23-02-2010

ECZACININ SESİ/ HABER- ANALİZ

 

İstanbul Eczacı Odası ile Türk Eczacıları Birliği arasındaki kavga giderek tırmanıyor. İstanbul Eczacı Odası’ nın ardı ardına yayınladığı TEB’ e yönelik yazılar yenilir, yutulur gibi değil.

 

Böylesine bir dönemde TEB ve İstanbul Eczacı Odası arasındaki bu kavga akılları karıştırmakla kalmayıp, eczacı hareketine olağanüstü zarar veriyor.

 

3 ay öncesi :TEB Genel Kurulu

 

TEB seçimleri öncesi İstanbul Eczacı Odası’ nın  Erdoğan ÇOLAK ve ekibiyle anlaşmaya çalıştığı ancak Çolak’ ın “ İstanbul’ un koltuk taleplerini” kabul etmediği biliniyor.

 

Meslek örgütlerimizde bir çok alanda çeşitli görevlerde bulunmuş,  Ecz. Sedat GÜÇLÜ, kongreden sonra yazdığı BİR KONGRENİN ANATOMİSİ (*) başlıklı yazısında bu durumu şöyle anlatmıştı:

 

“İstanbul Eczacı Odası, bu süreci düzgün yürütememiş,(………. )2009 TEB kongresinde tutarlı bir politika izlenememiş öncelikle Özgür Özel’e yeşil ışık yakılmış, daha sonra Erdoğan Çolak’a gidilerek onun başkanlığında oluşacak heyetten 4 üyelik istenmiş, bunun 2 tanesi başkanlık divanında olması şartı konmuştu.”

 

Anlaşma sağlanmayınca, TEB seçimlerinde, İstanbul Eczacı Odası’ nın önderliğindeki liste ÇOLAK ekibiyle yarışmış, ÇOLAK ezici bir farkla seçimleri almıştı.

 

TEB Genel Kurulu Sonrası

 

TEB Genel Kurulu’ ndan sonra hepimizin hafızalarında taze olan süreç yaşanmış, SGK, sözleşmeyi tek taraflı olarak fesh etmişti.

 

Fesihden sonra, beklenmedik bir zamanlamayla İstanbul Eczacı Odası’ nın Danıştay’ da açtığı davada ara karar geldi. Karar, SGK sözleşmesinin devamına hükmediyordu.

 

Böylece Danıştay mevcut durumun devamını sağlamıştı.

 

TEB’ in Tepkisi

 

TEB, Danıştay kararı nedeniyle davayı açan İstanbul Eczacı Odası’ nı suçluyordu

 

TEB’ e göre, Danıştay kararı yükselen eczacı hareketinin önünü kesmiş, SGK’ nın işine yaramıştı.

 

TEB yöneticileri bu görüşlerini çeşitli paltformlarda defalarca dile getirdiler. En son TEB Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak kendi köşesinde yazdığı yazısında İstanbul Eczacı Odası’ na dönük bu yönde suçlamalar yöneltti.

 

Para Meselesi

 

Son dönemde TEB ve İstanbul Eczacı Odası arasındaki gerginliğin artmasında bir etken de, TEB’ den istenen borç.

 

Bütçesinde sıkışıklık yaşayan İstanbul Eczacı Odası yaklaşık 2 ay önce TEB’ den borç para istedi. Ancak TEB İstanbul Eczacı Odası’ nın bu talebini karşılamadı.

 

İstanbul Politika mı Yapıyor?

 

İstanbul Eczacı Odası yaklaşık 7000 üyesi, 5000 eczanesiyle Türkiye’ nin en büyük eczacı odası.

 

Sayısal olarak Türk Eczacıları Birliği’ nin gücünün yaklaşık dörtte birini oluşturuyor.

 

Diğer yandan herkes bilir ki; İstanbul’ lu Eczacılar TEB’ den önce İstanbul Eczacı Odası’ na bakar, ondan bir şeyler beklerler.

 

Burada düşünülmeye değer bir soru, “İstanbul Eczacı Odası kendi hatalarını gündemden düşürüp, üyelerinin fazlasıyla yükselen tepkilerini TEB’ e mi yöneltmeye çalışıyor?” Sorusudur.

 

Son Söz…

 

Herkesin sağduyuyla aklını başına alması gereken bir süreçten geçiyoruz. Umarız, alması gerekenler bu mesajımızı alırlar.

 

(*) Ecz. Sedat GÜÇLÜ’ nün kaleme aldığı BİR KONGRENİN ANATOMİSİ başlıklı yazının tümü için aşağıdaki LİNKİ tıklayabilirsiniz.

 

http://www.eczacininsesi.com/baslangic.php?yon=dosya&id=432



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat