Eczacının Sesi’nde 02.12.2013 tarihinde yayınlanan yazımın başlığı “Eczanelerde Tıbbi Malzeme Satışı” idi. Trajikomik bir şekilde zamana direnen bir yazı haline geldi.
Çünkü yazıda 6197 sayılı yasanın 28. maddesinin 2 fıkrasındaki değişiklikle eczanelerde tıbbi malzeme satışının netlik kazandığını ve 2013 yılı SGK Ek Protokolü’nde ise liste halinde tıpkı ilaç gibi fatura edilebilecek tıbbi malzemelerin düzenlendiğini, bunun için yine sözleşmeye konulan hükme göre “medula provizyon sisteminde yapılacak çalışmalar ve entegrasyon sonrası” uygulamanın başlayacağını belirtmiştik. Fakat o günden bugüne hâlâ eczacılar tıbbi malzemeleri ilaç gibi SGK’ya fatura edebilmiş değiller.
Eczacılar, Sağlık Bakanlığı'nın eczanede satılmasına izin verdiği tıbbi malzemeleri şahıs ödemesi olarak adlandırılan yöntemle satmaktadırlar. Yani hasta tıbbi malzemeyi parasıyla eczaneden almakta ve faturasını SGK’nın sağlık merkez müdürlüklerine ibraz ederek bedelini geri almaktadır.
Buna karşın 2017 yılı başında tıbbi malzeme satışına dair önemli bir gelişme oldu. Uzun zamandır TİTCK’in tıbbi malzemeler, tıbbi malzeme satış yeri ve satıcıları üzerine yürüttüğü tescil, belgelendirme ve izleme çalışmalarının doğal sonucu olarak; SGK, 2017 yılı başından itibaren ayakta tedavide malzeme temin yöntemini değiştirerek malzemeleri tıbbi malzeme satıcılarından sözleşmeyle temin etme kararı aldı.
“2017 Yılı Sosyal Güvenlik Kurumu Ayakta Tedavide Kullanılan Hazır Tıbbi Malzeme Sözleşmesi” 02.01.2017 tarihi itibariyle yürürlüğe girdi. SGK sözleşme yapmak için 31.03.2017 tarihine kadar süre verdi ve bu tarihten sonra ise şahıs ödemesi olarak düzenlenen reçete bedellerinin ödenmeyeceğini duyurdu.
Peki halen Kurum’la sözleşmesi bulunan “bir sağlık kuruluşu olarak” eczaneler bu sözleşmeyle tıbbi malzeme teminin neresinde kaldı?.. Şimdilik, maalesef herhangi bir yerinde görülmüyor. Ama muhtemelen Nisan ayında, yani sözleşme yenileme döneminde bu yolda bir düzenleme ortaya çıkacak ve eczacılar Sağlık Bakanlığının izin verdiği malzemeleri ilaç gibi satarak Kurum’a fatura edebilecek.
Eczane sözleşmesinde, satılacak malzeme listesinin de belirlendiği hayata geçmemiş bir uygulama zaten bulunmaktadır. Uygulamanın söz(leşme)de kalan geçmiş hükümleri ve 2016 sözleşmesindeki düzenleme nedir, bir de buna bakalım:
2013 Ek Protokolü ile yapılan düzenleme şöyleydi: “Kurumca belirlenecek bazı medikal malzemeler bu Protokol kapsamında TİTUBB (Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Ulusal Bilgi Bankası) kaydı bulunan sözleşmeli eczanelerden de temin edilebilecektir. Bu çerçevede EK-6’da belirtilen ürünler Kurumca belirlenen fiyatlar esas alınarak ödenir. Sözkonusu medikal malzemelere ait barkodun reçeteye eklenmesi zorunludur.”
2016 Protokolü’nde ise 3.14. maddesi “Kurumca belirlenecek bazı medikal malzemeler bu Protokol kapsamında TİTUBB (Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Ulusal Bilgi Bankası) kaydı bulunan sözleşmeli eczanelerden de temin edilebilecektir. Bu çerçevede EK-6’da belirtilen ürünler Kurumca belirlenen fiyatlar ve SUT’ta belirtilen usul ve esaslara göre ödenir. Söz konusu medikal malzemelere ait barkodun reçeteye eklenmesi zorunludur. Bu malzemeler Protokolün imzalanmasından sonra 3 (üç) ay içinde MEDULA’ya tanımlanır.” şeklinde olup, uygulamaya ilişkinse 9.3 maddesinde ise “Bu Protokolün … 3.14 … numaralı maddeleri MEDULA sistemine entegrasyonun sağlanması sonrasında yürürlüğe girer.” denilmiştir.
Şu halde tıbbi malzeme teminine ilişkin hüküm 2013 yılı Kasım ayından beri nerdeyse hemen hemen aynı şekilde yürürlüktedir ve dondurulmuş haldedir.
Kuşkusuz eczacılar için ağırlık noktası ilaçtır. Ancak özellikle ilaçla bağlantılı, ilacın kullanımıyla ilişkili ya da eczaneden alınması bakımından güven yaratan malzemeler ve sarf malzemeleri vb için sözleşme ekindeki EK:6 Listesinin yeniden gözden geçirilmesi ve listedeki malzemelerin ilaç gibi fatura edilmesi önem kazanmıştır.
Bu aynı zamanda eşitsizliğin giderilmesi ve tıbbi malzemeciler için sağlanan olanağın eczacılara da sağlanması demek olacaktır.
https://twitter.com/_FevziCakmak_
fecakmak@gmail.com