıma dönük kredileri böyle. Ziraat Bankası'ndan tarım işletmesi olarak kredi almaya kalksanız, '500 bin YTL'den fazla kredi veremem' diyor. Yani, olaya bireysel bakıyor. Çiftçinin birleşip büyük işletme haline gelebileceğini düşünmüyor veya karşısına bizim gibi büyük bir tarım işletmesinin çıkabileceğini öngörmüyor. Ziraat'ın verdiği 500 bin YTL ise, dişimizin kovuğunu bile doldurmuyor. Bu para sadece 'damaltı hayvancılık' yapmaya yeter."
'Mera Kanunu değişsin'
Sancak, mevcut Mera Kanunu'nun da 'Köylüsün sen köylü kal' mantığına dayandığını savunarak, şunları dile getirdi: "Mera Kanunu tam bir Sovyetik dönem ürünü. Kanun, 'Mera, köylünün ortak malıdır' diyor. Böyle dediği için de mera kimsenin olamıyor. Zaten kimse ilgilenmediği için de meralar yok olup gidiyor." Tarım ve hayvancılık sektörü olarak devletten parasını ödemek kaydıyla kiralık toprak ve su istediklerini belirten Ethem Sancak, şöyle konuştu:
"Acıpayam Devlet Üretme Çiftliği'ni böyle aldık. TİGEM arazilerinin kiralanması yavaş ilerliyor. Örneğin Ceylanpınar Devlet Üretme Çiftliği 1.7 milyon dönüm alanıyla dünyanın en büyük çiftlik alanına sahip. Burası sadece kamu kuruluşlarına tereyağı üretmekten öte gidemiyor. Çıkarsınlar ihaleye, versinler özel sektör işletmesine bakın Ceylanpınar ne hale geliyor."
Köylülükle tarım sektörünün birbirine karıştırılmaması gerektiğini vurgulayan Ethem Sancak, şunları söyledi:
"Tarım denince hemen akla köylü geliyor. Oysa tarımın artık her yönüyle işletmecilik anlayışına dayanması gerekiyor. Nüfusun yüzde 35'ini oluşturan köylü vatandaşlarımızı adım adım kentlileştirmeliyiz. Küçük toprak parçalarıyla, birer-ikişer hayvan varlığıyla tarımdan para kazanmak, geçim sağlamak mümkün değil. Bunun yerine Türkiye'nin 40-50 bin kadar büyük tarım işletmesine sahip olması gerekir. O zaman süt, et üretiminde, diğer tarım ürünlerinde dünyayla rekabet edebilecek hale gelebiliriz."
Sancak, Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) yönetimi olarak Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e yaptıkları ziyaret sırasında tarım ve hayvancılık konusunun da gündeme geldiğini belirterek "Sayın Cumhurbaşkanımız Türkiye'de sulama kanalları 25-30 yılda tamamlanmadığı için hiç sulama yapılamadan toprakla dolmuş, kullanılamayacak hale gelmiş barajlar olduğunu söyledi. Oysa Türkiye'nin sulama suyuna çok ihtiyacı var" açıklamasını yaptı.
Bu arada Atasancak Tarım İşletmeleri'ne verdiği 30 milyon dolarlık krediyle rekor kıran DenizBank Finansal Hizmetler Grubu Başkanı Hakan Ateş de, 2001 krizi sırasında zora giren Tarişbank'ı devralmalarıyla tarım sektörünü keşfettiklerini vurguladı.
Ateş, Ziraat Bankası'ndan sonra ilk kez bir özel banka olarak kendilerinin tarıma odaklandığını söyledi. Sahada 100 dolayında ziraat mühendisi çalıştırdıklarını belirten Ateş "20 şubemizde tarıma kredi veriyoruz. Kredi verdiğimiz müşteri sayısı 100 bini geçti, kredi miktarı 760 milyon YTL'ye çıktı. 2009 yılı hedefimiz tarım kredisinde 2 milyar YTL'ye ulaşmak. Bu konuda ana hissedarımız Dexia'nın da bilgi birikimi ve katkılarından yararlanıyoruz" dedi.
ABD'den konforlu gemiyle 1600 inek geliyor
Atasancak Acıpayam Tarım İşletmeleri ve Süt Üretim Çiftliği Yönetim Kurulu Başkanvekili Ethem Sancak, 55 milyon dolara mal olan çiftliğin aralık ayında üretime başlayacağını söyledi. Sancak, çiftlikte yetiştirilmek üzere ABD'den 4 bin 800 sağmal inek getireceklerini belirterek "10 milyon dolara mal olan 1600 ineğimiz ABD'den çok konforlu bir gemiyle yola çıktı geliyor. Tesis tamamlandığında hayvan varlığımız 15 bine çıkacak, süt üretimimiz de yılda 45 milyon litreye ulaşacak" dedi. Sancak, inek başına günlük ortalama süt verimini 30 litre olarak öngördüklerini de sözlerine ekledi.
Süt konusunda iddialı
Ethem Sancak, çiftlikte üretilecek süt konusunda da çok iddialı. "Burada üreteceğimiz süt, gerçek anlamda beyaz süt olacak" diyen Ethem Sancak sözlerine şöyle devam etti:
"Yani, Avrupa Birliği'nin (AB) koyduğu 50 bin bakterilik sınırın altında süt üreteceğiz. Türkiye'de üretilen 12 milyon litre sütün 2 milyon litresi beyazdır. Geri kalanıysa gri ve karadır. Çünkü, litrede 1-2 milyon bakteri taşıyan sütlere rastlamak mümkündür. Türkiye AB üyesi olduğu gün bu sütü sokaklara dökmek zorunda kalacak ve ihtiyacını ithal edecek. Bizim sütümüz mevcut işletmeciler tarafından kapışılacak bir ürün olacak."