Fzt. Özge Düzoylum KASAPOĞLU
Son zamanlarda gerek yakın çevremden gerekse kliniğe başvuran hastalarımdan duyduğum şikayetlerin en popüleri kuşkusuz sırt ağrıları… ‘Böyle düğüm düğüm oldu sanki sırtım!’ ‘Sırt ağrısı artık hayatımın bir parçası ne yapsam geçmiyor.’ ‘Bir masaja mı gitsem belki de biraz rahatlatır?’ cümleleri ise bu hasta grubunun ağzından düşmüyor.
Maalesef ki yeni yüzyılla beraber stresin eksik olmadığı hayatlara merhaba dedi insanoğlu. Hep bir yerlere yetişmek zorunda kaldı, yetişmek istediği yerlere giderken trafik stresiyle tanıştı, gittikçe zorlaşan sınavlarda barajlar hep yükseldi, mesleki zorluklarla karşılaştı, gittikçe bozulan insan ilişkileri, doyumsuzluk, kronik yorgunluk… Sonuç olarak yapılan araştırmalar ülkemizdeki insanların %80’inin kronik depresyonla karşı karşıya olduğunu gösteriyor. Vücut mekanizması elbette ki yaşadıklarımıza kayıtsız kalamıyor.
‘Biliyor musunuz arkadaşlar…’ dedi geçenlerde master derslerimden birinde çok kıymetli bir hocam; ‘hissettğimiz her duygu vücudumuzda mutlaka kendini gösteriyor.' Yani çok mutlu olduğumuz zamanlarda cildimizin parlaması tesadüf olmadığı gibi sürekli stresli olduğumuz zamanlarda da ciddi sırt ağrıları çekmemiz tesadüf değil…
Halk arasında kulunç olarak bilinen, bizim için tetik noktaları ifade eden, bölgesel yada yayılan sırt ağrılarının sebebi için seçilmiş en kötü tedavi ise herhangi bir masaj salonuna gidilerek yaptırılan masajlar. Çünkü sonuç getirebilecek bir tedavi için sırtta bulunan tetik noktaları tek tek gevşetmek gerekir önce… Geleneksel bir sırt masajı sadece sırtınızda bulunan tüm tetik noktalarınızı uyandırır, aktif hale getirir, anlık rahatlama sağlar, ağrı çok daha şiddetli şekilde geri döner. Bilinçli bir ağrı tedavisi için mutlaka bir fizik tedavi rehabilitasyon kliniğinin kapısı çalınmalıdır. Doğru teşhisi aldıktan sonra tedavi biz fizyoterpistlere bırakılmalı… Bu arada, tabi ki teşhise göre değişiklik göstermekle beraber, tedaviye sizlerin de çok yakından tanıdığınız antidepresanlar mutlaka eşlik etmeli… Sırt ağrısı çeken bir hastama yapabileceğim en büyük iyiliklerden biri de, onu her gün açık havada yapacağı yarım saatlik yürüyüş seanslarına teşvik etmektir. Hastaların bu yarım saati mümkünse müzikle ve sevdikleri şeyleri düşünerek; hayal kurarak geçirmeleri seratonin seviyelerini oldukça yükseltecektir! Klinik deneyimlerime dayanarak; hastayla konuşmanın, hayatındaki mutsuzluk sebeplerini saptayarak uzaklaşmasına ikna etmenin de en kıymetli tedavi yollarından biri olduğunu söyleyebilirim.
Şiddetli ve kronik sırt ağrıları hayat kalitenizi ciddi oranda düşürür. O sebeptendir ki ağrıyla yaşamaya alışmayın, ağrıdan kurtulmak için tavsiye edilen tedavi yöntemlerine başvurun. Sırtınızdaki yükten biran önce kurtulun!