Ecz. Mustafa Al

Değerli meslektaşlarım bir çoğumuz zaman, emek, bilgi başlangıcında sermaye -hammadde eklentili hizmet üretiyoruz. Fakat, şemsiyesi ile şeytana ateş eden durumundayız. Eczacılar arasında kaybolan emek, zaman, bilgi algısının tekrar küllerinden doğması gerekiyor. Hayal ettiğin gerçek değil ise sen şemsiyen ile şeytan kovarsın ancak.

Bugünkü dünyanın en kıymetli ürünü bilgi iken bilginin katalizörü, emek ve zamandır. Sermaye bunların ardındadır. Bir de ortak akıl bunların beşinci kalemidir. İlk dördünü ortak akla dahil etmediğimiz müddetçe bir yere varamayız.

Hükümet biz eczacıları belirli bir ciroya ulaştığımızda, sağlıksız olduğunu düşündüğüm uygulaması ile üç asgari ücretle yardımcı eczacı çalıştırmaya zorluyor. (Burada genç meslektaşlarım sakın alınmasınlar. Yardımcı eczacılık yokken meslektaşlarımla çalışan bir eczacıyım. Kastettiğim yardımcı eczacılık yapmış kimlikler değildir.)

Diyor ki, üç asgari ücret vereceksin. 1 Ağustos 2024 itibari ile net üç asgari ücret tutarı 51.000 TL’dir. Yemek yol sigorta stopaj eklendiğinde maliyet açısından bunu aşağı yukarı 80.000 TL’ye bağlayabiliriz.

Hiçbir ikinci eczacı tanımlı meslektaşımın aylık 20 gün üstünde yıllık ortalama da çalışabileceğine inanmıyorum (nadir durumlar hariç). Bu da saat ücretinin günlük 9 saat çalışma üzerinden hesaplanmasıyla 444 TL oluşuna tekabül eder. Eczane sahibi ve işletme riskini taşıyan olarak üç asgari ücretin de altında kalan ödeme hesaplamalarına güçlü itiraz ediyorum. Bugünkü İş Bankası dolar alış kuru 35,34 TL ve altın alış fiyatı 2832,01 TL’dir. Bu yazının gelecekte de anlaşılır olması adına bu değerleri yazmak gereklidir.

Bugün bizler tuğlası örülmüş kaba inşaattan satılmayı bekleyen binaya bekçi olsak, bu miktarlarda saat ücretini konuşuyor olurduk.

Gelelim majistral tarife ve bizlerin hizmet tarifesine.

Majistral tarifede emek bilgi hesabı nerede ise sıfır bedel hesaplanmıştır. Meslektaşlarımız laboratuvar da bir saat zaman harcayıp hazırladıkları majistral ürün için tüm hesaplamalarına 444 TL en azından ekliyor olmalıdırlar. Aslında, zaman bedelinin iki katı ücret eklenmelidir majistral hesaba. Bunun dışında laboratuvar dışında klasik eczane hizmetinde de zaman maliyetimizin göz ardı edilmemesi çok önemli bir konudur. Bizler son derece kaliteli ve kalburüstü çıraklar, teknisyenler ve hatta meslektaşlarımızla çalışmaktayız. Bu kalitenin karşılığını verebilmek bizlerin boynunun borcudur. Bu borcu ödeyebilmek için mutlaka kendi kalitemizin hakkını almak zorundayız ki çalışanlarımızla paylaşabilelim. Kendi ihtiyacımızı giderebiliyor olmak ya da idare edebiliyor olmamız, personelimizin hakkını verebildiğimiz anlamına gelmez. Ne yazık ki kendi hakkını lütfedebileceğini düşünen meslektaşlarımız var elbette. Personelimiz rahat etmeden de bizler rahat edemeyiz bence. Kendimce doğru hesabı hatırlatabilmek adına ikinci eczacı tanımındaki resmi ücret üzerinden hesaplama yapmak zorundayım. Yanlış anlaşılırsam affola. Ama bizler geçmişte katılım payı almayan eczacının diğer eczacının hakkından eksilttiğini düşünmüşsek, bugün de doğru ortak aklı üretemediğimizde birbirimizden eksiltmiş oluruz. Bir an önce ortak aklı daha gerçekçi inşa etmeliyiz. Bu konuda Türk Eczacıları Birliğinden beklentimiz yüksek olsa da umudumuz sönüktür. Majistral Eczacılar Derneği ve eczacı odaları da beklentilerimizin sorumlularıdır.

Umarım bu yazım meslektaşlarım üzerinde ve meslek örgütüm üzerinde etki doğurur. 

Saygılarımla…



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat