Lugol Solüsyonu, yüzyıllardır bilinen ve kullanılan, son dönemde ise kullanımı iyice artan bir formülasyondur. Bu artıştan dolayı yaşanan bir çok yan etki ve oluşan hastalık ise hepimizin malumudur. Özellikle takviye edici gıda olarak internet dahil bir çok mecrada hastaya ulaşan Lugol Solüsyonu ile ilgili önemli bilgileri sizin için derledik.
Lugol solüsyonu ne kadar güvenli, nasıl hazırlanmalı ve nasıl kullanılmalı?
Lugol Solüsyonu, graves hastalığı, hipertiroidizm, thyroid storm gibi endikasyonlarının haricinde yara antiseptiği olarak ve radyasyondan korunmak için kullanılan, doz aşımı durumunda ölüme dahi sebep olabilen bir İLAÇTIR. Yapımında, her ilaçta olduğu gibi mutlaka FARMA KALİTE etkin madde kullanılmalıdır.
ANCAK MAJİSTRAL; SADECE FARMA KALİTE HAM MADDE İLE YAPILIR VE ÜLKEMİZDE FARMA KALİTE HAM MADDE MEVCUTTUR!
Gıda takviyesi ile ilaç olan lugol solüsyonları arasında en önemli farklardan biri ilaçlarda mutlaka farma kalite hammade kullanılması gerektiğidir. Gıda takviyelerinde ise böyle bir zorunluluk yoktur. Bu durum, ilaçların etkinliğinin ve güvenliğinin daha yüksek olmasını sağlamaktadır.
Nitekim gıda kalite ve farma kalite etkin madeler karşılaştırıldığında farma kalite etkin maddelerin etkinliğinin daha yüksek olduğu bilimsel çalışmalarla gösterilmiştir.
Glokozamin sülfat ve kondroitinin hem gıda kalite hem “Farma Kalite”deki takviyelerini karşılaştırmak amacıyla osteoartritli hastalar üzerinde bir çalışma yapılmıştır. Buna göre Farma Kalite hem kontroitin sülfat hem glukozamin sülfatın inflamasyonu azaltmada, hastanın yaşam kalitesini ve kondreosit ve sinoviosit hücrelerinin fizyolojisini iyileştirmede etkili olduğu görülmüş. Buna karşın, gıda kalite kondroitin sülfat ve glukozaminin test konsantrasyonlarında sitotoksik etkilerinin bulunduğu ve in vitro koşullarda yalnızca %30’unun farma kalite ürünlerle benzer özellik gösterdiği saptanmış. Yapılan bu çalışamanın sonucunda gıda kalite ürünlerin, etiketlerinde belirtilenden daha düşük miktarlarda kondroitin sülfat ve glukozamin içerdikleri, diğer yandan, farma kalite ürünlerin saflık ve titrede tutarlı olduğu saptanmıştır.
*Örnek Klinik Çalışma
Ek olarak farma kalite etkin maddelerin özellikleri farmakopede belirlendiği için hem saflığı hem ağır metal içeriği standarttır. Bu da farma kalite etkin maddeleri daha güvenli kılmaktadır.
Diğer farmakope özellikleriyle beraber bu iki özellik, aldığınız ham maddenin ANALİZ SERTİFİKASINDA yer almalıdır. ANALİZ SERTİFİKASI’nda dikkat edilmesi gereken konu ise aldığınız her etkin maddede değişen seri numarası (batch number) için ayrı kontrolleri yapılmış, bu verilere göre düzenlenmiş dokümanlar olmasıdır.
Ayrıca farma kalite hammadde tedariği, GMP koşullarında farma kalite zinciri ile güvence altına alınmış olmalıdır. Hem üretici firma hem tedarikçi GMP koşullarına uyum sağlamalıdır.
Yetişkinlerde günlük maksimum doz 116.38 mg poliiyodürdür. Bu oran, %5’lik lugol solüsyonunda 0.92 ml’ye tekabül etmektedir. Poliiyodür miktarı, iyot ve potasyum iyodürden gelen iyot miktarları toplanarak bulunabilir.
Lugol solüsyonu formülü sabit olsa da doz ve tedavi süresi, kişiye özel olarak doktor tarafından ayarlanmalı ve doz mg cinsinden belirtilmelidir.
Örneğin, hastanın alması gereken (doktor tarafından reçete edilen) günlük poliiyodür miktarı 20 mg ve tedavi süresinin de 10 gün olduğunu düşünelim:
Yapılan doz hesabına göre hastanın günlük olarak %5’lik Lugol Çözeltisinden 0,15 ml’yi suyla karıştırıp içmesi gerekir. 0,15 ml’nin hasta tarafından doğru ölçülmesi pek mümkün olmayınca, “eczacılık” burada da devreye girmektedir.
Damlalıkların ml cinsinden standardizasyonu değişebildiği için hastaya her defasında aynı dozun verilebilmesi için kullanımı damla sayısı şeklinde değil ml şeklinde belirtilmelidir. Böylece %5’lik Lugol Solüsyonu 1-2 damla gibi belirli olmayan dozlarda değil, hastanın kullanması gereken doza göre “ml”si belli olacak şekilde hasta tarafından suya karıştırılıp içilebilir.
Yukarıdaki örnekten devam edersek, hastanın 10 gün boyunca günlük alması gereken 20 mg poliiyodür içeren 0,15 ml’lik çözeltiyi 1 ml olacak şekilde saf su ile seyrelterek (1 ml’si 20mg poliiyodür içeren 10 günlük çözelti: 1,5ml %5’lik Lugol Solüsyonu + 8,5ml Saf Su);
toplamda; günde 1 ml kullanılmak üzere 10 günlük dozu karşılayacak 10 ml’lik yeni bir çözelti elde etmiş oluruz. Böylece hasta şırınga ile 1ml ölçerek günlük dozunu istediği kadar suya karıştırp içebilir.
Hastanın 100 ml lugol solüsyonunu seyreltmeden içmesi veya yeni doğan bir bebeğe 5 ml lugol solüsyonu verilmesi gibi doz aşımının olduğu bazı vakalar tespit edilmiştir. Uzun süreli kullanımlarda ise tiroid hastalıklarına sebep olabilmektedir.
Özetle;
Lugol solüsyonunun mutlaka
Bilimin ışığında bir hafta dilerim.
Ecz. Gaye KARAATA
Galenik Ecza Pazarlama ve Kurumsal İlişkiler Direktörü
Kaynak: