DELEGENİN SAĞDUYUSU
Ecz.Tuncay SAYILKAN
İzmir Eczacı Odası Başkanı
Uzun süredir merakla ve umutla beklenen Türk Eczacıları Birliği Büyük Kongresi 13-16 Aralık 2007 tarihlerinde Ankara Dedeman Otel’de gerçekleşti.İlk günkü açılışa eski genel başkanla birlikte birçok milletvekili ve Sağlık Bakanı Prof. Dr. Recep Akdağ da katıldı.Yapılan konuşmalarda ağırlıklı olarak Sosyal Güvenlik Reformu ve sağlıkta dönüşüm sürecinde yaşananlar dile getirildi.Bazı konuşmacılara izleyenlerce sık sık müdahale edilirken salonda en büyük alkışı CHP Milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu aldı. Sağlık Bakanı’nın ilaç eczane dışına çıkmayacak söylemi dikkat çekiciydi. Divan heyetini seçimi ve çalışma programının okunmasından sonra örgüt tarihinde bir ilk gerçekleşti(!) ve akşam saatlerinde eski genel başkan beraberindeki iki milletvekili ile salona gelip ikinci kez konuşma yaptılar.
Kongrenin diğer iki gününde ise eczacı odası başkanları ve çok sayıda konuşmacı kürsü alarak sağlıkta dönüşüm sürecinde yaşadığımız sorunları , eczanelerdeki sıkıntıları , sağlık hizmetinde yaşanan aksaklıkları ve önümüzdeki dönemin önemini vurguladılar.
Aslında yapılan konuşmaların sonundaki alkışlardan salondaki delegelerin tavrı net olarak anlaşılabiliyordu.Uzun yıllar görev yapan eski genel başkandan sonra örgütte yeniden yapılanma ve bütünleşme talebi açıkça hissediliyordu.Eczacı örgütünün sağduyulu delegeleri kaosçulara,kapkaç mantığında ısrar edenlere ve koltuk hesabı ile bir yerlere varmaya çalışanlara sıcak bakmadıklarını sandıkta gösterdiler.
Bir önceki yazımızda yaşanan olaylar sonrasında bizlerin yılgınlığa kapılmaması gerektiğini ,meslek örgütümüze sahip çıkmamızın zorunlu olduğunu ve delegelere tarihi bir görev düştüğünü belirtmiştik.36. Büyük Kongre delegeleri bizleri yanıltmadılar.Mevcut adayların içinden bu zor görevi yapacağına inandıklarından karma bir ekip oluşturarak onlara iki yıllık zorlu süreçte çok önemli bir görev verdiler.
Koltuk pazarlığı yapanlara ,eczacı odalarını bölmeye çalışanlara ,örgütü çizgisinden uzaklaştırmak isteyenlere değil birikimli ve üretken adaylara onay verdiler.
Oluşan tabloya bakıldığında ; delegeler eczacı örgütünün 50 yıllık laik demokratik Cumhuriyete ve Atatürk ilkelerine sahip çıkan çağdaş - demokrat çizgisinden ayrılmaması yönünde tavır koydular ve örgütün kuşatılmasına , teslim alınmasına izin vermediler.
Seçim sonuçlarından herkes üzerine düşen mesajları çıkarmak zorundadır .Çağrılarımıza kulak tıkayarak bütünleşme yerine ‘’küçük olsun benim olsun ‘’ mantığını benimseyerek koltuk hesabı yapanlar bu seçimin kesin mağlupları oldular.
Seçimin asıl galibi ise sağduyulu delegelerdir. Özgür iradeleri ile kongre sürecine müdahale ederek eczacılık mesleğine ve örgüte sahip çıkma görevini gerektiği gibi yerine getirmişler , umutlarımızı artırmışlardır.
Bundan sonrası yeni seçilen üretken meslektaşlarımızın özverili çalışmaları ve eczacı odalarının desteği ile gerçekleşecektir.
İzmir Eczacı Odası sürecin başlangıcından bu yana bütünleşme çağrısını yenilemiş, koltuk hesabı yapılmadan kadro oluşturulması , örgütte yeniden yapılanma ile mevcut sorunların çözülmesi ve mesleğin geleceğinin şekillendirilmesi talebini ısrarla vurgulamıştır.
22 Eylül 2007’de gerçekleşen İzmir Eczacı Odası genel kurulunda sizlere eczacının umutlarını canlandıracak yepyeni bir Merkez Heyeti oluşması için çalışacağımızı ifade etmiştik.
36. Büyük Kongre sonrasında özlenen tablo tam anlamı ile oluşmasa da , İzmir Eczacı Odası’nın örgütün ve mesleğin geleceği için gereğini yaptığını ,eczacılık mesleğinin sahipsiz olmadığını gösterdiğini rahatlıkla söyleyebiliriz.
Saygılarımla,
Kaynak-İzmir Eczacı Odası web sitesi
www.eczacininsesi.com