Uzm.Ecz.Sevil Ağalar ALTINEL

Hint yağı; geçmişten günümüze uzanan faydaları yıllar içinde anlaşılmaya başlanan önemli bir yağ.

Hint yağı (Ricinus communis L.) bitkisi Euphorbiacea familyasında yer alan, meşe palamuduna benzeyen, hem sağlık hem endüstri alanında kullanılan önemli bir bitkidir.

Hint yağının kullanıldığı birçok alan vardır. Sarımsı yağından, tohumundan küspesine kadar faydalanılmaktadır. Örneğin; sanayide, tıpta, kumaşlarda, naylon tiplerinde, elektrik yalıtım malzemelerinde, vernik yapımında, aydınlatma ve plastik madde yapımında da kullanılmaktadır. Ayrıca, lastik ve kauçuk üretiminde önemli bir doğal kaynaktır.  Hintyağından Türk Kırmızısı olarak bilinen Sulforasinalat elde edilmektedir.

Hint yağı bitki tohumu risinolein içerdiğinden dolayı biyodizel yapımında da  kullanılmaktadır.

Hint yağı Doğu Afrika kökenli bir bitki olmasına rağmen iyi koşullarda kendi kendisine büyüyüp yetişebildiği için dünyanın birçok yerinde yaygın şekilde bulunmaktadır.

Hint yağı bitkisi en çok Afrika, Hindistan, Çin, Brezilya ve Amerika’da yetiştirilmektedir. Dünyada hintyağı üretimi yılda iki milyon ton civarıdır. Hindistan dünya hintyağı üretiminin %75’ini üretmekte bunu Çin, Mozambik ve Etiopya izlemektedir.

Hint yağı, ‘ricinus communis‘ hint bitkisinin tohumlarından ısı uygulanmaksızın preslenerek elde edilen sabit bir yağdır. Bu yağ %80 oranında bir trigliserit olan risinoleik asit içerir. Bunun dışında oleik , linoleik, linolenik , stearik, palmitik asit ve dihidroksi stearik asitleri  içermektedir Yapısında; flavonoidler, fenolik bileşikler, yağ asitleri, amino asitler, terpenoidler, fitosteroller içeren hint yağı, geleneksel tıpta yaygın olarak artrit, sırt ağrısı, kas ağrıları, siyatik, kronik baş ağrısı, romatizma , kabızlık, paraziter hastalıklar, doğumun indüklenmesi ve adet ağrılarında kullanılmıştır.

Hint yağının sağlığa faydalı olmasının en önemli nedeni içerisinde doymamış yağ asitlerini barındırmasıdır

Hint yağı bitkisi tohumlarında, yapraklarında, gövdesinde ve küspesinde  bulunan, risin (protein) ve risinine (alkaloid) insanlar ve hayvanlarda zehirlenmeye neden olabilir, Ricin yağ çıkarma işlemi sırasında etkisizleştirilir. Hint yağı, yemeklik yağ olarak kullanılamaz.

 

Tarihte Hint yağı:

Tarihsel olarak baktığımızda, hint yağı tohumlarına, MÖ 4000 yıllarına dayanan Mısır mezarlarında rastlamaktayız... Yavaş yanma özelliğinden  dolayı, o dönemlerde muhtemelen lambaları yakmak için kullanılmıştır .

Herodot ve diğer yunanlı gezginler, aydınlatma, vücut merhemleri, saç çıkarma ve cilt dokusunun iyileştirilmesinde hint yağından bahsetmektedirler. Kleopatra'nın ise hint yağını gözlerinin beyaz bölümünü aydınlatmak ve saç güzelliğinde kullandığı bilinmektedir.

Ebers Papyrus, M.Ö. 1552'de yazıldığı sanılan eski Mısır’a ait tıp bilgilerini  içeren en eski ve en önemli yazmalardan biridir. İçerdiği yaklaşık 700 reçete ile eski çağ hekimliğine ışık tutan Ebers Papirüsü, dolaşım sistemi, kan damarlarının tüm vücudu sardığı, kalbin kanı dağıtan bir merkez olduğu gibi bilgileri içermesi, o dönemde tıbbın ulaştığı seviye hakkında şaşırtıcı ipuçları vermektedir. Burada hint yağı  bir müshil olarak tanımlanmaktadır.

Hindistan'da hint yağı, M.Ö. 2000'den beri lamba, yerel tıp alanında, ruhani, ayurveda ve diğer etno-medikal sistemlerde müshil, bağırsakları temizleyici ve katartik olarak kullanıldığı bilinmektedir. 

 

Geleneksel Ayurvedik tıp, hint yağını artrit hastalığını iyileştirmede ilaçların kralı olarak görür..

Hint yağı, İtalyan diktatörü Benito Mussolininin rejimi altındaki paramiliter Blackshirts tarafından zorlama aracı olarak kullanılmıştır. Muhalifler ve rejim karşıtları bu yağı büyük miktarlarda almaya zorlanmış ve sonuçta ölüme neden olabilecek ciddi ishal ve su kaybı yaşamışlardır. Bu ceza yöntemi, birinci Dünya Savaşı sırasında, İtalyan şair ve Faşist taraftarı Gabriele D'Annunzio tarafından ilk kez düşünülmüştür.

 

Hint yağı Kullanımı ve Laksatif Olarak Etki Mekanizması:

Hint yağı geleneksel olarak laksatif olarak kullanılsa da son yıllarda antienflamatuvar ve antibakteriyel özelliklerinden dolayı kullanımı giderek artmaktadır.

Hint yağı kullanımı cilt, saç ve sağlık için faydalıdır. Ayrıca çeşitli kozmetik, sabun, tekstil, masaj yağları hatta ilaçlarda da kullanılmaktadır.

Hint yağı uzun yıllar laksatif olarak kullanılmıştır. Ancak bugün laksatif etkili daha modern ilaçlar bulunmaktadır. 

Hint yağı oral yoldan alındığında ince bağırsakta lipaz enziminin etkisiyle parçalanarak gliserol ve risinoleik asid'e dönüştürülür. Pürgatif etkiden risinoleik asit sorumludur. Bu asit, ince barsak mukozasını uyararak barsak lümenine doğru sıvı akışını hızlandırır. Histamin salgısını da artırarak barsak peristaltizmine neden olur.  

Kolonda etkisini gösteren diğer müshillerin aksine, hint yağı etkisini ince bağırsaklarda göstermeye başlar. Yağ, aldıktan 2-5 saat içinde bağırsakların tamamen temizlenmesini beklenir. Hamilelikte kullanımı kontrendikedir.

Bu yağ müshil olarak kullanıldığında yağın etkisi kullanılan yağ miktarına doğrudan orantılı olduğu için kolayca ayarlanabilir. Normal doz yetişkinler için 1 ile 2 yemek kaşığı ve 2-12 yaş arası çocuklar için 1 ila 2 çay kaşığıdır. Lezzet ve kokusu nedeniyle oral kullanım zorluğu vardır. Lezzetini iyileştirmek için portakal suyu vb maddelerle karıştırılarak alınması önerilir.

Hint yağı içeriğindeki risinoleik asit ve doymamış yağ asitlerinden dolayı çok güçlü bir nemlendirici etki ve antimikrobiyal etki gösterir. Özellikle egzema, dermatit, ciltteki kızarıklıkların rahatlamasını sağlar. Anti-enflamatuvar etkisi nedeni ile artrit ağrılarında, enflamasyonda ve kas ağrılarında masaj yağı olarak kullanılır.

  1. Kas ağrıları
  2. Eklem ağrıları
  3. Mantar enfeksiyonları
  4. Saç uzaması
  5. Saç rengi
  6. Cilt nemliliği

 

Başlıkları ile devam edecek…



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat