Ecz. Mine ŞAHBAZ
Temel Cilt Bakımı
Cildimiz bizim dış dünyaya açılan kartvizitimizdir.
Yıllara meydan okuyan, taze ve canlı bir cilde sahip olmak herkesin hayali değil midir?
Cildinizi bir şaheseri saklar gibi korumak elbette kolay iş değil.
Cilt; kendini yenileyen ve sürekli nefes alan bir organdır. Fakat stres, yanlış beslenme, uyku düzensizlikleri, yaşam şeklimizin değişmesi, güneşin zararlı ışınları, çevre kirliliği ve kozmetik ürünlerinin yanlış kullanımı gibi çeşitli sebeplerden ötürü, zamanla kalitesini yitirmeye başlar. Bu ve benzeri nedenler cilt yüzeyimizde matlaşmaya, sivilcelenmeye, gözeneklerimizin kapanmasına ve daha birçok hoş görünmeyen cilt problemi ile karşı karşıya kalmamıza neden olur. Tüm bu olumsuzluklara karşın iyi haber ise;hayatımız boyunca cildimizin 1000 kez yeni cilt katmanı üretiyor olması. Böylece cildimizin pürüzsüz ve parlak olabilmesi için elimize birçok kez şans geçmektedir.
Ve bu şansı doğru değerlendirmek için evde yaptığımız temel cilt bakımları fazlaca önem taşımaktadır.
Peki nedir bu temel cilt bakımının aşamaları ve dikkat edilmesi gereken noktalar?
-Cilt tipinin belirlenmesi
Tüm cilt tiplerinde bakım öncesi cilt muayenesi önemlidir. Cilt tipi belirlenmesinde kriter olarak aldığımız yaş dönemi, hormonal olarak aktif olan periyoddur. Yani ergenlikten 50'li yaşlara kadar olan süreçteki cilt düşünülerek sınıflandırma yapılır. Menopoz ve andropozla beraber cildin yağ salgısı ve su tutma yeteneğinin azalmasından dolayı nem oranı düşer, yani yaş ilerledikçe herkesin kuru cilde olan eğilimi artar. Cilt bakımında amaç cildin kalitesini arttırarak, cilt sorunu kaynaklı akne oluşumunun ve kuruluğa bağlı erken yaşlanma bulgularının önüne geçmektir. Günümüzde üretilen kozmetik ürünlerin birçoğu cildin sadece üst tabakasını hedef almıyor,bağ dokusuna dek nüfuz edip kollajen oluşumunu arttırıp cildin yenilenmesini hızlandırarak; cildin gevşemesini,kırışmasını ve lekelenmesini önlüyor.Bu nedenle tüm bu ürünler doğru belirlenerek cilt tipine özel bakım yapılıp, kişiye özel ürünler kullanılırsa temel amaç yerine getirilmiş olur. Aksi takdirde yan etki olarak fazla sivilcelenme, cildin kuruyarak kabuklanması, cilt kalitesinin bozulması gibi istenmeyen yan etkiler ortaya çıkabilir.
Sonuç olarak cilt tiplerini basit olarak şu şekilde kategorize edebiliriz;
Cildinizde
cilt sınıfına girer.
Cilt bakımının aşamalarını ve kullanılan ürünleri şu şekilde kategorize edebiliriz:
Cilt bakımının birinci adımı cildin temizlenmesidir. Burada amaç, cilt üzerinde birikmiş sebum, sebumun oksidasyonu sonucu oluşan yapılar, ölü deri hücreleri, ter gibi derinin fizyolojik atıklarının giderilmesi, mikroorganizma ve cilt üzerine yapışmış çevresel kirliliklerin uzaklaştırılması ve cildin makyaj artıklarından arındırılmasıdır. Yağ özelliğindeki kirlilikleri sadece su ile arındırmak mümkün olmadığından beraberinde sabun, jel ve köpük gibi temizleyiciler kullanılmalıdır. Ancak sabun kullanıldığı zaman deri pH’ı alkaliye kaymaktadır. Bu sakıncaları nedeni
ile sabun çok iyi bir temizleyici olmasına karşın diğer formlar daha çok tercih edilmektedir.
-Jel Temizleyiciler:Genellikle karma ve yağlı ciltlere önerilir.
-Krem Temizleyiciler:Kuru,hassas,olgun ciltlere önerilir.
-Köpük Temizleyiciler:Normal ciltlere önerilir.
Kuru cilt tipine sahip kişiler köpüren temizleyicilerden uzak durmalı ve yağ bazlı, nemlendirici özelliği olan temizleyicileri kullanmalıdır. Yağlı cilde sahip kişiler ise köpüren veya jel bazlı temizleyicileri tercih etmelidir.
Ayrıca cildimimiziçok fazla yıkamamız kuruluğun artmasına neden olur. Günde en fazla 2 kez ılık su ile yıkamak sağlıklı olandır.
Cildin sıkıştırılması ve ciltteki gözeneklerin daralmasını sağlarlar. Sebum üretimini kontrol altına alıp, cildin yağlanma olasılığını azaltıp,cildi ferahlatırlar ve keratin tabakası üzerinde kısmen soyucu bir etki oluştururlar.Cilt temizliğinden sonra temizleyiciye ait artıkların giderilmesi amacı ile de kullanılmaktadır.
● Alkol Oranı Yüksek Olanlar:Yağlı ve bazı akneli ciltlere.
● Alkol Oranı Düşük Olanlar:Kuru,hassas,olgun, karma ve hassaslaşmış akneli ciltlerde tercih sebebidir.
Cildin mevcut dengesini korumak, nemlendirmek, yumuşatmak ve dış etkenlerin neden olacağı
hasarı önlemek için, kullanılması gereken cilt bakım ürünleridir. Sağlıklı bir cilt esnek ve canlı olmasına ,karşın kuru cilt sert ve pütürlü özelliktedir.
Kuru cilde sahip olanlar günde en az iki kez sabah ve akşam bir nemlendirici uygulamalıdırlar.
Yağlı cilde sahip kişiler hep ciltlerini nemlendirme ihtiyacı hissetmediklerini söylerler.Ancak cilt tipleri sabit olmadığı ve cildin yağ üretimi fazlaca olduğu için nem dengesini korumak adına mutlaka su bazlı, yağ içermeyen nemlendiricileri kullanmaları gerekmektedir.
Hassas ciltler için ideal nemlendirici seçimi non-komedojenik, tahriş edici olmayan, koku içermeyen, hipoalerjenik, ve hassasiyet azaltıcı özelliği olanlardır.
Günümüzde yeni nesil nemlendiriciler antioksidan, retinoid ve güneş koruyucu gibi ek etken maddeler içerirler. Bu nemlendiricilerin ışıktan koruma, yaşlanma karşıtı ve güneş koruma özelliği gibi ek etkilere sahip olmaları onların daha çok tercih edilebilir olmalarını sağlamaktadır.
•Krem şeklinde nemlendiriciler; Kuru, hassas ve allerjik ciltlerde
•Losyon şeklinde nemlendiriciler;Yağlı,karma ve normal cilt tiplerinde tercih edilebilir.
Cilt üzerinde birikmiş ölü deri hücrelerini içerisindeki granüller ve enzimler yardımı ile ciltten uzaklaştıran ürünlerdir.
Çeşitleri;
-Küçük ve Yumuşak Granüllü:Kuru,hassas,normal,olgun ciltlerde.
-Büyük ve Sert Granüllü:Yağlı,karma ciltlerde.
-Enzim Peeling:İçerisindeki enzimler sayesinde ölü hücrelerin ciltten temizlenmesini sağlar.Alerjik ve hassas ciltlerde kullanılmaz.
Cildin ihtiyacı olan desteği sağlamak için kullanılan yoğun konsantrasyonlu ürünlerdir. Vitamin, elastin, kollajen, derin temizleyici,yağ dengeleyici,nem veren,mineral içeren vb. çeşitleri vardır.
Cildin ihtiyacı olan desteği sağlamak için kullanılan jel,krem veya sıvı ürünlerdir.
Derin temizleyici,peeling, nem, canlandırıcı, soyucu, renk açıcı, besleyici vb. özellikleri olan pek çok çeşidi vardır.
Güneşe maruz kalmış olanlar ile güneşten korunmuş vücutlar karşılaştırıldığında, erken yaşlanmada güneşe maruz kalmanın klinik etkileri rahatlıkla görülebilir.Veriler, güneş kremleri ile cildin korunmasının cilt kanseri gelişimini azaltabileceği ve erken yaşlanmayı yavaşlatabileceğini göstermektedir. Son yıllarda güneş kremi endüstrisinde çok büyük gelişmeler olmuştur. Güneş kremlerinin kozmetik ürün olarak düşünüldüğü Avrupa’nın tersine, FDA güneş kremlerini ilaç olarak düşünür ve onların düzenleyici makam onayı almadan önce çok sıkı klinik testlerden geçmesi gerektiğini belirtir. Bu da, uzun yıllardır Avrupa’da kullanıldıktan sonra güneş kremi filtrelerinin, neden yalnızca Amerika’da olduğunu açıklar.
SPF derecelendirme neredeyse evrensel olarak kullanılır. Ancak, SPF temelde UVB ışınlarından korunmanın göstergesidir ve UVA etkilerinden sağlanan korunmanın tahmin edilmesi güçtür. Mevcut ticari güneş kremlerinin çoğu UVA ışınlarına karşı eşit bir şekilde etkin olamasa da, UVB ışınlarına karşı güvenli bir koruma sağlayacaktır. Bu nedenle güneş koruyucu seçimimizi yaparken mutlaka UVA ışınlarına karşı etkili olan bir ürünü tercih etmeliyiz.
Güneş koruyucularımızı almamızın üstünden bir sezon geçtikten sonra kesinlikle kullanmamalı,mümkünse 6 ayda bir yenilemeliyiz,aynı zamanda koruyuculuğunun tam olması için gün içinde sık sık (ortalama 2-3 saatte 1 )yenilemeyi ihmal etmemeliyiz.
Yağlı cilt tipine sahipsek;yağ içermeyen,çabuk emilen ve matlaştırıcı özelliği olan ürünleri tercih etmeliyiz.
Tüm bu ürünlerden cilt tipimiz için doğru olanları belirledik diyelim; peki uygulama sırası nasıl olmalıdır?
•Cilt uygun temizleyiciler (süt, jel, vs.) kullanılarak temizlenir.
•Cildi ölü hücrelerden arındırıp, hücre yenilenmesini aktive etmek için Peeling uygulaması yapılır.
•Cilt tipine ve ihtiyacına göre uygun serum ve ampuller uygulanır.
•Daha sonra, cilt tipine göre belirlenen maske (sıkılaştırıcı, leke açıcı, nem vb. gibi)cilde uygulanır.
•Uygulanan maske temizlenir, tonik ile gözenekler sıkılaştırılır ve son olarak nemlendirici krem ile cilt rahatlatılır.
•Gün içinde uygun güneş koruyucu ile koruma sağlanır ve belli aralıklarla tekrarlanması gerekir.
Günlük cilt bakım rutinini uyguladığımız,kötü alışkanlıklardan (alkol, sigara vb.) uzak durduğumuz, yeterli su içtiğimiz, uykumuzu aldığımız ve dengeli beslendiğimiz sürece yıllara meydan okumak hiç de hayal değildir.
Ancak güzellik içten dışa yansır;cildimiz ruhumuzu yansıtan aynadır. Kıskançlık, öfke,nefret gibi olumsuz duygulardan olabildiğine uzak; hoşgörü,iyi niyet ve pozitif yaklaşımla,stresten uzak bir hayat sürmeyi yaşam amacı olarak belirlemezsek hiçbir bakım ya da dermokozmetik uygulaması yılların izlerini silmek için yeterli olamaz.
Bu sistemi hem ruhen hem de fiziken doğru uygulayabilirsek işte o zaman ruhumuzun güzelliği yüzümüze yansır.
Sevgiler ...