Kurdaki düzenleme de işe yaramadı: 605 ilaç hala yok!

İzmir Eczacı Odası Başkanı Tuncay Sayılkan, hastalara "Bu ilaç yok" demekten yorulduklarını belirterek, "Bakanlık, ilaç yok dediğimizde inanmıyor. Depolardan barkotlarıyla gönderdik ve 605 ilacın olmadığını tespit ettik. Euro 20 liranın üstündeyken 10,75'lik ilaç kuruyla sıkıntı çözülmez" dedi. Sayılkan, uzun süredir olmayan pek çok tansiyon, diyabet, kanser ve kalp damar ilaçlarına ilaveten doğum kontrol hapı, tüp bebek ilaçları ve öksürük şuruplarının da piyasada bulunamadığını bildirdi.

Muhittin AKBEL / EGEDESONSÖZ - İlaçta 7,86 olan euro sabit kur, 14 Aralık'ta 10,76 liraya çekilmişti ancak bu düzenleme de piyasadaki ilaç sıkıntısına ilaç olmadı. Hastalar ve hasta yakınları, ellerindeki reçetelerle eczane eczane dolaşarak ilaç ararken, girdikleri her eczaneden eliboş ve öfkeyle çıkıyor. İzmir Eczacı Odası Başkanı Tuncay Sayılkan, bugün itibariyle toplam 605 çeşit ilacın piyasada olmadığını tespit ettiklerini ve bakanlığa barkotlarıyla birlikte bu tespit bilgisini ilettiklerini söyledi. Başkan Sayılkan, çözümün, yılda bir kez değil, üç veya dört kez olmak üzere küçük küçük zamlar yapılmasıyla mümkün olabileceğini söyledi.

BAKANLIK OLMAYAN İLAÇLARIN LİSTESİNİ İSTEDİ!

Eczacıların örgütleri tarafından yapılan "İlaç yok" tepkisi üzerine Sağlık Bakanlığı'nın kendilerine yaptırım uygulamaya başladığını, bakanlıktan "Neymiş bu piyasada olmayan ilaçlar? Barkotlarıyla gönderin, biz de bilelim" mealinde bir yazı geldiğini anlatan Başkan Sayılkan, "İlaç depolarında araştırma yaptık ve toplam 605 kalem ilacın piyasada olmadığını tespit ettik. Hepsinin barkodunu da bakanlığa gönderdik" dedi.Tansiyon, kalp-damar, diyabet ilaçlarının büyük bölümünün uzun süredir olmadığına dikkat çeken Başkan Sayılkan, şu değerlendirmelerde bulundu:

SAYILKAN: YOKLAR LİSTESİNE YENİ İLAÇLAR EKLENDİ

"Görüldü ki, euro 20 liranın üzerindeyken 10,76 liralık bir sabit kur da işe yaramadı; ilaç yokluğunun önüne geçilmesine yetmedi. Belirttiğim hastalıkların tedavisinde kullanılan ilaçlara ilaveten çocukların öksürük şurubu yok. Antibiyotik çeşitlerimiz azaldı. Ayrıca kadın hastalıkları ilaçları, doğum kontrol ilaçları, tüp bebek ilaçları da piyasadan çekildi. Kurda yapılan düzenlemeye rağmen 605 ilaç, yine raflara düşmedi. Kurdaki oynama, hiç mi işe yaramadı? Çok az yaradığını söyleyebilirim ama derde derman olacak bir iyileşme olmadı. Bugün euro 20 liranın üzerinde. İlaç kuru 10,76 lira. Yarı yarıya fark var. Senede bir kez zam, enflasyonun bu kadar yüksek olmadığı dönemlerde uygundu. Fakat şimdi hiçbir şeyin fiyatını kontrol edemiyorsunuz. Bu nedenle yılda üç kez, azar azar zam yapılsın öneriyoruz. O dönemlerde birkaç ilaç dışında hepsini bulmak mümkündü. İlacın hammaddesi de ithal. Yani döviz. İlaç dışa bağımlı bir ürün ve sen orada euro kuruyla garip bir yöntem belirliyorsun. Olmaz. Ve bunda ısrar ediyorsunuz. Akıl alacak gibi değil."

BİR DEFADAYÜZDE 40 ZAM YAPMAK YANLIŞTIR

Şubat ayında zam geleceğini sağır sultanın bile duyduğunu, haliyle herkesin ona göre pozisyon aldığını belirten İzmir Eczacı Odası Başkanı Tuncay Sayılkan, "Senede bir defa, yüzde 30, yüzde 40 gibi zam yaparsan, herkes bundan faydalanmaya çalışır. Bu sefer ne oluyor, haziran aylarından itibaren ilaç bulamaz hale geliyorsunuz. Biz ilaç yok diyoruz, bakanlık nöbetçi eczane sayısını artırın, diyor. Sorun yarattığı görüldüğü halde son beş yılda, neden bu yöntemde ısrar ediliyor, anlamış değilim. Amaç tasarrufsa, böyle tasarruf olmaz. Vatandaşı da biz eczacıları da fazla perişan etmeden geçerli bir yöntem bulunmalı" dedi. Başkan Sayılkan, ayrıca şu görüşlere yer verdi:

VATANDAŞLAECZACILAR KARŞI KARŞIYAGELİYOR

"Vatandaşlarımız ilaca ulaşabilmek için eczane eczane dolaşıyor, eczaneler de ilaç bulabilmek için büyük çabalar gösteriyor. Günün önemli bölümünü telefon ya da bilgisayar başında ilaç temin etmeye çalışarak geçiriyor, ancak bir çok ilaç için vatandaşa “yok” demek zorunda kalıyoruz. Özellikle de nöbetler, ilaç yokluğu nedeniyle tam bir çileye dönüştü. Vatandaşlarla eczacılar arasında hiç de istenmeyen gerginlikler yaşanmaya başladı. İlaç yokluğunun mağdurlarının vatandaşlar ve eczacılardır. Yaşanan sıkıntının temelinde, güncelliğini yitiren İlaç Fiyat Kararnamesi vardır. Kararname gereği yılda bir kez güncellenen Euro kuru ilaç fiyatları belirlenmekte, ancak son yıllarda hızla yükselen enflasyon, artan döviz kuru nedeniyle ilaç fiyatlarının belirlenmesine esas olan “Euro kuru” gerçek kurun oldukça gerisinde kalmakta ve özellikle de ithal ilaçların temini zorlaşmaktadır. İlaç yokluğunu ve son derece açık olan nedenlerini görmezden gelemezsiniz. Nöbetçi eczane sayısını artırmaya çalışmak, eczanelere imza karşılığı uyarı metinleri göndermek, eczaneleri zan altında bırakan denetimler yapmak, ilaç yok diyen eczacı odalarından bulunmayan ilaç listelerini istemek, sorunun çözümüne katkı koymayacak adımlardır. Çözüm, daha akılcı bir kur düzenlemesi yapmaktadır. Ayrıca yılda bir kez zam yapmaktan vazgeçilmeli, zamlar bir yıla yayılarak üç kez, o da düşük oranlarda yapılmamalıdır. Aksi halde ilaç yokluğu sorunu her yıl artarak devam edecek, tedaviler aksayacak ve mağduriyetler bitmeyecektir. Yanlışta ısrar etmek yerine sektörün bileşenleri ile birlikte belirlenecek akılcı bir yöntem hepimizin dileğidir."

Kaynak:https://www.egedesonsoz.com/haber/kurdaki-duzenleme-de-ise-yaramadi-605-ilac-hala-yok/1130197

 



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat