Ecz.Sabih Tekin Çağlar 'ın (TEB Merkez Heyeti Üyesi) Miting Konuşması
Sevgili basın emekçileri,
Sevgili dostlar,
Sevgili yurttaşlar,
Sevgili sağlık emekçileri,
Sevgili meslektaşlarım,
Bugün eczacılık tarihinin en önemli adımlarından birini daha atmak için, emeğimizi savunmak için, gücümüzü ve varlığımızı hatırlatmak için, ülkemiz için, mesleğimiz için, halkımız için buradayız.
Değerli basın emekçileri, sevgili yurttaşlar,
Eczacıları sokakta görmeye çok alışkın olmadığınızı biliyoruz. Şaşırmış olabilirsiniz. Ama önümüzdeki günlerde daha çok şaşıracaksınız. Ekonomik politikalar yoksulun evini yangın yerine çevirdi. Şimdi mesleğimiz elimizden alınıyor. Daha çok sokağa çıkacağız. Daha çok bu meydanları dolduracağız. Yakarlına yapışacağız. IMF'den korktuğu kadar bizden de korksunlar.
Herkes bilsin, ilan ediyoruz. Tasarruf ilaçla özdeşleştirilemez. Tasarrufu ilaçla özdeşleştirenler, insan canına kastediyorlar. İlaç bulamadığı için ölenlerin, ilaç bulmak için aylarca cefa çekenlerin vebali bizlerin değil, buna seyirci kalanlarındır. Biz artık seyirci kalmayacağız. Hastalarımızı korumak için yemin etmiş insanlar olarak, buna seyirci kalmayacağız.
Mesleğimizin elimizden alınmasına da seyirci kalmayacağız.
İlaçtaki meslek hakkımız ithal ilaç pazarının gelişmesine paralel olarak her gün biraz daha azalıyor. Neden? AB istedi diye.
Türkiye Cumhuriyeti’nde eczacılık yapmak için T.C vatandaşlığı kuralı kaldırılmak isteniyor.. Neden? AB istiyor diye….
Reçetesiz ilaç yasası çıkarılmak isteniyor. Neden? AB istiyor diye….
Oysa Aynı AB muktesabıtında sözleşmeden kaynaklanan ödemelerin gecikmesinde devlet ciddi oranda faiz öder emri var. Ona neden uymuyorlar….
Muasır medeniyet seviyesine ulaşmak bizlerin temel arzusu. Ama gururumuzla, onurumuzla.. Aşağılanarak, horlanarak değil. Biz tarihin hiçbir döneminde sömürge olmadık bundan sonra da olmayacağız.
Sevgili dostlar,
Biz, hastanın ilaca ulaşmasını engelleyen her türlü tasarrufa hayır diyoruz. Onun için burdayız.
Biz, ilaç alım koşulları saptanırken devletin eczacı tarafını yok sayarak “ben devletim siz kul’sunuz” mantığı ile tek taraflı biçimde davranmasına artık hayır diyoruz. Onun için burdayız.
Demokratik örgütlülüğümüzü hiçe sayan, Eczacı Odalarını devre dışı bırakan, kapalı kapılar arkasında yapılan toplantılarda ince hesaplarla delik deşik edilen yasamızın bizim inisiyatifimiz dışında, bize rağmen, bizim isteklerimiz dışında mahvedilmesine hayır diyoruz. Onun için burdayız.
Devletin Anayasa'dan kaynaklanan temel görevi olduğu halde her platformda yeşil kartlılara ilaç verilmesini ülke insanımıza ve eczacılara lütuf bağışlanmış gibi anlatan, ancak tam 7 aydır eczacının emeğinin karşılığını vermeyerek eczacının dağıtım tekelleri karşısında yok oluşunu seyredenlere hayır diyoruz. Onun için burdayız.
Devlet bütçesinden sosyal güvenlik kurumlarına yapılan katkıyı “kara delik” olarak niteleyen, bunun sorumlusu olarak da ilaç, hasta ve eczacıyı işaret edenlere hayır diyoruz. Onun için burdayız.
Geri ödemede ilaç ve eczacılık hizmetini sürdürülemez hale getirecek şekilde haksız ve yasa dışı kesintiler yaptıran, her gün tek taraflı değiştirilen uygulamalar ile hastanın ilaca erişimini engelleyen, firmadan alamadığı kamu ıskontosunu eczacıdan gasp eden, kaşıkla veriyormuş gibi gösteren ama aslında kepçeyle geri alan anlayışa hayır diyoruz. Onun için burdayız.
İlaç fiyatlarındaki fahiş farklardan vazgeçmek durumunda kaldığı için yaptığı fiyat indirimlerini eczacının öz varlığından gasp eden ama fiyat artışlarını sürşarj yaparak cebe atmayı uyanıklık sayan tüccar zihniyete hayır diyoruz. Onun için burdayız.
Tıbbi ürün gibi ne olduğu anlaşılamayan bir tanımlama ile yeni kavramlar yaratan ama içinde ilaç ve eczacılığın yer almadığı halde adına İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Kanunu denilen çalışma ile ilacın yeni isimler altında eczane dışı alanlarda ticari bir meta olarak pazarlanmasına, insanımız sağlığı üzerinden ticaret yapılmasına hayır diyoruz. Onun için burdayız.
Sevgili dostlar,
Neden bu meydanlardayız?
Haklarımızı istiyoruz.
Emeğimizin karşılığını istiyoruz.
Halkımızın sağlığı yaşamı için gerekli ilaca insanca ulaşmasını istiyoruz.
Sosyal devletin gereklerinin yerine getirilmesini istiyoruz. Sosyal güvenlik kurumlarının yaşamasını istiyoruz.
Yaşamak ve yaşatmak istiyoruz.
Biz, emekten, demokrasiden, aydınlıktan, bilimden yana; mesleğimizin ve insanımızın insanca yaşama koşullarını sağlamaktan yana insanlarız.
Değerli dostlar,
Ağaçta kuruma ve çürüme başlamış ise kurtlanan dalları hemen kesmek gereklidir.
Gün isyan etme günüdür.
Gün, bu çağrıyı ülkenin dört bir köşesinde örgütleme günüdür. Biz, tüm gücümüzle bu çağrıyı örgütleyeceğiz. Güç verin bize Anadolu ya çıkalım, karış karış dolaşalım. Kadiköy başlangıcı bir milat olacak.
Yaşayın. Yaşatın.
