Atık ve son kullanma tarihi geçmiş ilaçları yeniden kutulayıp piyasaya süren çeteye yönelik soruşturma tamamlandı. 59 sanık hakkında 27 yıla kadar hapis cezası talep edilen iddianamede, sanıkların bu işteki kazancı görünce örgütlendiğine, olayın denetimsizlik ve başıbozukluk sonucu meydana geldiğine dikkat çekildi.
"İksir" adı verilen operasyon kapsamında 7 ilde eşzamanlı olarak operasyonlar gerçekleştirilmiş, gözaltına alınan zanlıların 14'ü tutuklanmıştı.
Soruşturmayı tamamlayan Üsküdar Cumhuriyet Savcısı Yusuf Ziya Ataş hazırladığı 58 sayfalık iddianamede, sanıkların, hastaların bir kısmını kullanıp bıraktığı, tanıtım amacıyla doktorlara verilen ya da kullanım süresi dolmuş veya dolmak üzere olan ilaçlarla sağlık karnelerine yazılmış ancak alınmamış ilaçları topladığı anlatıldı.
İddianame 58 sayfa
Sanıkların, inanılmaz kazançlarını fark edince üç ayaklı bir örgütlenmeye gittiği anlatılan iddianamede, toparlama işini yapanların daha çok hastane çevrelerinde "simsar" olarak tabir edilen hasta kapan kişilerle hastane görevlileri ve eczane çalışanları olduğu belirtildi.
'Zarar tespit edilemez'
İddianamede, soruşturma nedeniyle yapılan görüşmelerde yurt genelinde birçok sahteciliğin altından Burç Ecza Deposu'nun çıktığı, bu depo sayesinde sahte ilaçlara fatura kesildiği, devletin zararının ise tespitinin mümkün olmadığı kaydedildi.
'Holding gibi örgüt'
İddianamede, örgütün elebaşı ve organizatörü olan eski eczacı Saim Cimşit'in kazancı artırmak amacıyla diğer suç örgütlerinden de faydalandığı vurgulanırken, suça konu ilaçların tüm ülkeye sevk edildiğine dikkat çekildi. İddianamede suç örgütünün holding gibi düşünülmesi durumunda, Cimşit'in holding başkanı, diğer suç örgütlerinin de bu holdinge bağlı şirketler olduğu yorumu yapıldı.
'Ahbap-çavuş'
İddianamede, eczaneler, ecza depoları ve medikallerin yeterince denetlenmediğine dikkat çekti. Savcı, denetimi yapan kişilerin de eczane, depolar ve medikallerle ahbap çavuş ilişkisi içinde olduğunu savundu. İddianamede ayrıca, kârlı olan bu sektörde yaşanan olumsuzlukları önlemek için her önüne gelenin ecza deposu açmasının engellenmesi gerektiği vurgulandı.
Sanıklar neyle suçlanıyor?
"Bozulmuş veya değiştirilmiş gıda veya ilaç ticareti", "Kişilerin hayatını ve sağlığını tehlikeye sokacak biçimde ilaç yapma veya satma", "Suç işleme amacıyla kurulan örgüte üye olmak", "Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık", "Tacir veya şirket yöneticileri ile kooperatif yöneticilerinin dolandırıcılığı", "Suç işlemek amacıyla örgüt kurma" ve "6197 sayılı Eczacılar ve Eczaneler Hakkındaki Kanun'a muhalefet" iddialarıyla suçlanan sanıkların 5 yıldan 27 yıla kadar hapsi isteniyor.
Milliyet Gazetesi 04.10.2007
